Jump to content
  • entries
    12
  • comments
    3
  • views
    10.761

Ulaştırma Bakanlığı Karayolları Terimler Sözlüğü


Yönetici

3.782 okunma

 Share

A
ada / island
Yayaların geçme ve durmalarına,
taşıtlardan inip binmelerine yarayan,
trafik akımlarını düzenleme ve
trafik güvenliğini sağlama amacıyla
yapılmış olan, araçların bulunamayacağı,
koruyucu tertibatla belirlenmiş
bölüm ve alan.
adblue / adblue
Motordan çıkan zehirli azot-oksit
(NOx), karbonmonoksit (CO) ve hidrokarbonları
kimyasal tepkimeyle
zararsız azot (N2
), karbondioksit ve
su buharına (H2
O) dönüştüren, %
32,5 üre solüsyonu.
afuyman / scour
Köprü ayağında oyulma.
agrega / aggregate
Belirli gradasyona ve kaliteye sahip
kayaç parçaları, çakıl, kırmataş,
kum vb. gibi mineral malzeme veya
bunların karışımı.
ağır kusurlu araç / gross defective
Muayene sonucunda tamirine ihtiyaç
duyulacak derecede eksiklikler
tespit olunan araç.
ağır taşıt / heavy vehicle
Karayolları üzerinde seyreden ve
toplam yüklü ağırlığı 10 tondan fazla
olan otobüs, kamyon ve treyler
tipi taşıtlar.
ahşap ızgara / wooden grid
Sağlam zemin üzerine oturan köprü
temelleri altında kullanılan, zemin
ile köprü temel tabanı arasında
elastomer mesnet görevi görerek,
zeminden yapıya aktarılan deprem
kuvvetlerini sönümleyen ahşap eleman.

ahşap kazık / wooden pile
Taşıma gücü zayıf ve gevşek malzemelerden
oluşan zeminler üzerine
oturan köprülerin, temel sistemlerinde
kullanılan zeminden yapıya
aktarılan deprem kuvvetlerini sö-
nümleyen ve yükü sağlam zemine
aktaran ahşap elemanlar.
ahşap köprü / wooden bridge
Temel sistemi, ayakları ve döşemesi
tamamen ahşap olan köprü.
akaryakıt istasyonu / gas station
Araçların esas itibariyle akaryakıt,
LPG, yağ ve basınçlı hava gibi ihtiyaçları
ile ayrıca kişilerin ilk yardım
ve zorunlu diğer ihtiyaçlarının sağ-
landığı yer.
akıllı ulaşım sistemleri / intelligent
transportation systems
Elektronik teknolojisinin ulaştırma
sektörüne uygulanması (trafik
yönetimi, yol kullanıcılarını bilgilendirme,
elektronik ücret toplama
sistemleri vb.).
aks / axle
Üzerinde bir veya daha fazla tekerle-
ğin döndüğü otomobil eksenine dik
bir mil.
akü / battery
Elektrik enerjisini kimyasal enerji
halinde depo ederek, devrelerine
elektrikli alıcılar bağlandığı zaman
bu kimyasal enerjiyi tekrar elektrik
enerjisine çeviren cihaz.
alıştırma / adaptation
Dere yatağından ya da sökümden
çıkarılan orijinal köprü taşlarının
birleşim yerlerinin düzeltilerek kullanılması.

terimleri KARAYOLLARI
13 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
araç geçme
aliyman / alignment
Yolun proje yatay hattındaki doğrusal
kısmı.
alt geçit / underpass
Karayolunun diğer bir karayolu veya
demir yolunu alttan geçmesini sağ-
layan yapı.
alt temel tabakası / subbase course
Üstyapı temel tabakasını taşımak
üzere taban zemini üzerine yerleştirilen,
belirli fiziksel özelliklere sahip
granüler malzemeden oluşmuş üstyapı
tabakası.
ambar / warehouse
Kapalı alanda eşya muhafaza edilmesine
olanak sağlayan yer.
ampatman / encasement
Kademeli temel.
ana kiriş / main girder
Köprünün boyuna kirişi.
ana kontrol merkezi / main control
center
Otoyol ücret toplama sistemlerinin
ve trafik yönetim sistemlerinin bağlı
olduğu genel merkez.
ana yol / main road (arterial road)
Ana trafiğe açık olan ve bunu kesen
karayolundaki trafiğin, bu yolu
geçerken veya bu yola girerken, ilk
geçiş hakkını vermesi gerektiği işaretlerle
belirlenmiş karayolu.
analiz süresi / analysis period
İlk inşaat ve ileride yapılacak takviye
dahil olmak üzere, değişik projelendirmelerin
ekonomik karşılaştırmalarının
yapıldığı zaman süresi.
ankraj yapılması / anchorage
Uygulanan çekme yükünün yük taşı-
yan tabakaya aktarılması.
anroşman / riprap
Köprü ayaklarını ve akarsu kenarındaki
yapıları oyulmaya karşı koruyan
iri taşlarla yapılan tahkimat
çeşidi.
antifriz / antifreeze
Suyun donma sıcaklığını düşürüp,
motorun soğuk havalarda zarar görmesini
önlemek amacıyla motorun
soğutma suyuna katılan etilen glikol
gibi maddeler.
antrepo / bonded warehouse
Gümrük mevzuatı hükümlerine göre
açılmasına izin verilen ve gümrük
idaresine verilen beyannameyle
gümrük idaresi gözetimi ve denetimi
altında eşyanın muhafaza edildi-
ği yer.
anyonik bitüm emülsiyonu / anionic
bitumen emulsion
Bitüm emülsiyonlarında kullanı-
lan emülgatörlerin bitümde çözü-
nen kısmı negatif yüklü ise üretilen
emülsiyon anyonik bitüm emülsiyonudur.
aplikasyon / application
Yol ekseninin araziye uygulanması.
ara soğutucu / intercooler, aftercooler

Turboşarjerden silindirlere giden
havanın havayla (intercooler) veya
suyla (aftercooler) soğutulması.
araba / car
Tekerlekli, motorlu veya motorsuz
her tür kara taşıtı.
araç / vehicle
Motorlu veya motorsuz taşıt.
araç geçme / passing
Trafikte aynı yönde seyreden araç-
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 14
araç muayene istasyonu
lardan arkada bulunan aracın öndeki
araç ya da araçları soldaki şeritten
geçmesi.
araç muayene istasyonu / vehicle
inspection station
Araçların niteliklerinin tespit ve
kontrol edildiği, bunun için gerekli
cihaz ve personeli bulunan ve araç
muayenesinin yapıldığı ve muayene
kanallarının olduğu sabit yapıdaki
tesisler.
araç muayene raporu / vehicle inspection
report
Karayolu araçlarının özellikleri ve
teknik bilgiler ile muayene sonuçlarının
yer aldığı/işlendiği belge.
araç tartı istasyonu / vehicle weigh
station
Araçların yüklü veya yüksüz olarak
sabit veya taşınabilir cihazlarla tartıldığı
yer.
arazi taşıtı / land vehicle
Karayolunda yolcu veya yük taşıyabilecek
şekilde imal edilmiş olmakla
beraber bütün tekerlekleri motordan
güç alan veya alabilen motorlu
taşıt.
arazöz kamyon / sprinkler truck
Sulama kamyonu.
arızi servis / occasional service
Ne düzenli yolcu taşımacılığı ne de
mekik servis tanımına giren bir servis.
ariyet malzemesi / borrow material

Yarmadan çıkan malzemenin dolgu
için yeterli miktarda veya uygun
nitelikte olmaması halinde uygun
bir malzeme ocağından alınan malzeme.
ariyet ocağı / borrow pit
Ariyet malzemesinin temin edildiği
ocak.
arka dikiz aynası / rear view mirror
Arkadan gelen araçları görmeyi sağ-
layan ayna.
arkadan çarpmalı kaza / rearend
collision
Aynı yönde giden araçlardan arkadan
giden bir aracın diğer bir araca
arkadan çarpması sonucu meydana
gelen kaza tipi.
arşivolt (süs kemeri) / archivolt
Taşıyıcı kemerin üzerinde ve ona bitişik
olarak yapılan dekoratif amaçlı
dışa taşkın kemer.
art çekim / post tension
Kalıbın içine yerleştirilen öngerme
donatılarının, beton döküldükten
sonra, beton yeterli mukavemeti kazanınca
germe işleminin yapılması.
asfalt betonu / asphalt concrete
Belirli gradasyondaki agrega ve filler
ile bitümlü bağlayıcının belirli
şartlarda karışımından meydana
gelen yüksek niteliğe sahip bir sıcak
karışım.
asfalt distribütörü / asphalt distributor

Bitümemülsiyon püskürtme makinesi.
terimleri KARAYOLLARI
15 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
ATA karnesi
asfalt emülsiyonu / asphalt emulsion

Bitümün su içinde uygun emülgatörler
aracılığıyla dağılması ile oluşan
malzeme.
asfalt kaplama / asphalt pavement
Mineral agrega ile bitümlü bağlayıcının
karışımı ile elde edilen yol
kaplaması.
asfalt kazıyıcı / asphalt milling machine

Ömrünü tamamlamış bitümlü sıcak
karışım tabakalarının kazınması
amacıyla kullanılan araç.
asfalt plenti / asphalt plant
Bitümlü sıcak karışım üretim tesisi.
asfalt yol / asphalt road
Kırılmış ve elenmiş değişik gradasyonda
agrega tiplerinin ile, karışım
formülü esaslarına uygun olarak
bitümlü bağlayıcı ile bir plentte karıştırılarak
yeterli temeller ile projesindeki
profil ve enkesitlerine uygun
olarak yapılan yol.
asfalt yüzey tabakası / asphalt
surface course
Bir asfalt kaplamanın genellikle
aşınma tabakası olarak da isimlendirilen
en üst tabakası.
asma köprü / suspension bridge
Gelen yükün taşıyıcı halatlar aracı-
lığıyla ana taşıyıcı kabloya ve ankrajlar
vasıtasıyla zemin veya kayaya
aktarıldığı köprü tipi.
astar tabakası / prime coat
Emici bir yüzeye uygulanmış, düşük
vizkositeli sıvı asfalt.
aşındırıcı / abrasive
Kar ve buz mücadelesinde kullanılmak
üzere en büyük dane boyu 9,5
mm’den büyük olmayan elenmiş
kum, kırılmış elenmiş ocak taşı, cü-
ruf vb. malzemeler.
aşınma (malzemede) / abrasion
Yapı malzemelerinin yüzeylerinin
çeşitli etkiler (hava, su vb.) nedeniyle
bozulması.
aşınma tabakası / wearing course
Binder tabakası üzerine gelen ve
üstyapının en üst tabakasını oluşturan
bitümlü sıcak karışım tabakası.
ATA karnesi / ATA (temporary admission)
carnet
Uluslararası ATA sözleşmesi ve eş-
yanın yurtdışına çıkarılma amacına
göre farklılık gösteren ek sözleşme-
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 16
ataşman (makinede)
ler kapsamında, taraf ülkeler arasında,
başka herhangi bir belgeye
gerek duyulmaksızın, eşyanın geçici
olarak ithalat ve ihracatını sağlayan
gümrük belgeleri.
ataşman (makinede) / attachment

Makineye takılarak, farklı işlerin
yapılmasına olanak sağlayan ilave
teçhizat.
avan proje / preliminary design
Projenin uygulamadan önceki, kesinleşmemiş
hali.
ayırıcı / separator
Taşıt yollarını veya yol bölümlerini
birbirinden ayıran, bir taraftaki
taşıtların diğer tarafa geçmesini
yasaklayan, engelleyen veya zorlaş-
tıran karayolu yapısı, trafik tertibatı
veya gereci.
ayrılma şeridi (yavaşlama şeridi)
/ deceleration lane
Bir platformdan ayrılacak olan bir
taşıtın hızlı trafik akımından ayrıldıktan
sonra ilerideki kurba güvenle
girmek için yavaşlamasını sağlayan
bir hız değiştirme şeridi.
azami ağırlık / maximum weight
Taşıtın güvenle taşıyabileceği azami
yükle birlikte ağırlığı.
azami dingil ağırlığı / maximum
axle load
Araçların karayolu yapılarında gü-
venle ve yapıya zarar vermeden
geçebilmeleri için saptanan dingil
ağırlığı.
azami toplam ağırlık / maximum
total weight
Araçların karayollarında güvenle ve
yapıya zarar vermeden geçebilmeleri
için saptanan toplam ağırlık.
baba taşı / king post stone
Köprübaşlarına ve korkuluğun baş-
langıç kısımlarına konulan özellikli
taşlar.
B
bağ kirişi / transverse beam
Kolonların burkulmasını önlemek
için, kolonlar arasına yapılan altyapı
elemanı.
bağlantı pimi / king pin
Yarı römorkun çekicinin beşinci tekeri
ile bağlantısını sağlayan ve dövme
çelikten mamul bir parça.
bağlantı yolu / link road
Bir kavşak yakınında karayolu taşıt
yollarının birbirine bağlanmasını
sağlayan, kavşak alanı dışında kalan
ve tek yönlü trafiğe ayrılmış olan karayolu
kısmı.
bakım ekibi / maintenance team
Şube hudutları içindeki yollarda bakım
ve onarım hizmetlerini yürütmek
üzere bakım işçilerinden oluş-
turulan ekip.
bakım işçisi / maintenance worker
Bakım hizmetlerini yerine getiren
sanat sınıfı personel.
bakımevi / maintenance center
Şube şefliklerine bağlı olarak yol bakım
hizmetlerini yürüten birim.
banket / shoulder
Yaya yolu ayrılmamış karayolunda,
taşıt yolu kenarı ile şev başı veya
hendek iç üst kenar arasında kalan
ve olağan olarak yayaların ve hay-
terimleri KARAYOLLARI
17 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
beton katkı malzemesi
vanların kullanacağı, zorunlu hallerde
de araçların faydalanabileceği
kısım.
barbakan / weeb hole
Yapının arkasından gelen suyu bo-
şaltmak üzere istinat duvarları üzerinde
bırakılan drenaj elemanı.
basık sivri kemer / lowered pointed
arch
Üzengi çizgisini beşe bölerek ortadaki
bölümün iki noktasından kar-
şılıklı olarak çizilen daire yaylarının
kesişmesi ile meydana gelen ve Türk
mimarisinde çok kullanılmış olan
kemer tipi.
basit kiriş köprü / simple beam
bridge
Kirişleri elastomer mesnetlere oturan,
sürekli olmayan (moment aktarmayan)
köprü sistemi.
basit plak köprü / simple slab
bridge
Plakları elastomer mesnetlere oturan,
sürekli olmayan (moment aktarmayan)
köprü sistemi.
başkası hesabına yapılan taşı-
ma / transport for the account of
someone else
Bir taşımacılık işletmesi tarafından
karşılığı alınmak üzere gerçekleştirilen
taşıma işlemi.
başlangıç-son etüdü / origin-destination
survey
Bir bölgedeki yolcu ve taşıt trafiğinin
seyahat başlangıç ve bitiş noktaları
hakkında bilgi toplama amaçlı
yapılan etüt. Yol kenarı anket uygulama
yöntemi, plaka kayıt yöntemi,
posta ücreti ödenmiş kartlar yöntemi
gibi çeşitli yöntemler.
başlık kirişi / bent cap
Köprü ayaklarının üzerinde bulunan
ve üzerinde boyuna kirişlerin oturduğu
üstyapı elemanı.
bekoloder, bekokepçe / back-hoe
loader
Önünde yüklemeyi sağlayan kepçe,
arkada kazıcı kısımdan oluşan iş
makinesi.
beşinci teker (çeki tablası) /
fifth wheel
Çekici kamyon şasileri üzerinde,
aracın boyuna monte edilmiş ve yarı
römorkların king pin adı verilen
bağlantı elemanını içine güvenli bir
şekilde kilitleyecek halde tasarlanmış
olan bir parça.
beton / concrete
Çimento, agrega, su ve gerektiğinde
kimyasal ve mineral katkıların
uygun oranlarda ve homojen olarak
karıştırılmasıyla oluşturulan, baş-
langıçta plastik kıvamda olup şekil
verilebilen, zamanla çimentonun
hidratasyonu ile katılaşıp sertle-
şerek mukavemet kazanan bir yapı
malzemesi.
beton katkı malzemesi / concrete
additives
Betonun bazı özelliklerini iyileştirmek
veya betona özel nitelikler kazandırmak
amacıyla kullanılan ince
malzeme.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 18
beton kemer köprü
beton kemer köprü / concrete
arch bridge
Ana açıklığı kemer şeklinde olan, basınca
çalışan köprü sistemi.
beton sökülmesi / peel off
Betonun çeşitli nedenlerle ufalanıp
dökülmesi.
bezeme (süsleme) / ornament
Mimarlık ürünü ve her tür kullanım
eşyası üzerinde süsleme amacıyla
yapılan çalışmaların tümü.
bifuel araç / bi-fuel vehicle
Aracın farklı iki yakıt ile çalışabilme
özelliğinde olmasıdır.Farklı yakıtlar
farklı depolarda muhafaza edilirler.
Yakıtlardan biri benzin veya mazot
diğeri ise CNG , LPG veya hidrojendir.
bilgi işaretleri / informatory signs
Yol kullanıcılarını, yol ve çevresi ile
yol güzergâhında bulunan yerleşme
birimleri ve yolculuk sırasında gerekebilecek
diğer yardımcı hizmetler
hakkında bilgilendiren işaretler.
binder tabakası / binder course
Temel tabakası üzerine gelen bitümlü
sıcak karışım tabakası.
binek oto / riding automobile
Binmeye yarayan otomobil.
birim iş / unit work
Keşif özetinde ismi ve fiyatı bulunan,
ölçü ve ödenmesi ayrı yapılan iş
kısımları.
birim maliyet / unit cost
Yol bileşenlerinin yapım, bakım, iş-
letme vb. harcamalarının birim cinsinden
maliyeti.
birim taşıt / unit vehicle
Yarı römorku veya römorkuyla birlikte
çekiciyi veya araç tescil belgesinde
“römork takabilir” ifadesi
varsa römorkuyla birlikte veya tek
başına kamyonu ifade eden terim.
bisiklet / bicycle
En çok 3 tekerleği olan ve üzerinde
bulunan insanın adale gücü ile pedal
veya tekerleği döndürmesi suretiyle
hareket eden ve yolcu taşımalarında
kullanılmayan motorsuz taşıt.
bisiklet yolu / bicycle road, cycle
track
Karayolunun, sadece bisikletlilerin
kullanmalarına ayrılan kısmı.
bitüm / bitumen
Ham petrolün rafine edilmesinden
elde edilen yada doğal asfalt olarak
bulunan, hemen hemen yada tamamen
toluende çözünen ve ortam sı-
caklığında çok viskoz yada katıya yakın
olan, görünürde buharlaşmayan
adeziv ve su geçirmeyen malzeme.
bitüm emülsiyonu / bitumen
emulsion
Bitümün su içinde uygun emülgatörler
aracılığıyla dağılması ile oluşan
malzeme.
bitümlü bağlayıcı / bituminous
binder
Ana bileşeni bitüm olan bağlayıcıların
tümünü kapsayan malzeme.
bitümlü temel tabakası / bituminous
base course
Bağlayıcı veya bağlayıcısız bir temel
tabakası üzerine inşa edilen bitümlü
bağlayıcılı sıcak karışım tabakası.
bombe (yol çatı eğimi) / camber
Yol platformundaki suların yüzeysel
drenajını sağlamak amacıyla yol enkesitinde
eksenden iki kenara doğru
uygulanan negatif eğim.
terimleri KARAYOLLARI
19 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
brükner
bordür / kerb, curb
Kaldırım ve refüjleri yoldan ayırmak
ve yol yüzeyine gelen suları rögarlara
iletmek vb. amaçlarla, kaldırım ve
refüj kenarlarına dizilen çeşitli boy
ve kesitlerde betondan imal edilen
yapı elemanı.
bosaj / bossage
Antik duvar örgüsünde dikdörtgenler
prizması biçiminde yontulmuş
taş bloklarının hafif dışbükey bırakılmış,
kaba ya da düz olarak işlenebilen
ön yüzlerine verilen ad.
boş giriş / unladen entry
Boş bir aracın yük veya yolcu almak
ve aracın kayıtlı olduğu ülke topraklarına
bu yük veya yolcuyu bırakmak
için diğer ülkenin topraklarına
girmesi.
boşaltma / unloading
Yükün araçtan indirilmesi.
boşaltma gözü (hafifletme
gözü) / discharcing cell
Feyezan durumunda çalışan ve aynı
zamanda köprü ayaklarına aktarı-
lan yükleri azaltmak amacı ile açılmış
göz.
boşluklu plak köprü / hollow slab
bridge
Tabliyesinde boşluk bulunan köprü.
bowstring köprü / bowstring
girder bridge
Ana taşıyıcı sistemi beton kemer
olup, ara çubuklar ile üstyapıyı taşı-
yan köprü sistemi.
boya ve cam küreciği tabancaları
/ paint and glass beads guns
Yol üstü çizgi ve işaretleme tabancaları.
boykesit / profile, longitudinal
section
Yol ekseninin düşey düzlemdeki izdüşümü
veya kotlu yol ekseni.
boyuna devamlı çizgi / longitudinal
continuous line
Trafik seyir halinde taşıtların önündeki
araçları geçmemeleri gerektiğini
belirten çizgi.
boyuna kesikli çizgi / longitudinal
dashed line
Trafik seyir halinde taşıtların önündeki
taşıtları geçebileceklerini belirten
çizgi.
boyuna paralel devamlı iki
çizgi / longitudinal double continuous
line
Trafik seyir halinde her iki yöndeki
trafikte de öndeki araçların geçilemeyeceğini
belirten çizgi.
bölünmüş yol / dual carriageway,
divided road
Bir yöndeki trafiğe ait taşıt yolunun
bir ayırıcı ile belirli şekilde diğer
yöndeki taşıt yolundan ayrılması ile
meydana gelen karayolu.
brükner / mass haul diagram
Yarmadan dolguya veya ariyetten
dolguya ve yarmadan depoya yapı-
lacak en ekonomik taşımaların ve
bunların mesafelerinin grafik gösterimi.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 20
buzla mücadele
buzla mücadele / ice removal
Yağan karın buzlaşmasını ya da yol
sathındaki nemin ve suyun buzlaş-
masını önlemek amaçlı tuz yada tuzaşındırıcı
ile yapılan çalışma.
büz (boru) menfez / pipe culvert
Yüzeysel drenaj için kullanılan daire
kesitli demirsiz yapılar.
C
canlı bitkisel siper / living tree
fence
Bitkisel kar siperi.
cep / lay-bay
Taşıtların kısa süreli duruşlar için
faydalandıkları belirli uzunluktaki
genişletilmiş yol kısmı.
CMR belgesi / CMR road waybill
CMR anlaşmasının hükümlerini kabul
eden ülkelerce kullanılan bir karayolu
taşıma belgesi.
Ç
çaplanmış moloz taş / hammerdressed
rubble stone
Kenarları çekiçle düzeltilmiş dikdörtgen
ya da çok kenar yüzlü düzgün
yüzeyli taş.
çarpacak / bolster
Taşların kenarlarındaki fazlalıkları
düzeltmekte kullanılan geniş ağızlı
taşçı aleti.
çarpma yastığı / crash cushion
Genellikle refüj başlarında kullanılan
ve kaza anında aracın içerisinde bulunanların
maruz kalacağı şiddeti azaltacak
şekilde tasarlanan cihazlar.
çatlak / cracks
Asfalt kaplamanın taşıma gücünü
kaybetmesi sonucu yüzeyde oluşan
bozulma şekli.
çatlakların doldurulması / crack
sealing
Yol üst yapısındaki çatlakların bitümlü
bağlayıcı malzeme ile doldurulması.
çevresel etki değerlendirmesi
(ÇED) ön raporu / draft environmental
impact assessment (DEIA)
Çevresel etki değerlendirmesi çalışmalarının
sonuçlarını içeren ön
rapor.
çekici / truck tractor, road tractor
Römork ve yarı römorkları çekmek
için imal edilmiş olan ve yük taşımayan
motorlu taşıt.
çekme kazığı / tension bar
Köprü temellerinde kullanılan ve
çekmeye yarayan kazık.
çelik ağ / steel wire mesh
Taşıt yoluna şevlerden taş, kaya vb.
düşmesini engellemek amacıyla kullanılan
tel ağ.
çelik kafes kirişli köprü / steel
truss girder bridge
Üst yapısı çelik kirişlerden meydana
gelen ve bir noktada toplanan köprü
sistemi.
çelik kirişli köprü / steel bridge
Kirişleri çelik malzemesi ile yapılan
köprü.
terimleri KARAYOLLARI
21 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
çok bölmeli gaz konteyneri
çelik kutu kesitli köprü / steel
box girder bridge
Üstyapısı çelik levhalardan olan,
levhaları kaynak veya bulonlarla
birleştirilen köprü sistemi.
çerçeve kiriş köprü / rigid frame
beam bridge
Üstyapısı ile altyapısı monolitik (beraber)
çalışan ve kiriş ile tasarlanan
bir köprü sistemi.
çerçeve plak köprü / rigid frame
slab bridge
Üstyapısı ile altyapısı monolitik (beraber)
çalışan ve tabliyesi plak olan
bir köprü sistemi.
çevre yolu / peripheral road
Transit trafiğin kent merkezine girmeksizin
geçişini sağlamak amacıyla
yapılan ve kenti kuşaklayan
karayolu.
çığ / avalanche
dağın bir noktasından kopup yuvarlanan
ve yuvarlandıkça büyüyen kar
kümesi.
çığ durdurucular / avalanche
arresters
Çığın akışını yavaşlatmak ve durdurmak
amacıyla çığ birikme bölgesinin
üst sınırına yakın inşa edilen
yapılar.
çığ engelleri / avalanche retarders
Çığ patikalarına inşa edilen, çığın
hareket enerjisini dağıtarak çığ birikme
bölgesinin küçültülmesini
sağlayan yapılar.
çığ saptırıcı yapılar / avalanche
deflectors
Çığın akış yönünü değiştirmek amacıyla
inşa edilen sedde ve duvarlar.
çığ tüneli / snow shed
Yolu çığ etkilerinden korumak amacıyla
yapılan tünel.
çıkmalı kiriş köprü / cantilever
beam bridge
Üst yapısı mesnete basmayan kirişli
köprü sistemi.
çıkmalı plak köprü / cantilever
slab bridge
Üst yapısı mesnete basmayan plak
tabliyeli köprü sistemi.
çift tamburlu asfalt silindiri /
double drum asphalt roller
Çift bandajlı yol silindiri.
çimento / cement
Su ile karıştırıldığında hidratasyon
reaksiyonları ve prosesler nedeniyle
priz alan ve sertleşen bir hamur
(pasta) oluşturan ve sertleşme sonrası
suyun altında bile dayanımını ve
kararlılığını koruyan, inorganik ve
ince öğütülmüş hidrolik bağlayıcı.
çimento şerbeti / grout
Çimentolu akıcı harç.
çizgi çimlendirme / stripe sodding
Dolgu şevlerinde çim parçalarının
yola paralel olarak çizgiler halinde
yerleştirilmesi işlemi.
çizgisel harita / graphical, analog
map
Dijital özelliği olmayan harita, analog
harita.
çizgisel yük / line load
Doğrusal yayılı yük.
çok bölmeli gaz konteyneri /
multiple element gas container
Bir bağlantı elemanıyla birbirine
bağlanan ve sabit bir yüzeye veya
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 22
çok şeritli yollar
yere tutturulmuş birden fazla bölüm
veya eleman içeren yapı.
çok şeritli yollar / multilane roads
Her bir yöndeki trafik için en az iki
şeridi bulunan ve 3 km’den daha kısa
olmamak koşulu ile trafiğin periyodik
olarak kesintiye uğratılabileceği
erişim kontrolsüz veya yarı kontrollü
karayolları.
çökme (kaplamada) / falling
down
Çatlakları kapsayan veya kapsamayan
ve esas kaplama sathına nazaran
alçakta kalmış nisbeten küçük
boyuttaki yerler.
çörten / gargoyle
Köprü döşemelerinin üzerine gelen
kar ve yağmur sularını köprüden
uzaklaştırmak için yapılan, tempan
duvarlarından dışarı doğru uzanan
yonu taşı oluk.
çürütme (tarihi köprüler) /
extraction
Sökülmesi mümkün olmayan yerlerde
yonu taşı imalatın etrafındaki
sağlam olan taşlara zarar vermeden
gerekli görülen yerlerde yeterli derinlikte
taşın alınarak yerine sağlam
taşların yerleştirilmesi işi.
D
dağ geçidi / mountain pass
Bir dağ ya da tepe sırasında, bir taraftan
öbür tarafa geçiş imkânı tanı-
yan alçak noktaya verilen isim.
dağıtım işletmecisi / distributor
Tek parçada en fazla 5 kilogram
ağırlığındaki kargoların kısa sürede
kapıdan kapıya kendi nam ve hesabı-
na dağıtımını yapan gerçek ve tüzel
kişiler.
dairesel kemer / circular arch
Yarım çember biçiminde, yarıçapı ile
yüksekliği eşit olan kemer.
damıtma (destilasyon) / distillation

Bitümlü malzemelerin, belirtilmiş
sıcaklıklarda buharlaşan miktarı ile
kalıntının miktar ve niteliğini tayin
etmek.
damper kasa / dump box
Kamyonlara özel hidrolik donanımı
sayesinde, kasa içindeki dökme yü-
kün boşaltılabilmesi için 45 derecelik
eğim alabilen kasa tipini ifade
eder.
damperli kamyon / dump truck
Kasasını arkaya ya da yana yatırarak
yükünü boşaltabilen kamyon türü.
dayanma yapıları / retaining
structures
Yol platformunun tasarım standartlarına
uygun olarak yerleştirilebilmeleri
için her iki tarafında yeryüzü
kotlarında fark yaratmak üzere hazırlanan
destek yapıları olup, köprü
kanat duvarları, kazılara destek,
doğal topografyaya dolgu şevinin
paralel gitmesi veya kamulaştırma
nedeniyle şevi sınırlandırmak amacıyla
tasarlanan destek yapıları.
debi / flow
Akarsuyun herhangi bir kesitinden
birim zamanda geçen su miktarı.
debriyaj / clutch
Motorla vites kutusu arasındaki irtibatı
keserek vites değiştirme olana-
ğı sağlayan aktarma organı.
terimleri KARAYOLLARI
23 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
dingil ağırlığı etüdü
debuşe / debushing
Köprü ve menfezlerde suyun geçişine
ayrılan kesit.
demiryolu geçidi (hemzemin
geçit) / railway crossing (level
crossing, grade crossing)
Karayolu ile demiryolunun aynı seviyede
kesiştiği bariyerli veya bariyersiz
geçit.
dengeli konsol / balanced cantilever
Yapım tekniği açısından, kirişlerin
ayağın her iki tarafına doğru eşit
uzunluktaki imalatla ilerleyen bir
köprü yapım sistemi.
depo / warehouse
Eşyanın açık ve kapalı alanda muhafaza
edilmesine uygun olan yer.
depo alanı / waste deposit
Yarma fazlası veya niteliksiz kazı
malzemesinin depolanacağı alan.
depo malzemesi / waste material
Yarma fazlası veya niteliksiz kazı
malzemesi.
deprem takozu / shear key
Köprülerde deprem etkilerini sö-
nümleyecek yapı elemanı.
derivasyon / derivation
Çalışma alanını kuruya almak için
suyun yönlendirilmesi işlemi.
derz / joint
İki yapı gereci, elemanı ya da yapının
iki bölümü arasında kalan aralık.
derz dolgusu / joint filler, sealer
Ek dolgusu, macun.
dever / superelevation
Yatay kurplarda merkezkaç kuvveti
nedeniyle taşıtların dışarıya savrulmalarını
önlemek için yol platformuna
uygulanan enine eğim.
devlet yolu / state road
Belediyeler veya diğer kurumların
sorumluluğunda bulunan yollar dı-
şında kalan ve transit trafiği illere,
limanlara, tersanelere, havaalanlarına,
demiryolu istasyonlarına ve
sınır kapılarına kesintisiz olarak
ulaştıran ana karayolu.
dış boylama kiriş / fascia beam
Dış boyuna kiriş.
diferansiyel / differential
Bir akstaki iki teker arasındaki devir
dengesini sağlayan aksam.
dilatasyon / expansion
Genleşme, genişleme.
dinamometre / dynamometer
Motorun çıkış gücünü ölçen bir alet,
motor test cihazı, bremze tezgahı.
dingil / axle
Tekerleklerin üzerinde döndüğü metal
aksam. Üzerinde tek lastik olanlar
tek dingil, çift teker takılanlar
çift dingil olarak ifade edilir.
dingil ağırlığı / axle load
Araçlarda aynı dingile bağlı tekerleklerden
karayolu yapısına aktarı-
lan ağırlık.
dingil ağırlığı etüdü / axle load
survey
Karayolu üzerinde seyreden ağır
taşıt trafiğinin, karakteristik özelliklerini
yol üst yapılarının projelendirilmesinde
kullanılacak taşıt
eşdeğerlik faktörlerini ve karayolu
yük taşımalarını tespit etmek amacıyla
dingil ağırlığı değerlerinin belirlenmesi
için yapılan etüt.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 24
dingil aralığı/dingil açıklığı
dingil aralığı/dingil açıklığı /
wheelbase
Birbirini takip eden tekerleklerin
merkezleri arasındaki mesafe.
dingil eşdeğerlik faktörü / axle
load equivalency factor
Belirli bir dingil yükünün bir üstyapıya
yaptığı etkiye (zarar faktörü)
eşit bir etki oluşturan standart dingil
yükü (8,2 ton) tekerrür sayısı.
direksiyon / steering
Bir aracı istenilen tarafa yönlendirmek
için ön tekerleklerin istikametini
sağa veya sola değiştiren mekanizma.
direksiyon simidi / steering wheel
Sürücünün uyguladığı hareketle direksiyon
milinin dönmesini sağlayan
parça.
dolduran / filler
Tehlikeli maddeleri tanklara, tankerlere,
mobil tanklara ya da tank
konteynerlere, batarya tanklara, çok
bölmeli gaz konteynerine, bir araca
veya büyük ya da küçük bir konteynere
dökme olarak dolum yapan iş-
letme.
dolgu / fill
Yol gabarisinin proje düşey hat (kırmızı
hat) kotlarına uygun olarak teş-
kil edilebilmesi amacıyla yapılan ve
doğal zemin ile yol üstyapısı arasında
kalan kısmı.
donatılı zemin / reinforced earth
Projede gösterilen veya idare tarafından
belirtilen yerlerde, kamulaş-
tırma alanının sınırlı olduğu yerlerde,
köprü kenar ayakları çevresinde
vb. yerlerde temel betonu üzerine,
prekast yüzey elemanların (panel),
geri dolgu tabakalar içerisine yerleştirilen
yüksek aderanslı sıcakdaldırma
galvaniz kapamalı çelik şeritler
veya yüksek çekme dayanımlı
plastik şeritlere bağlanması ile inşa
edilen yapı.
dönel kavşak / roundabout
Trafiğin bir orta ada etrafındaki
platformda tek ve saat ibresinin aksi
yönünde hareket ettiği, üç veya daha
fazla yolun birleşmesiyle oluşan eş-
düzey kavşak.
döşeme (tarihi köprüler) / floor
Üzerinden araçların ve insanların
geçtiği, genellikle kesme taş veya
Arnavut kaldırımı tarzında taş malzeme
ile kaplanan köprü bölümü.
drenaj / drainage
Yağmur, kar veya dolu olarak yol
yüzeyine veya yakınına düşen yü-
zeysel sular ile yeraltı sularının yola
zarar vermeyecek biçimde uzaklaş-
tırılması.
drenaj alanı / drainage area (basin)
Topoğrafik olarak sınırları belli ve
içindeki bütün yüzey sularını belirli
bir yönde boşaltan arazi parçası.
duktilite / ductility
Çekilerek uzatıldığı zaman büyük
gerilmeler altında kopmaya karşı
malzemenin gösterdiği direnç.
durak / stop
Kamu hizmeti yapan yolcu taşıtla-
terimleri KARAYOLLARI
25 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
eğimli bıçaklı dozer
rının yolcu veya hizmetlileri bindirmeleri,
indirmeleri veya duraklamaları
için yatay ve düşey işaretlerle
belirlenmiş yer.
duraklama / standing
Trafik zorunlulukları dışında araç-
ların, yolcu indirmek ve bindirmek,
eşya yüklemek, boşaltmak veya
beklemek amacı ile kısa bir süre için
durdurulması.
durma / stopping
Kırmızı ışık, yetkililerin dur işareti,
yol kapanması gibi her türlü trafik
zorunlulukları nedeni ile aracın durdurulması.
duruş görüş mesafesi / stopping
sight distance
Sürücülerin bir tehlikeyi fark edip
durabilmeleri için gerekli mesafe.
duyarlılık analizi / sensitivity
analysis
Bir projenin kapsamında yer alan
değişkenlerin projenin fayda ve maliyetlerini
nasıl ve ne derecede etkileyeceğini
belirlemek için yapılan
analiz.
düşey gabari / vertical clearence
Düşey açıklık.
düşey işaretleme / vertical signing
Yol kaplaması dışına dikilen direk
ve benzeri elemanlara monte edilen
trafik işaret levhaları ile diğer trafik
kontrol elemanlarını kapsar.
düşey kurp / vertical curve
Birbirini izleyen farklı eğimlerdeki
proje düşey hatlarını birleştiren
parabolik veya dairesel düşey yol
kesimi.
düşey yük / vertical load
Şakuli yük.
düz bıçaklı dozer / bull dozer
Önünde düz bıçak bulunan dozere
verilen isim.
düz demir / plain bar
Düz demir çubuk, nervürsüz demir.
düz kaplama / plain cover slab
Tempan duvarı ile köprü giriş ve
çıkışlarındaki kanat duvarlarında
kullanılan dikdörtgen şeklindeki
taşlar.
düzeltme tabakası / correction
course, adjustment course
Mevcut bir yüzeydeki düzensizlikleri,
üzerine yapılacak kaplamanın
inşasından önce gidermek amacıyla
kullanılan, değişebilen kalınlıklı tabaka.
düzenli sefer / regular journey
Tespit edilmiş bir güzergâhta önceden
açıklanmış yerleşme birimleri
arasında belirli bir zaman ve ücret
tarifesine göre yapılan taşımalar.
düzenli yolcu servisi / regular
passenger service
Bir zaman tarifesine uygun olarak
ve oturma biletlerinin ücretlendirildiği
belirli bir güzergâh üzerinde
ikili ve transit yolcu taşınan hizmet
türü.
E
eğim / grade
Kot farkının ara mesafeye oranı.
eğimli bıçaklı dozer / tilt dozer
Önünde eğimli bıçak bulunan dozere
verilen isim.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 26
eğitim merkezi
eğitim merkezi / training centre
Mesleki yeterlilik eğitiminin verildi-
ği yer.
ekipbaşı / foreman
Şube hudutları içindeki yollarda bakım
ve onarım hizmetlerini yürütmek
üzere bakım işçilerinden oluş-
turulan ekibe amirlik yapan kişi.
ekonomik analiz / economic
analysis
Yatırım önerisine bağlanan kaynakların
geliş yerine bakmadan, bu kaynakların
sağlayacağı fayda düzeyini
belirlemek ve buna dayalı olarak bir
projenin red ya da kabul edilmesi
veya seçenek önerilerinin karşılaş-
tırılmasını, bir başka ifadeyle bir
yatırım önerisinin kullanacağı kaynakları
dikkate alarak sağlayacağı
faydalar yönünden yeterli ölçüde cazip
olup olmadığını ortaya çıkarmak
için yapılan analiz.
ekonomik fizibilite / economic
feasibility
Bir yatırımın pozitif ve negatif de-
ğerlerinin karşılaştırılarak, ekonomik
açıdan yapılabilir olup olmadı-
ğının araştırılması.
ekonomik maliyet / economic cost
Ekonomik analize konu olan maliyetlerin
vergiler hariç toplamı.
ekspres yol / expressway
Sınırlı erişme kontrollü ve önemli
kesişme noktalarının köprülü kav-
şak olarak teşkil edildiği bölünmüş
ana karayolu.
elastomer mesnet / elastomeric
mesnet
Bir mesnet çeşidi.
elevasyon / elevation
Köprü ayağı.
emanet harcama / force account
expenditure
Kuruluşun kendi bütçesi, elemanları ve
makine parkı ile gerçekleştirdiği faaliyetlere
ilişkin yapılan harcamalar.
emlak beyan değeri / real estate
value statement
Emlak vergisi kanununa göre genel
beyan dönemlerinde taşınmaz
maliki veya hissedarları tarafından
belediyelere verilen emlak beyannamelerinde
belirtilen değer.
emniyet kemeri / safety belt, seat
belt
Araçlarda sürüş anında sürücü ve
yolcuların güvenliklerini sağlamaya
yönelik bir düzenek.
emniyetsiz araç / unsafe vehicle
Can ve mal emniyeti ile trafik güvenliği
açısından tehlikeli olacak derecede
kusurların/eksikliklerin tespit
edildiği araç.
en düşük su seviyesi / lowest
water level
Su seviyesinin en az olduğu dönemdeki
kotu.
en yüksek su seviyesi / highest
water level
Su seviyesinin en fazla olduğu dö-
nemdeki kotu.
enkesit / cross section
Yol gövdesi tabakaları ve elemanlarının
yeterli genişlikte bir arazi kullanımını
da kapsayacak şekilde eksene
dik düşey düzlem ile arakesiti.
terimleri KARAYOLLARI
27 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
EX1
enleme kirişi / diaphragm
Ana kirişler arasında bulunan ve rijit
bir çerçeve oluşmasını sağlayan
kiriş.
erişme kontrollü karayolu (otoyol)
/ access controlled highway
Özellikle transit trafiğe tahsis edilen,
belirli yerler ve şartlar dışında
giriş ve çıkışın yasaklandığı, yaya,
hayvan ve motorsuz araçların giremediği,
ancak izin verilen motorlu
araçların yararlandığı ve trafiğin
özel kontrole tâbi tutulduğu karayolu.
esas açıklık / main span
En büyük açıklık.
esnek üstyapı / flexible superstructure

Tesviye yüzeyi ile sıkı bir temas
sağlayan ve yükleri taban zeminine
dağıtan bir üstyapı şekli olup,
stabilitesi agrega kilitlenmesine,
dane sürtünmesine ve kohezyona
bağlıdır.
esneklik / resiliance
Yol üstyapısının yük altında oluşabilecek
değişimleri karşılayabilme
yeteneği.
esneklik modülü (Mr
) / resilient
modulus
Üstyapı malzemelerinin tekrar eden
yükler altındaki elastiklik modülü.
eşdeğer dingil yükü standart
dingil sayısı (EDY) / equivalent
axle load
Değişik ağırlıkta ve sayıdaki dingil
yüklerinin bir üstyapıda meydana
getirdiği toplam etkiye eşdeğer bir
etki oluşturan 8,2 ton dingil yükü-
nün tekerrür sayısı.
eşdüzey kavşak / intersection
İki veya daha fazla karayolunun aynı
düzlemde kesişmesi sonucunda olu-
şan kavşak türü.
eşitlik / station equation
Ripaj, varyant veya ölçüm farklılıkları
nedeni ile kotta veya kilometrede
yapılan değişikliklerin geri (G) ve
ileri (İ) olarak belirtilmesi (örneğin
6+845.12G/6+840.33İ gibi).
eşya/kargo terminali / goods/
cargo terminal
Karayolu taşıma yönetmeliğinde belirtilen
özellikleri haiz ve yurt içi ve
uluslararası eşya/kargo taşımacıları/işletmecileri
ve/veya acenteleri,
komisyoncuları, taşıma işleri organizatörleri
ile bunların eşya/kargo
gönderenlerine/gönderilenlerine
hizmet veren yapı veya tesis.
eşya/yük / goods/load
İnsandan başka taşınabilen canlı
veya cansız her türlü nesne.
etriye / stirrup
Ana taşıyıcı donatının etrafına sarı-
lan demir.
etüt paftası / map sheet
Yol projesi yapımında kullanılmak
üzere gerekli görülen genişlikte
ve güzergâh boyunca 1/2000 veya
1/1000 ölçekli gibi değişik ölçeklerde
hazırlanmış olan harita.
evsahibi ülke / host country
Taşımacının aracının kayıtlı olmadı-
ğı ve taşımacının yerleşik olmadığı
ülkede faaliyet gösterdiği akit taraf
toprakları.
EX1 / EX1
Tüm ülkelere taşınacak ürünle ilgili
bütün bilgileri içeren ihracatçılar
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 28
farklı seviyeli kavşak
birliği ve çıkış yapılacak gümrüğün
onayladığı belge.
F
farklı seviyeli kavşak / inter
change
İki veya daha fazla karayolunun
farklı düzlemlerde kesişmesi ile olu-
şan kavşak.
fauna / fauna
Jeolojik bir dönemle ya da yöreyle
ilgili, hayvanların tümünün yaşamı.
fayda / benefit
Projenin ekonomik ömrü süresince
beklenen kazançlar.
fayda/maliyet oranı / benefitcost
ratio
Bir yatırımın belli bir faiz oranına
göre indirgenmiş gelirlerinin toplamı
ile indirgenmiş giderlerinin toplamı
arasındaki oran.
ferağ verme / alienation
Gayrimenkul malikinin mülkiyet
hakkını devretmek veya üzerinde
başkası lehine bir hak kurmak amacıyla
tapu sicil müdürlüğüne gelip,
düzenlenen resmi senedi imzalayarak
başkası lehine tescilini istemesi
eylemi.
feyezan / overflow
Akarsuyun debisinin olağandışı bir
şekilde arttığı tehlikeli derecedeki
sel durumları.
figüre / windrow
Temel ve temel altı tabakalarının
teşkili sırasında, serilmeye hazır vaziyette,
yol boyunca, bir kenara düzgün
ve üniform bir biçimde konmuş
malzeme yığını.
filler malzeme / filler
Bağlayıcı malzemenin özelliklerinde
değişiklik yapmak amacıyla karı-
şımlara eklenen ince daneli minarel
toz.
finansal analiz / financial analysis
Projenin gerçekleşmesi için kuruluş
döneminde gerekli toplam yatırım
tutarı ve açıldıktan sonraki işletme
döneminde gerektirdiği işletme giderleri
ile sağladığı gelirleri tahmin
etmek ve bu tahminler çerçevesinde
yatırım önerisini değerlendirerek
başarı derecesini belirlemek için yapılan
analiz.
finansal maliyet / financial cost
Finansal analize konu olan maliyetlerin
her türlü vergiler, faiz, fonlar,
sübvansiyonlar, kamulaştırma bedeli
dahil toplamı.
finişer (serici) / finisher, paving
and laying machine
Yol üstyapısının (alttemel, temel, bitümlü
sıcak karışım ve beton) serilmesinde
kullanılan araç.
flora / flora
Bir jeolojik dönem ya da yöre ile ilgili
bitki yaşamı.
forekazık / bored pile
Kazıklı temellerde kullanılan altyapı
elemanı.
fotogrametri / photogrammetry
Hava fotoğrafı veya uydu görüntüsü
kullanılarak nesnelerin boyut, şekil,
konum gibi başlıca geometrik özelliklerinin
ölçülmesi, bilgi toplanması
işlemi.
terimleri KARAYOLLARI
29 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
geçiş görüş mesafesi
fren lambası / brake light
Aracın arkasında bulunan ve sürücü
fren pedalına bastığında yanan lamba.
fren mesafesi / brake distance
Fren balatalarının tambura değdiği
anda taşıtın bulunduğu yer ile taşı-
tın durduğu yer arasındaki mesafe.
frigofirik araç / refrigerated vehicle

Isı değişimine duyarlı gıda maddeleri,
ilaçlar ve bazı kimyasal maddelerin
taşınması için tasarlanıp imal
edilen, duvar kalınlıkları ve izolasyon
değeri taşınan malzemenin ısı
değişimine duyarlılık boyutlarına
bağlı olarak değişen ve bir soğutucu
ünitesi bulunan karayolu taşıtı.
G
gabari / clearance template
Araçların yüklü veya yüksüz olarak
karayolunda güvenli seyirlerini temin
amacıyla karayolu yapılarının
(köprü, tünel vb.) uzunluk, genişlik
ve yüksekliklerini belirleyen ölçüler.
gabyon tel kafes / gabion cage,
basket
Tahkimatta kullanılan içi taş ile dolu
tel sepet.
gaga / launching nose
İtme sürme metodunda üstyapı sü-
rülürken karşı tarafa mesnetlenmesini
sağlayacak geçici çelik sistem.
galvanize (galvanizli) / galvanized

Ergimiş çinkoya batırılarak, yani sı-
cak-daldırma yöntemiyle ya da elektrolitik
yoldan, malzemenin çinko ile
kaplanması işlemi.
garguy / drainage ditch
Köprüde suyu tahliye eden kısım.
gayrimenkul (taşınmaz mal) /
real estate
Arazi, arsa, bağımsız bölüm gibi bir
yerden bir yere taşınamayan, yerinde
sabit duran şeyler.
geçici depolama yeri / provisional
storage location
Eşyanın gümrüğe sunulmasından
sonra gümrükçe onaylanmış bir iş-
lem veya kullanıma tâbi tutuluncaya
kadar gümrük idaresince geçici olarak
depolanmasına izin verilen yer.
geçici şerh / interim annotation
Yapılacak olan bir tapu işleminde
aynî hakkını ispat veya eksik belgesini
tamamlaması için ilgilisine süre
verilerek mevcut hakları tehlikeli
bir gelecekten kurtarma düşüncesine
dayanan bir hukuki müessese.
geçiş belgesi / permit
Uluslararası anlaşmalar çerçevesinde,
âkit taraflardan biri tarafından
kendi topraklarına girmek ve çıkmak
veya bu topraklardan transit
geçmek üzere diğer ülkede kayıtlı
bir karayolu aracına verilen belge.
geçiş eğrisi / transition clothoid
curve
Kurplarda merkezkaç kuvvetinin ta-
şıta olan etkisine karşı ani olmayan
düzenli bir geçiş sağlamak amacıyla
aliyman ile kurp arasına yerleştirilen
eğri parçası.
geçiş görüş mesafesi / passing
sight distance
İki şeritli yollarda bir taşıtın diğer
bir taşıtı güvenli bir şekilde geçebil-
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 30
geçiş hakkı
mesi için zıt yönde seyreden taşıtlar
arasındaki emniyetli mesafe.
geçiş hakkı / right of way
Yayaların ve araç kullananların diğer
yaya ve araç kullananlara göre, yolu
kullanma sırasındaki öncelik hakkı.
geçiş ücreti / passage fee
Bir ülkeye ait taşıtın diğer bir ülkeye/ülke
üzerinden taşıma yaparken
ödediği geçiş ücreti.
genel bütçe / general budget, master
budget
Yıllık gelir ve gider kalemlerinin
hepsini kapsayan bütçe.
genleşme derzi / expansion joint
Farklı genleşmelerden dolayı oluşabilecek
hasarları önlemek için elemanlar
arasına bırakılan boşluk.
genleşme katsayısı / expansion
coefficient
Genişleme sabiti.
geometrik standart / geometric
standards
Yolun; genişlik, eğim, kurp yarıçapları,
proje hızı ve trafik sayısı gibi
ölçüler.
gerber kiriş köprü / gerber beam
bridge
Üstyapı kirişlerinde derz olan sü-
reksiz, moment almayan üstyapı
sistemi.
gerber plak köprü / gerber plate
bridge
Üstyapısı plaktan oluşan ve açıklı-
ğında derz olan süreksiz, moment
aktarmayan köprü sistemi.
gergi kirişi / tie beam
Yüksek I-kesitli kirişlerde burulmayı
engelleyen çapraz kirişler.
giderler (maliyetler) / costs
Projenin başlangıcından ekonomik
ömrünün sonuna kadar geçen süre
içindeki gerekli harcamalar.
gido / guide bank
Suyun akış yönünü düzenleyici yapı.
gönderen / consigner
Eşyayı taşımacıya teslim eden, gönderileni
belirleyen ve taşıma senedini
imzalayan kişi.
gönderilen / consignee
Sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi ve
taşıma senedinde belirtilen eşyanın
teslim edileceği kişi.
gönye / square
Bir doğruya dik gelen başka doğ-
rular çizmeye yarayan L veya dik
üçgen biçimindeki çizgilik.
görüş mesafesi / sight distance
Karayolu güvenliği açısından sürü-
cülerin, kendi şeridinde seyir halinde
iken ilerisinde beklemedik bir
objeyle karşılaştıklarında kontrollü
manevra yapabilmelerini sağlayacak
mesafe.
gradasyon / gradation
Malzeme içinde bulunan çeşitli boydaki
tanelerin ağırlıkça oranları.
greyder / bulldozer
Tesviye işlerinde, şev meyillendirme,
hendek kazma ve yol yapımı için
kullanılan çok amaçlı makine.
grobeton / lean concrete
Düşük dayanımlı demirsiz beton.
guse / gusset, haunch
Ek, parça, ilave, takviye, köşebent.
güç aktarma organları / power
drive train
Motordan sonra sıralanan, debriyaj
terimleri KARAYOLLARI
31 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
hareketli mesnet
(kavrama), şanzıman (vites kutusu),
kardan mili (şaft) ve diferansiyel
güç aktarma organları.
gümrük çıkış beyannamesi /
customs declaration form
İhracatta, gümrük mevzuatı uyarınca
doldurularak ilgili ihracatçı birli-
ği tarafından onaylanmasını müteakip
gümrük idaresine tevdi edilen
belge.
güvenlik danışmanı / safety
adviser
İfa edeceği görevler ve nitelikleri
ADR’nin A ekinin 1’inci bölüm
1.8.3‘üncü kısmında belirtilen ve
eğitim sertifikasına sahip ve bu
amaçla bakanlıkça yetkilendirilmiş
olan gerçek kişi.
güvenlik kontrolü / safety audit
Planlanmış bir karayolu projesinin
veya mevcut (trafiğe açık) yol veya
kavşakların belirli usüllere uygun
olarak trafik güvenliği yönünden
bağımsız uzman bir ekip tarafından
incelenmesi.
güzergâh (geçki) / route
Karayolunun harita üzerinde takip
etmiş olduğu yatay hat.
H
hacim / kapasite / volume/
capacity
Trafik şeritlerinde oluşacak talep
akım hacminin kapasiteye oranı.
hafif kusurlu araç / slightly
defective
Muayenesi sonrasında yeniden muayenesine
gerek duyulmayan türde
bir eksikliği bulunan araç.
hafif römork / light trailer
Azami yüklü ağırlığı 750 kg’ı geçmeyen
römork veya yarı römork.
hafif yüklü ticari taşıt / light
vehicle
Yolcu taşıma kapasitesi yaklaşık
8-14 kişi olan veya toplam yüklü
ağırlığı 3,5 tonu geçmeyen taşıt.
hafifletme odacığı / relieving cell
Köprü ayaklarına gelen ağırlığı
azaltmak amacı ile köprü gövdesinin
içine açılmış olan odacık.
hakediş / payment certificate
Yapılan işin karşılığı olarak düzenlenen
ödeme belgesi.
halihazır harita / base map
Yerleşme alanlarının mevcut yapı ve
arazi kullanım durumlarını gösteren
eşyükselti eğrili, kot ve koordinatlı,
detaylı ve ölçekli haritalar.
harç / mortar
Yapıda taş ya da tuğla duvar örgü-
sünde kullanılan, örgüyü oluşturan
öğeleri birbirine bağlayan malzeme.
hareketli ağırlık ölçüm cihazı /
weigh-in-motion (WIM)
Seyir halindeki her bir taşıtın boyunu,
dingil sayısını, dingil ağırlıklarını,
hızını ve taşıtlar arası mesafe
verilerini asfalt altına monte edilen
sensörler aracılığıyla toplayan otomatik
trafik sayım ve sınıflandırma
sistemi.
hareketli köprü / movable bridge
Asansör, döner tabliyeli, baskül, vs.
hareketli mesnet / movable support,
expansion bearing
Oynak mesnet.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 32
hareketli yük
hareketli yük / live load
Canlı, aktif yük.
hasar endeksi / damage indice
Hasar göstergesi.
hava yastığı / air bag
Belirli hız üzerinde gerçekleşen çarpışmalarda
açılarak sürücü ve/veya
yolcuların yaralanmasını engelleyen
pasif güvenlik sistemi elemanı.
hava fotografı / aerial photo
Daha çok uçak içine yerleştirilen alı-
cı yardımıyla havadan çekilen resim.
hazine arazisi / treasury land
Hazinenin mülkiyetinde bulunan
arazi.
hemzemin / level
Aynı seviyede olma durumu.
hendek / ditch
Karayolunda platformdan veya şevlerinden
gelen yüzeysel suları toplayıp
uygun yerlere deşarj eden yü-
zeysel drenaj yapısı.
hendek temizliği / cleaning of
ditch
Yol yüzeyi ve yakınından gelen yü-
zeysel suları tahliye eden hendeklerin
tesirli bir şekilde çalışmaları için
yapılan ot, çimen, yaprak, toprak,
kaya vb.lerin temizlenmesi işi.
heyelan / landslide
Bir yarma veya dolgu şevinde yerel
stabilitenin bozulması sonucu bir
kayma yüzeyi boyunca meydana gelen
çökme.
heyelan temizliği / landslide
cleaning
Toprak kayması sonucu oluşan birikimin
temizlenmesi.
hız sabitleyici / cruise control
Araçları belli bir hızda tutan ve sü-
rücünün ayağını gazdan çekmesine
olanak tanıyan bir sistem.
hız sınırı / speed limit
Yasalar çerçevesinde taşıt sınıfları-
na ve yol tiplerine göre belirlenen,
karayolları üzerindeki sürücülerin
aşmaması gereken hız limiti.
hisse / share
Bir taşınmaz malın tam mülkiyetinin
bir kısmına karşılık gelen pay.
hizmet kabiliyeti (servis kabiliyeti)
/ service ability
Bir üstyapının belirli bir gözleme
anında yüksek hız ve hacimdeki
taşıt trafiğine hizmet edebilme kabiliyeti.
(Hizmet kabiliyeti derecesi
AASHTO’ya göre 5 ile 0 arasındaki
bir sayı ile tanımlanır.)
hizmet seviyesi / level of service
Bir trafik akımının genellikle yo-
ğunluk, hız ve seyahat süresi, manevra
serbestliği, trafik kesilmeleri
ile konfor ve uygunluk açılarından
işletme koşullarını tanımlayan bir
kalite ölçüsü. Hizmet seviyesi A ile F
arasında 6 farklı seviyede tanımlanır.
A hizmet seviyesi en iyi işletme
koşullarını, F hizmet seviyesi ise en
kötü işletme koşullarını belirtir.
Horasan harcı / Khorasan mortar
Pişmiş tuğla, kiremit parçalarının
tokmakla dövülüp toz haline getirilmesinden
sonra bir elekten geçirilerek
elde edilen ince tozun veya taş
tozunun kireç ve su ile karıştırılması
ile elde edilen harç.
terimleri KARAYOLLARI
33 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
imar uygulaması
I
IMDG Kodu / The International
Maritime Dangerous Goods Code
Tehlikeli Mallar Uluslararası Denizcilik
Kodu.
İ
iç kârlılık oranı / internal rate of
return
Bir yatırım projesinin gelecek yıllarda
sağlayacağı faydaların bugünkü
değerlerinin toplamını, yatırım harcamalarının
bugünkü değerlerinin
toplamına eşitleyen iskonto oranı.
idare / administration, client
Genel anlamda sözleşmeyi yapan iş
sahibi kurum.
ifraz / parcelling out
Tapu kütüğünde tek parsel olarak
kayıtlı bulunan bir taşınmaz malın
düzenlenen haritalara göre birden
çok parçaya ayrılarak tapu kütüğü-
ne tescil edilmesi işlemi.
ihale / bid
Yaptırılacak iş, temin edilecek mal
veya hizmet alımını üstlenecek firmanın
istekliler arasından seçilmesi
işlemi.
iki yönlü karayolu / two-way
street
Taşıt yolunun her iki yöndeki taşıt
trafiği için kullanıldığı karayolu.
ikili taşımacılık / bilateral
transport
Âkit taraflardan birinin topraklarında
başlayıp, diğer âkit taraf topraklarında
son bulan ve dolu veya
boş taşıtlarla yapılan taşımacılık.
iksa duvarı / sheeting wall
Yarma şevlerini desteklemek veya
benzeri bir amaçla inşa edilmiş kargir
veya betonarme duvar.
iktisap / acquisition
Edinme, kazanma.
il yolu / provincial road
Belediyeler veya diğer kurumların
sorumluluğunda bulunan yollar
dışında kalan illeri birbirine, devlet
yollarını limanlara, tersanelere,
hava alanlarına, demiryolu istasyonlarına
ve kamu ihtiyacının gerektirdiği
diğer yerlere bağlayan
ve bir il sınırı içinde başlayıp biten
karayolu.
imar planı / development plan,
zoning plan
Belde halkının sosyal ve kültürel gereksinimlerini
karşılamayı, sağlıklı
ve güvenli çevre oluşturmayı, ya-
şam kalitesini artırmayı hedefleyen
ve bu amaçla beldenin ekonomik, demografik,
sosyal, kültürel, tarihsel,
fiziksel özelliklerine ilişkin araş-
tırmalara ve verilere dayalı olarak
hazırlanan, kentsel yerleşme ve gelişme
eğilimlerini alternatif çözümler
oluşturmak suretiyle belirleyen,
arazi kullanımı, koruma, kısıtlama
kararları, örgütlenme ve uygulama
ilkelerini içeren pafta rapor ve notlardan
oluşan belge.
imar uygulaması / application of
public works
Yerleşme yerleri ile bu yerlerdeki
yapılaşmaların plan, fen, sağlık ve
çevre şartlarına uygun oluşumunu
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 34
imitasyon (köprülerde)
sağlamak amacıyla bulunduğu yere
göre belediye veya valiliklerce yapı-
lan ve bu yerlerde inşaa edilecek resmi
ve özel bütün yapıları düzenleyen
imar planı hazırlama işlemi.
imitasyon (köprülerde) /
imitation
Orijinal taşların kırılan, kopan kısımlarının,
taşın kendi tozu kullanılarak
hazırlanan harç ile tamamlanması.
ince tesviye tabakası / thin
surface layer 1-
Kaya yarmalarda yüzey düzgünlü-
ğünü sağlamak için tesviye kotuna
göre fazla kazı yapılarak bu kazı yerine
seçme malzeme koymak suretiyle
yapılan tabaka.
ince tesviye tabakası / thin surface
layer 2-
Toprak yarmalarda tesviye kotuna
indirilmiş zeminin riperlenmek/
sürülmek v.b. suretlerde kabartılarak,
yeniden sıkıştırılması ve bazı
hallerde çimento, kireç vb. ile stabilize
edilmesi suretiyle elde gedilen
tabaka.
ince tesviye tabakası / thin surface
layer 3-
Bazı hallerde uygun kazı malzemesiyle
yapılan dolgunun en üst tabakası.
ince tesviye yüzeyi / thin levelling
surface
İnce tesviyesi yapılmış yol altyapısı
zemininin en üst yüzeyidir.
ince yonu taşı / hammer-dressed
stone
Görünen yüzleri tarak, murç, mucarta
ya da düz kalemle işlenmiş taş.
indirgeme oranı (i) / discount
rate
Gelecekte oluşacak fayda ve maliyetlerin
bugünkü değerinin hesaplanmasında
kullanılan oran.
intermodal taşımacılık /
intermodal transport
Aynı yükleme ünitesindeki veya karayolu
taşıtındaki ürünlerin, elleç-
lenmeden birden fazla taşımacılık
türü kullanılarak hareket ettirilmesi.
inşaat derzi / construction joint
Farklı genleşmelerden dolayı oluşabilecek
hasarları önlemek için yapı-
lar arasında bırakılan boşluk.
intikal ve reaksiyon mesafesi /
perception distance
Sürücünün gördüğü engeli algılaması,
tanıması ve alınacak önlemi
tasarlaması ile fren uygulaması için
gerekli zaman süresinde taşıtın almış
olduğu mesafe.
irtifak hakkı / easement
Sahibine hakkın konusu taşınmaz
mal üzerinde kullanma ve yararlanma
yetkisi veren sınırlı aynî hakların
genel adı.
iskele / scaffolding
Yapı elemanları inşa edilirken işçilerin
güvenle çalışabilmesi için ve
kalıp altlarında da taşıyıcı sistem
olarak oluşturulan platform.
istiap haddi ve/veya taşıma
kapasitesi / maximum load
Bir taşıtın veya aracın güvenle ta-
şıyabileceği ve imalat standardında
belirtilen en çok yük ağırlığı ve hizmetli
sayısı.
istikşaf / preliminary survey
(bkz. ön etüt)
terimleri KARAYOLLARI
35 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
kadastro
istinat duvarı / retaining wall
Dolgu şevlerini desteklemek veya
benzeri bir amaçla inşa edilmiş kargir
veya betonarme dayanma duvarı.
iş makineleri / construction machinery,
construction equipment
Yol inşaat makineleri ile benzeri
tarım, sanayi, bayındırlık, milli savunma
ile çeşitli kuruluşların iş ve
hizmetlerinde kullanılan; iş amacı-
na göre üzerine çeşitli ekipmanlar
monte edilmiş; karayolunda insan,
hayvan, yük taşımasında kullanılamayan
motorlu araçlar.
işaretleme / signing
Taşıt yolu ile bordür, ada, ayırıcı, oto
korkuluk gibi karayolu elemanları
üzerindeki çeşitli renkte çizgi, şekil,
sembol, yazı ve yansıtıcı ve benzerleri
ile özel bir talimatın aktarılmasını
sağlayan tertibat.
işgal (taşınmazın) / real estate
occupation
Tapu kütüğünde kayıtlı iken malikinin
istemi ile terkin edilmiş bir ta-
şınmazın mülkiyetinin kazanılması.
işletme hızı / operating speed
Serbest akım koşullarında sürücü-
lerin yaptıkları hızlardır. işletme
maliyeti / operating cost
Yolun fonksiyonel yapısının korunması
için gerekli rutin bakım dahil
tüm harcamalar.
itme sürme metodu (köprülerde)
/ incremental launched bridge
Köprülerde kirişlerin yerinde imal
edilerek imalatın sürekli olduğu ve
üstyapı sisteminin sürülerek oluşturulduğu
yapım sistemi.
izin/geçiş belgesi / permit
Taraflardan birisinde kayıtlı olan
bir karayolu aracının diğer tarafın
ülkesine giriş ve çıkışı için veya bu
ülkede seyahat edebilmesi için diğer
tarafça hazırlanan izin belgesi.
J
jeodezi / geodesy
Yeryuvarının şekil, boyut ve gravite
alanı ile zamana bağlı değişimlerinin
üç boyutlu bir koordinat sisteminde
tanımlanmasını amaçlayan
bir bilim dalı.
K
kaba yonu taş / rustication stone
Çekiçle kaba olarak işlenmiş taş.
kabin / cab
Araç şoför mahalli, şoför kabini.
kabotaj / cabotage
Bir âkit taraf topraklarında yerleşik
taşımacı tarafından yük ve yolcunun
diğer âkit taraf toprakları içinde bu
topraklarda belirlenmiş yükleme ve
boşaltma noktaları arasında taşınması
faaliyetleri.
kadastro / cadastre
Taşınmaz malların sınırlarının arazi
ve harita üzerinde belirtilerek hukuki
durumlarının ve üzerindeki hakların
tespit edilmesi işlemi.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 36
kademeli hendekler
kademeli hendekler / benching
ditches
Kafa ve topuk hendeklerini arazi eğimine
uydurma zorunluğu nedeniyle
çoğunlukla eğimin %25’i aştığı durumlarda,
suyun enerjisinin kırılarak
taşınmasını sağlamak amacı ile
yapılan basamaklı bir akış çizgisine
sahip beton kaplamalı hendekler.
kafa hendeği / intercepting ditch,
head ditch
Yarma kesimlerinde yüzeysel suların
yarma şevlerine ve yol gövdesine
zarar vermesini önlemek amacıyla
yarma şevi ile doğal topoğrafyanın
kesişme çizgisinden (şev kazığı çizgisi)
yamaç yukarı tarafta açılan
drenaj yapısı.
kafa kafaya çarpmalı kaza /
head-on collision
Zıt yönlerden gelen araçların karşı-
lıklı çarpışması ile oluşan kaza.
kalem (tarihi köprülerde) /
chisel
Yontma işlerinde kullanılan ucu sivri
veya keskin alet.
kalıp / formwork
Beton yapılarda betona şekil vermek
için kullanılan ahşap, metal vb. malzemeden
yapılan geçici veya kalıcı
form.
kalıp arabası / form traveller
Kalıp taşıyıcı.
kalite güvence / quality assurance
Kalite yönetiminin, kalite şartları-
nın gerçekleştirilmesi için güvence
sağlamaya odaklanan bölümü.
kalite iyileştirme / quality
improvement
Kalite yönetiminin, kalite şartları-
nın gerçekleştirilmesi yeteneğini
artırmaya odaklanan bölümü.
kalite kontrol / quality control
Kalite yönetiminin, kalite şartları-
nın gerçekleştirilmesine odaklanan
bölümü.
kalite planı / quality plan
Sözleşme gereği proje kapsamında
yapılacak imalat ve kullanılacak malzemelere
uygulanacak kalite kontrol
işlemlerini belirten doküman.
kalite planlaması / quality
planning
Kalite yönetiminin, kalite hedeflerinin
oluşturulmasına odaklanan ve
kalite hedeflerinin gerçekleştirilmesi
için gerekli iş proseslerini ve ilgili
kaynaklarını belirleyen bölümü.
kalite politikası / quality policy
Bir kuruluşun üst yönetimi tarafından
kabul edilen, bağlayıcı olarak
yazılı beyan edilen kalite ile ilgili
bütün amaçları ve yönlendirmesi.
kalite yönetim sistemi / quality
management system
Bir kuruluşu kalite açısından yönlendiren
ve kontrol eden yönetim
sistemi.
kalite yönetimi / quality management
Bir kuruluşun kalite bakımından
sevk ve idaresi için koordine edilmiş
faaliyetler.
kalkış noktası / point of departure
Yolcunun taşıta bindiği veya eşyanın
taşımacıya teslim edildiği yer.
kama / wedge
Taşları paralamadan yarmakta kullanılan
sivri uçlu yassı alet.
terimleri KARAYOLLARI
37 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
kanal açma ve vidanjör kamyonu
kamp taşıtı / camper vehicle
Yük taşımasında kullanılmayan; iç
dizaynı tatil yapmaya uygun teçhizatlarla
donatılmış, hizmet edebileceği
kadar yolcu taşıyabilen motorlu taşıt.
kamu hizmeti taşıtı / public service
vehicle
Kamu hizmeti için yük veya yolcu ta-
şıması yapan bütün taşıtlar.
kamu yararı / public interest
Devletin gereksinimlerine cevap veren
ve bu ihtiyaçları karşılayan, devlete
yarar sağlayan değerler bütünü.
kamulaştırma (istimlak) / expropriation

Devlet veya diğer kamu tüzel kişilerinin,
kamu yararının gerektirdiği
hallerde, karşılıklarını peşin ödemek
şartıyla, özel mülkiyette bulunan
taşınmaz malların tamamına
veya bir kısmına el koyması işlemi.
kamulaştırma bedeli / expropriation
price
Kamulaştırma için ilgili kanunlarda
çerçevesi çizilen esaslara göre belirlenen
bedel.
kamulaştırma sahası / expropriation
area
Yol yüzeyi, hendekler, şevler, sanat
yapıları, köprüler, ariyet yerleri,
malzeme ocakları ve diğer kısımları
ile yolun yapımı ve emniyeti için kamulaştırılan
arazi.
kamulaştırma taşı / expropriation
post
Sınırın belirlenmesi için kamulaştırma
sahasında ve genişliğin değiştiği
noktalarda demirli ve demirsiz olarak
betondan yapılmış eleman.
kamyon / lorry, truck
İzin verilen azami yüklü ağırlığı 3,5
tondan fazla olan ve eşya/yük taşı-
mak için imal edilmiş motorlu taşıt.
kamyonet / light truck
İzin verilebilen azami yüklü ağırlığı
3.500 kg’ı geçmeyen ve yük taşımak
için imal edilmiş motorlu taşıt.
kamyonet / pickup
İzin verilen azami yüklü ağırlığı
3.500 kg’ı geçmeyen ve eşya taşımak
için imal edilmiş motorlu taşıt.
kanal açma ve vidanjör kamyonu
/ combined canal jetting &
sewage truck
Tıkalı rögar kanallarını su püskürte-
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 38
kanal (tarihi köprülerde)
rek açma ve vidanjör görevini yapan
kamyon.
kanal (tarihi köprülerde) / canal
Yonu taşları üzerinde kenetlerin
oturabilmesi için açılan yuva.
kanalize etme / channelization
Taşıtların veya yayaların düzenli
ve güvenli hareketlerini sağlamak
üzere birbirleri ile kesişen hareketlerin
yardımcı şeritler, yükseltilmiş
adalar, tarama, çizgi ve diğer trafik
işaretleri gibi elemanlar ile yönlendirilmesi
ve düzenlenmesi.
kanat duvarı / wing wall
Genellikle taşkınlarda yatak dışına
taşan akarsuların çevredeki araziye
dağılmasını ve köprünün kenar
ayakları civarında meydana gelebilecek
oyulmaları önlemek üzere
köprünün bulunduğu akarsuyun iki
sahili boyunca yapılan duvar.
kantar / weighing machine
Yük alacak araçların boş ve yüklendikten
sonra tartılmak için uğradıkları
ölçüm cihazı.
kapalı kapı seyahati / closed door
journey
Her ikisi de aracın kayıtlı olduğu
ülke topraklarında bulunan bir hareket
noktasından dönüş noktasına
kadar indirip bindirmeden tek bir
araç üzerinde tek bir yolcu grubunun
taşınması.
kapalı kasa kamyon / box truck
Yanları ve tavanı kapalı olan, sadece
arka kapağın açılmasıyla yüklenebilen
yarı römork sınıfı.
kaplama / pavement
Yol üstyapısının kaymaya, trafiğin
aşındırmasına ve iklim koşullarının
ayrıştırma etkisine karşı koyarken
aynı zamanda yük taşıyan en üst
tabakası.
kaplama taşı / cover slab
Ayak, selyaran, kemer, tempan duvarı,
döşeme, korkuluk gibi köprü elemanlarının
dış yüzeyini örten taşlar.
kaput / hood
Araçlarda motoru örten, açılır kapanır
biçimde yapılan kapak.
kar bıçağı / snow plough
Taşıta monte edilebilen kar küreme
bıçağı.
kar direği / snow pole
Karın yoldan uzaklaştırılması esnasında,
yol platformunu belirleyen
işaretler.
kar mücadelesi / snow removal
Kış programına dahil yolların trafi-
ğe açık bulundurulması için yapılan
çalışmaların tümü.
terimleri KARAYOLLARI
39 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
kargo işletmecisi
kar rotatifi kamyon / snow
blower truck
Karı püskürterek ve yol platformunun
dışına atarak temizleyen kamyon.
kar siperi / snow fence
Kar ile mücadelede kullanılan ve yol
boyunca rüzgarın esme yönü, şiddeti
vb. gibi bazı faktörlere bağlı olarak
yerleştirilen parmaklık, çit, prefabrik
vb. elemanlar.
karayolu / highway, road
Trafik için kamunun yararlanması-
na açık olan arazi şeridi, yol, otoyol,
köprüler ve benzeri yapı ve alanlar.
karayolu kapasitesi / highway/
road capacity
Mevcut yol, trafik ve kontrol koşulları
altında verilen bir zaman süresinde,
bir şerit veya bir platformun
belli bir kesiminden kabul edilebilir
ölçüler içinde geçmesi beklenen
maksimum taşıt sayısı.
karayolu karnesi / logbook
İzin belgesinin ayrılmaz bir par-
çası olup, boş ve dolu seferler dahil
olmak üzere ilgili izin belgesi kapsamında
gerçekleştirilen taşımalar
hakkında kronolojik sırada verilen
bilgileri içeren kayıtların tutulduğu
seyir defteri.
karayolu tasnif ve aktarma
merkezi / road classification and
transfer center
Kargo taşımalarında indirme, bindirme,
yükleme, boşaltma, aktarma,
tasnif ve dağıtım hizmetlerinin yapıldığı
yer.
karayolu taşıma yönetmeliği /
road transport regulation
25.02.2004 tarihli ve 25384 sayılı
Resmî Gazete’de yayımlanan yönetmelik.
karayolu yapı yaklaşma mesafesi
/ highway building approach
length
Karayolu kenarında yapılacak tesislerin,
nitelik ve nicelikleri kanun ve
yönetmeliklere göre değişen karayolu
sınır çizgisine yaklaşabileceği
en kısa mesafe.
kardan mili, şaft / propeller shaft
Güç aktarma organlarında hareketi
vites kutusundan diferansiyele ileten
mil.
kardökon / shore protection
Yaklaşım imlasını tutmak, köprüyü
ve yaklaşım imlasını akarsuyun zararlı
tesirlerinden korumak için yapılan
tahkimat çeşiti.
kargir / masonry
Doğal ya da yapay taş ve blokların
harç adı verilen bağlayıcı malzemelerle
veya harçsız olarak örülmesiyle
oluşturulan yapım sistemi.
kargir köprü / stone bridge
Bir köprü tipi.
kargo / cargo
Tek parçada en fazla yüz kilogramı
geçmeyen, genellikle ambalaj ve kap
içerisinde olan küçük boyutlu koli,
sandık, paket gibi parça eşya.
kargo işletmecisi / cargo operator
Bağımsız bir işyerinin kullanma
hakkına sahip olan ve kargoyu tes-
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 40
kargo tasnif ve aktarma merkezi
lim alarak kısa sürede gönderilene
ulaştırmak amacıyla kendi gözetimi
ve denetimi altında yükleme, boşaltma,
depolama, istifleme, aktarma ve
gönderilene teslim gibi hizmetleri
yerine getiren, taşımayı yapan veya
yaptıran ve bundan doğacak sorumluluğu
üstlenen kişi.
kargo tasnif ve aktarma merkezi
/ cargo classification transhipment
center
Kargo taşımalarında indirme, bindirme,
yükleme, boşaltma, aktarma,
tasnif ve dağıtım hizmetlerinin
yapıldığı yer.
katılma şeridi (hızlanma şeridi)
/ acceleration lane
Bir platforma giren bir taşıtın üzerinde
seyredeceği ve hızını, transit
trafiğe daha güvenle katılacak düzeye
çıkarmasına olanak vermek, gerekli
katılma mesafesini sağlamak
ve nihayet ana platformdaki trafi-
ğe de gerekli olabilecek manevra ve
davranışları yapabilmek için gerekli
zaman ve mesafeyi bırakmak amacıyla
tesis edilmiş şerit.
katma bütçe / supplementary
budget
Özel gelirleri olan ve genel bütçe dı-
şında kalan bütçe, mülhak bütçe.
katyonik bitüm emülsiyonu /
cationic bitumen emulsion
Bitüm emülsiyonlarında kullanılan
emülgatörlerin bitümde çözünen
kısmı pozitif yüklü ise üretilen katyonik
bitüm emülsiyonudur.
kavisli kaplama / curved cover slab
Tempan duvarı ile köprü giriş ve
çıkışlarındaki kanat duvarlarında
kullanılan yamuk veya üçgen şeklindeki
taşlar.
kavşak / junction
İki veya daha fazla karayolunun kesişmesi,
birleşmesi ve ayrılması ile
oluşan ortak alan.
kaya bulonu / rock bolt
Projelerde gösterilen veya idare tarafından
belirtilen yerlerde, duraylı
olmayan kaya blokların yerinde sabitlenmesi
için tek olarak, kayanın
kesme dayanımının artırılması için
sistematik olarak uygulanan destek
elemanı.
kayar kalıp / slip form
Kayarak ilerleyen kalıp.
kayıcı mesnet / sliding support
Doğrusal veya dairesel hareket eden
mesnet.
kayıt / registration
Yetkili bir idare tarafından aracın
sahibini, teknik özelliklerini ve aracın
kayıt numarasını gösteren bir
tanıtım belgesinin verilmesi.
kaza kara noktası / accident black
spot
Trafik kazalarının çeşitli nedenlerle
yoğunlaştığı yol kesimi.
kazazede / casualty
Kazada ölen veya yaralanan kişi.
kazı / excavation
Yol gövdesinin oluşturulabilmesi
için yapılan, yol tabanının oturacağı
terimleri KARAYOLLARI
41 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
kendiliğinden yerleşen beton
yerde bulunan ve uygun nitelikte olmayan
zayıf tabii zemin tabakasının
kaldırılması, kazıdan çıkan niteliği
uygun malzemenin dolguların tamamlanması
için yeterli miktarda
olmaması halinde ariyet yerlerinde
yapılan işlem, sanat yapıları temelleri,
drenaj ve su akışını sağlamak için
yapılan işlemlerin tümü.
kazığın taşıma gücü / bearing
capacity of a pile
Kazığın o zemin içerisinde taşıyabileceği
yük kapasitesi.
kazık aralığı / pile spacing
Kazıklar arasındaki mesafe.
kazık boyu / pile length
Kazığın uzunluğu.
kazıklı temel / pile foundation
Siltli, killi vb. sağlam olmayan zeminlerde
temele gelen yükü zemine
aktaran derin bir temel çeşidi.
kemer / arch
Bir açıklığın geçilmesi amacıyla, kenarları
ayaklara oturtmak suretiyle
yay şeklinde yapılan kargir yapı
parçası.
kemer açıklığı / arch span
Kemerin oturduğu iki mesnet arasındaki
mesafe ya da iki üzengi arasındaki
yatay uzaklık.
kemer alnı / archivolt
Kemere cephesinden bakıldığında
görünen taş dizisi.
kemer karnı / intrados
Kemerin alt (iç) yüzey alanı.
kemer sırtı / extrados
Kemerin üst (yüzey) alanı.
kenar açıklık / end span
Kenar ayakların yanındaki açıklıklar.
kenar ayak / abutment
Köprünün başında ve sonundaki
ayaklar.
kenar ayak perdesi / backwall
Kazık ayaklı köprülerde imlanın kenar
ayak kazıklarına itki vermemesi
için kazık ayaklara yapılan perde.
kenar çizgisi / border line
Kaplama üzerinde karayolu şeridinin
dış sınırını gösteren çizgi.
kenar dikmesi / marker post
Yolu doğrultusunu ve kenarlarını
göstermek üzere, yol kenarlarına belirli
aralıklarla yerleştirilen eleman.
kenar hendeği / side ditch
Yol yüzeyi ve yakınından gelen yü-
zeysel suların toplanıp yol boyunca
aktığı kısım.
kenar taşı / curb stone
Yol platformunun sınırlarını ve yolun
gidiş yönünü göstermek üzere,
yol kenarlarına belli aralıklarla yerleştirilen
ışık yansıtıcı eleman.
kendi hesabına taşımacılık /
transport on own account
Yolcu ve mal taşımacılığının, teşebbüsün
kendi ticari/ekonomik faaliyetinden
kaynaklanan nedenlerle
veya çalışanlarını taşımak amacıyla
yapılması ya da kâr amaçlı olmayan
bir kuruluş tarafından, kendi
üyelerine sosyal hizmet sağlamak
amacıyla ücretsiz olarak gerçekleş-
tirilmesi.
kendiliğinden yerleşen beton /
self-compacting concrete
Beton dökümünde vibrasyon ve sı-
kıştırma gerektirmeyen, kendi ağırlığı
ile yoğun donatılı bölgelerde bile
kalıbı tamamen doldurabilen, yer-
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 42
kenet
leşebilen, sertleşmiş haliyle yoğunluğu,
homojenliği ve kalıcılığı vibrasyonla
kalıba yerleştirilmiş beton
özelliğinde olan beton.
kenet / clamp
Taşları birbirine bağlamakta kullanılan,
iki ucu kıvrık, 5-8 mm kalınlık,
50-60 mm genişlik ve 20-30 cm
uzunluğunda, yatay demir çubuk.
kent (şehir) / urban
Nüfus çoğunluğunun ticaret, sanayi
veya yönetimle ilgili işlerle uğraştı-
ğı, tarımsal etkinliklerin olmadığı
yerleşim alanı.
kesilme / setting
Bitüm kürecikleri etrafındaki yüklerin
muhtelif yollarla kaybolması
ve dolayısıyla küreciklerin yan yana
gelerek bir bitüm filmi meydana getirmesi.
kesin proje / final design, detail
design
Onaylı ön projesine uygun olarak;
yol, köprü, viyadük, tünel vb.nin her
türlü elemanının daha büyük ölçekli
şekilde boyutlandırıldığı, detaylandırıldığı
proje.
keski / nipper
Genel anlamda taşları kesmeye ve
yontmaya yarayan alet.
kesme dişi (köprü kenar ayak
temellerinde) / shear key
Köprü elemanı.
keson / caisson
Sağlam zeminin derinde olması ve
kazık temellere göre daha geniş
karne ve sağlam temel yapmak gerektiği
durumlarda zemin üzerinde
içi boş olarak inşa edilen kanivo ve
ağırlığından da yararlanılarak istenilen
derinliğe indirilerek uygulanan
temel biçimi.
k-faktörü / k-factor
Yıl içinde gözlemlenen saatlik en
yüksek trafik hacminin (30., 50.,
100. veya 200. saat) yıllık ortalama
günlük trafiğe göre değişimi.
kırmızı kot / grade elevation
Karayolu güzergâhı üzerindeki herhangi
bir noktanın bitmiş yol kaplama
üst kotu.
kış programı / winter program
Bakım altında tutulan karayolları-
nın kış mevsiminde trafiğe açık bulundurulması
için uygulanan program.
kış programı haritası / winter
program map
Kış programındaki yolların önem
derecelerine göre “daimi açık tutulacak
yollar” ve “imkan bulundukça
açık tutulacak yollar” olarak belirlendiği
harita.
kıyı kenar çizgisi / shore edge line
Deniz, tabii ve suni göller ile akarsularda,
kıyı çizgisinden sonraki kara
yönünde su hareketlerinin oluşturduğu
kumluk, çakıllık, kayalık, taş-
lık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların
doğal sınırı.
kıymet takdiri (değerleme) /
valuation
Belirgin özelliklere sahip olan kesin
bir pazarı ve fiyatı olmayan taşınır
veya taşınmaz malların parasal de-
ğerini ortaya koyma veya tahmin
işlemi.
kilit taşı / keystone
Kemer kubbe ve tonozların tepe
noktalarına konan, üstüne gelen
terimleri KARAYOLLARI
43 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
konteyner
ağırlığı yanındaki taşlara aktaran
taş, anahtar taşı.
kilometre / kilometer
Yol üzerinde herhangi bir noktanın
proje başlangıcına olan uzaklığının
kilometre + metre olarak ifadesi
(15+225.05 gibi).
kilometre eşitliği / station
equation
Ripaj, varyant veya ölçüm farklılıkları
nedeni ile kotta veya kilometrede
yapılan değişikliklerin geri (G) ve
ileri (İ) olarak belirtilmesi (örneğin
6+845.12G/6+840.33İ gibi).
kimyasal katkı / chemical additive
Taze ve sertleşmiş betonun bazı
özelliklerini değiştirmek için karış-
tırma işlemi esnasında betona çimento
kütlesine oranla çok az miktarda
eklenen malzeme.
kiralık taşıt / hired vehicle
Karşılığı alınmak üzere ve belirli bir
süre için başkası hesabına ya da aracın
sahibi olan işletme ile bir kira ya
da leasing sözleşmesi imzalanmak
suretiyle kendi hesabına karayoluyla
uluslararası eşya taşımacılığı ile
iştigal eden bir işletmeye ait olan
herhangi bir taşıt.
kiriş / beam
Köprü üstyapı elemanı.
kiriş adedi / number of beams
Kiriş sayısı.
kitabe / inscription
Bir anıt eserin üzerine eseri yaptı-
ranın adı ve yılı gibi tanıtım ve bilgilendirme
amaçlı yazılan yazıt.
klasik (alaturka, oluklu) kiremit
/ pantile
Yarım silindir şeklinde, uçlarından
biri ötekinden biraz daha geniş olan,
%20-%30 arasındaki çatı eğimlerinde
kullanılabilen kiremit cinsi.
kolon / column
Yükleri temele taşıyan dikey eleman.
kombine taşımacılık / combined
transport
Taşımacılığın büyük kısmının demiryolu,
içsuyolu veya denizyolu ile
yapıldığı, taşımanın başlangıç ve/
veya son etabının mümkün olan en
kısa mesafeyle kara taşımacılığıyla
yapıldığı intermodal taşımacılık
türü.
komisyoncu / commission agent
Yük veren kişiye yüke uygun aracı
bulan ve araç sahibinden komisyon
alan kişi.
kompozit köprü / composite
bridge
Kirişleri çelik, döşemesi betonarme
olan köprü sistemi.
koni / cone
Özellikle yol çalışmalarının olduğu
yerlerde kullanılan trafik kontrol
cihazı.
konşimento / bill of loading
Üzerinde taşınan yükün içeriği ile
ilgili bilgiler bulunan yük taşıma
senedi.
konteyner / container
Bir taşıma donanımı parçası olarak,
yükleme biçimi korunarak veya bozulmadan
birden çok taşıma türüyle
taşınmasına imkan verebilen, taşı-
ma yolunda aktarma ve istiflemeye,
kolaylıkla doldurulup boşaltılmaya,
birçok kez kullanılmaya uygun ve
dayanıklı malzemeden imal edilmiş
kapalı yapı.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 44
kontrol belgesi
kontrol belgesi / inspection sertificate

Otobüsler ve yolcu otobüsleri için
yolcu manifestosu.
kontrol kesim haritası / control
section map
Karayollarını teşkil eden her sınıftan
yolun kontrol kesimler halinde
gösterildiği karayolu haritası. Bu
haritada, karayolları üzerinde bulunan
yerleşim yerleri ile yol kavşakları,
uzunlukları ile birlikte gösterilmektedir.
kontrol kesim numarası /
control section number
Karayolunun belirli noktalardan
belirli uzunluklarda bölünmesi ile
oluşmakta olup, bu noktalar ele alı-
nan kesimi açıklıkla tanımlayabilecek
noktalar olmalıdır. Uzunluğu
yolun özelliklerine ve kesimin baş-
langıç bitiş noktalarını gösterecek
belirtilerin varlığına bağlı olarak
saptanmaktadır. Devlet ve il yollarında
kavşaklar ve il sınırları baş-
langıç ve bitiş noktaları olarak seçilmektedir.
kontrol mühendisi / control
engineer
İşbaşında idareyi temsil etmek üzere
yetkilendirilerek atanan, işin yapılışını
ve kullanılan malzemelerin
proje ve şartnamelerde istenilen nitelikte
olup olmadığını kontrol eden,
müşavir veya kontrollük birimi.
koridor / corridor
Planlanan veya mevcut bir yolun
başlangıç ve bitim mahallerini kapsayan,
topoğrafik sınırlamalara göre
değişken genişlikte olabilen ve şeritsel
olarak nitelenebilecek bir alan.
korkuluk (tarihi köprülerde) /
parapet
Köprünün iki tarafında ve tempan
duvarının üzerinde yükselen, geçiş-
te güvenliği sağlayan köprü elemanı.
korniş / corniche
Köprünün her iki tarafında tempan
duvarı ile korkuluğu ayıran, boydan
boya giden düz veya profilli çıkıntı.
korozyon / corrosion
Bazı maddelerin kimyasal yoldan
malzemeyi tahrip etmeleri olayına
verilen genel ad.
kot / elevation
Herhangi bir noktanın belirli bir
düzleme göre alçaklık veya yüksekliği,
rakım.
kota / quota
İki âkit tarafın yetkili makamları
arasında yıllık olarak teati edilen
izin belgesi sayısı.
kotlu plan / detailed elevation plan
(bkz. plankote)
köprü / bridge
Hesap açıklığı 10m’den büyük (10m
dahil) akarsu, vadi, karayolu, demiryolu
gibi engelleri geçmek amacıyla
kullanılan karayolu yapısı.
köprü (kemer) gözü / arche
Köprünün ayakları arasındaki boşluk.
köprü altyapısı / bridge substructure

Köprünün üstyapısı altında kalan
ayak ve temel kısımları.
köprü bakım / bridge maintenance
Köprü ve köprü ile ilgili bir yapının
öngörülen görevi sürekli olarak yerine
getirmesini sağlamak amacı ile
orijinal yapısının muhafazası için
yapılan çalışma.
terimleri KARAYOLLARI
45 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
kurşunsuz benzin
köprü boyu / bridge length
Köprünün başındaki yaklaşım pla-
ğı ile kesiştiği çizgiden, sonundaki
yaklaşım plağı ile kesiştiği çizgiye
kadar olan toplam uzunluk.
köprü cinsi / bridge type
Köprünün yapıldığı malzemeye göre
(betonarme, çelik vb.) adlandırılması.
köprü eğimi (tarihi köprüler) /
gradient slope
Büyük göz üzerinden yanlara doğru
verilen ve iki tarafta yol seviyesi ile
birleşen eğim.
köprü envanteri / bridge inventory

Köprüye ait tüm elemanların ve yapıların
geometriye dayalı ihtiyaç
duyulan bilgilerinin toplandığı ve
değerlendirildiği bilgi kaynakları.
köprü genişliği / bridge width
Köprü tabliyesi enkesitinin dış kenarları
arasındaki mesafe.
köprü korkuluğu / bridge railing
Köprü boyunca her iki tarafta bulunan
koruyucu parmaklıklar.
köprü muayenesi / bridge inspection

Köprü elemanlarının incelenerek
hasarlarının tespit edilmesi ve kayıt
altına alınması.
köprü onarımı / bridge repair
Köprülerden güvenli trafik akışının
sağlanması için köprü elemanlarındaki
veya köprüyü koruyan yapı-
lardaki hasarların giderilmesi ya da
hasarlı elemanların değiştirilmesi.
köprü plankotesi / bridge survey
map
Köprü ölçüm haritası.
köprü şantiyesi / bridge site
Köprü inşaat sahası.
köprü tabliyesi / deck, slab
Köprü ayakları üzerinde bulunan
üstyapı elemanı.
köprü tipi / bridge type
Köprü sistemi (basit kiriş, öngerilmeli
vb.).
köprü üstyapısı / bridge superstructure

Köprünün ayakları üstünde kalan
kısmı.
köprü yapım / bridge construction
Köprü inşaatı.
köprü yaya yolu / bridge sidewalk
Köprü tabliyesinin her iki tarafında
yayaların üzerinden emniyetli yürü-
meleri için ayrılmış kısım.
köprülü kavşak / bridge crossing,
flyover junction
İki veya daha fazla yolun hareket
halindeki trafiği etkilemeden farklı
düzlemde kavşak köprüsü ile meydana
getirilmiş bağlantı yolu sistemi.
kurp (yatay ve düşey kurp) /
curve
Proje yatay ve düşey hattındaki doğ-
rusal kesimleri birleştiren eğrisel
veya dairesel karayolu kesimi.
kurp genişlemesi / curve widening
Dar kurplarda uzun araçların dönü-
şünü kolaylaştırmak için platform
genişliğinin artırılması.
kurşunsuz benzin / unleaded
gasoline
Organik kurşun bileşikleri katılmamış
benzin.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 46
küçük çukurların doldurulması
kusurlar tablosu / checklist of
defects
Kara Ulaştırması Genel Müdürlü-
ğünce düzenlenen ve araçta tespit
edilen eksiklikleri/kusurları belirten
ve bu eksikliklerin/kusurların
hangi kusur grubuna girdiğini gösteren
tablo.
kusursuz araç / defect-free
Muayene edilen araçta herhangi bir
eksikliğin bulunmaması hali.
kutu kesitli kiriş / box girder
İçi boşluklu kiriş.
kutu kiriş / box girder, hollow
girder
Enkesitinde boşluk bulunan kiriş.
kutu menfez / box culvert
Yüzeysel drenaj sırasında, dolgunun
bir tarafında biriken veya bu taraftan
gelen akarsuyu yol gövdesinin
diğer tarafına geçirmek üzere kullanılan
kare veya dikdörtgen kesitli
betonarme su geçidi.
küçük çukurların doldurulması
/ filling
Yol üst yapısındaki münferit çukurların
yama malzemesi ile doldurularak
onarılması.
külah / cone
Selyaranların çatı örtüsü.
külünk / flat pick
Kayaları parçalamakta ve yumuşak
taşları sayalamakta kullanılan sivri
kazma.
kür etmek / asphalt curing
Sıvı petrol asfaltı içerisine katılan
benzinin, gazyağının ve mazotun
buharlaşması. İnşaat esnasında sıvı
petrol asfaltları tam olarak kür edilemez,
kür inşaat sonrasında da bir
süre devam eder. Bu süre yavaş kür
eden (SC) cinsi sıvı petrol asfaltları
için birkaç yıl da sürebilir.
küresel mesnet / spherical bearing
Bir mesnet çeşidi.
L
laboratuar / laboratory
İdareye ait veya idare tarafından belirlenecek
laboratuar.
lase / lase, group of combined curve
Kısa mesafede yükselmek gerekti-
ğinde birbirini kısa aralıklarla izleyen
çok sayıdaki küçük yatay kurplar
ile oluşturulan yol kesimi.
lastik / tyre, tire
Araçların yol üzerinde gidişini sağ-
layan temel parça.
lastik tekerlekli dozer / rubber
wheeled dozer
Önünde geniş bir bıçağı olan toprak
tesviyesinde kullanılan lastik tekerlekli
bir iş makinesi.
lastik tekerlekli ekskavatör /
rubber wheeled excavator
Değişik seviyelerdeki zemini sınırlı
terimleri KARAYOLLARI
47 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
lowbed (alçak şasi yarı römork)
miktarda kazmak, gevşek malzemeyi
ya da kazılmış toprağı bir yere
yığmak ya da yüklemek için kullanı-
lan lastik tekerlekli iş makinesi.
lastik tekerlekli silindir / rubber
wheeled roller
Lastik tekerlekli silindir.
lastik tekerlekli yükleyici /
rubber wheeled loader
Malzemeyi bir yerden alıp başka bir
yere yüklemek için kullanılan makine.
lastik tekerlekli traktör / farm
tractor
Belirli şartlarda römork ve yarı rö-
mork çekebilen, ancak ticari amaçla
taşımada kullanılmayan tarım aracı.
lojistik işletmecisi / logistics
operator
Taşımacılık faaliyetinin yanı sıra;
bağımsız bir işyerinin kullanım hakkına
sahip olarak müşterilerine ait
eşyayı teslim aldıktan sonra kendi
gözetim ve denetimi altında yükleme,
boşaltma, depolama, istifleme,
paketleme, tasnif, etiketleme, sipariş
planlaması, dağıtım, teslimat ve
benzeri hizmetlerin tamamını veya
bir kısmını üstlenen gerçek ve tüzel
kişiler.
lowbed (alçak şasi yarı römork)
/ lowbed semi-trailer
Yerden yüksekliği azaltılmış, ağır
taşımalar için özel yarı römork.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 48
madırga (madraba)
M
madırga (madraba) / lump
hummer
Murç ve benzeri aletlerin başına vurularak
kullanılan 2-3 kg ağırlığındaki
bir çeşit taşçı çekici.
mafsal / pin, hinge
Pim, mil.
mahmuz / dike
Setleme.
mahrece iade beyannamesi /
decleration for returning the goods
to the country of origin
Mahrecine iade eşyanın ithalatçısı
tarafından geldiği yere geri gönderilmesi
için düzenlenen belge.
malç / mulch
Yolboylarında dikilen bitkilerin gelişip,
toprağı tutmasına karşı geçen
süreçte toprak yüzeyinin dış etkenlere
karşı korunması ve toprak neminin
muhafaza edilmesi amacıyla
kullanılan polietilen, odun talaşı,
çam ibreleri vb. materyal.
manivela / crank lever
Taşları taşıma amaçlı kullanılan bir
ucunun bağlı bulunduğu bir nokta
etrafında dönen bir tür kaldıraç.
mansap / downstream
Akış aşağı, suyun sanat yapılarından
çıktığı kısım.
marş motoru / starter motor
Aküden aldığı elektrik enerjisini
elektomanyetizma prensibine göre
mekanik elektriğe çevirerek, oluş-
turulan bu mekanik enerji ile marş
dişlisi üzerinden motorun volanı
döndürülerek ihtiyaç duyulan ilk
hareketi sağlayan parça.
mekik servis / shuttle service
Önceden oluşturulmuş yolcu gruplarının,
dışarı ve gidiş dönüş seyahatlerinde
tek bir hareket noktasından
alınıp tek bir varış noktasına taşınması.
memba / upstream
Suyun sanat yapısına geldiği kısım.
menfez / culvert
Mücavir alanlardan yola gelecek her
türlü suyu, yolun işletme süresi boyunca
yerine getireceği fonksiyonu
zedelemeyecek şekilde yoldan geçirerek
uzaklaştırmak için yol gövdesi
altında inşa edilen ve açıklığı 10
metreye kadar olan sanat yapısı.
menfez temizliği / maintenance
of culvert
Yeraltı dren tesislerine ait deşarj
noktalarının teressübat, kar, buz,
çalı, ot ve benzeri yabancı maddelere
karşı korunmaları sağlanmak.
mermer / marble
Kalkerlerin başkalaşarak kristalleş-
mesi sonucu oluşan taş.
meskun mahal / residential area
İl, ilçe, kasaba, köy, toplu işyeri veya
sanayi bölgeleri gibi insanların topluca
yaşadıkları; yol, su, elektrik,
ulaşım, çöp toplama, kanalizasyon,
aydınlatma gibi kamu hizmetlerinden
istifade ettikleri toplu yaşam ve
çalışma alanlarını ve bu alanların
bitiminden 500 metreye kadar olan
mesafeyi kapsayan yer.
mesleki saygınlık / good repute
Ticari alanda ve mesleğin icrası ile
ilgili konularda kötü şöhret sahibi
olmamak.
terimleri KARAYOLLARI
49 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
motosiklet
mesleki yeterlilik / professional
competence
Mesleğin icrası ile ilgili eğitim, bilgi,
beceri ve donanıma sahip olmak.
mesleki yeterlilik belgesi / professional
competence certificate
Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nde
öngörülen ve kişilerde mesleki yeterliliğin
bulunduğunu gösteren
belge.
mesleki yeterlilik eğitimi / professional
competence training
Karayolu Taşıma Yönetmeliği kapsamındaki
faaliyetlerle ilgili bir
mesleki yeterliliğin kazandırılması
amacıyla verilecek eğitim.
mesleki yeterlilik eğitimi tamamlama
belgesi / professional
competence completion certificate
Mesleki yeterlilik eğitimini tamamlamış
olanlara bu eğitimi veren kuruluşça
verilen belge.
mesleki yeterlilik eğitimi yetki
belgesi / licence for professional
competence training
Karayolu Taşıma Yönetmeliği kapsamında
mesleki yeterlilik eğitimi
vermek üzere faaliyette bulunacak
gerçek ve tüzel kişilere Bakanlıkça
verilecek yetki belgesi.
mesleki yeterlilik sınavı / professional
competence exam
Kişilerde mesleki yeterliliğin bulunup
bulunmadığının anlaşılması
amacıyla yapılacak sınav.
mesnet / bearing
Ayaklar üzerine yerleştirilen, köprüleri
olumsuz etkilerden koruyan
yapı elemanı.
mıcır / stone chips
Tek boy, kırılmış, köşeli taş malzeme.
mıcır serici / chip spreader
Sathi kaplamalarda mıcır (agrega)
seriminde kullanılan bir araç veya
ekipman.
mineral katkı / mineral additive
Betonun bazı özelliklerini iyileştirmek
veya betona özel nitelikler kazandırmak
amacıyla kullanılan ince
malzemeler.
mini kazık / mini pile
Sanat yapılarının temellerinde kullanılan,
boyutları küçük olan kazık.
minibüs / minibus
Yapısı itibariyle sürücüsünden baş-
ka 8 ila 14 oturma yeri olan ve insan
taşımak için imal edilmiş bulunan
motorlu taşıt.
modifiye bitüm / modified bitumen

Üretim sırasında bir ya da daha fazla
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 50
moloz taş
kimyasal katkı kullanılarak, reolojik
özellikleri iyileştirilen bitüm.
moloz taş / rubble stone
Doğrudan doğruya ocaktan çıktığı
şekliyle kullanılan veya yalnızca yatak
yüzleri mümkün olduğu ölçüde
çekiçle düzeltilerek kullanılan taş.
motor / engine
Aracın hareketi için gerekli gücü
sağlayan aksam.
motor kilidi / immobilizer
Kontak anahtarının çıkarılmasının
ardından hırsızlığa karşı motorun
elektronik olarak kilitlenmesini sağ-
layan sistem.
motosiklet / motorcycle
2 veya 3 tekerlekli sepetli veya sepetsiz
motorlu araçlar. Bunlardan
karoserisi yük taşıyabilecek şekilde
sandıklı veya özel biçimde yapılmış
olan ve yolcu taşımaların da kullanılmayan
3 tekerlekli motosikletlere
yük motosikleti (triportör) denir.
mozeta (mucarta) / bush hammer
Sert taşların yüzünü düzlemekte
kullanılan bir çeşit dişli tokmak.
muayene kanalı / inspection
channel
Muayeneye gelen araçların Karayolu
Taşıma Yönetmeliği’nde belirtilen
usul ve esaslar dahilinde tüm muayenelerinin
yapıldığı, muayene araç
ve gereçleri ile donatılan peron.
murç / chisel
Sayalanmış olan taşların kabasını
almakta veya oyuk açmakta kullanı-
lan sivri uçlu çelik kalem.
mücavir alan / urban area
İmar mevzuatına göre belediyelerin
kontrol ve sorumluluğu altındaki
alan.
mühimmat / ammunition
Tahripleri dahil ederek savunma ve
saldırıyla bağlantılı olarak kullanmak
için patlayıcılar, sevk barutu,
fişek, başlatıcı, terkip veya nükleer,
biyolojik ve kimyasal malzemelerle
yüklü bir cihaz.
mülkiyet / ownership
Kısaca mülk sahipliği olarak adlandırılan,
bir eşya üzerinde, yasal sı-
nırlar içinde mutlak bir egemenlik
yetkisi veren hak.
müşavir / consultant
İdare adına kontrollük hizmetlerini
yürüten kişi veya firma, danışman.
müştemilat / outbuilding
Taşınmazın kullanımını kolaylaştı-
ran ek tesis.
müteahhit (yüklenici) / contractor
Sözleşmede belirtilen şartlar içerisinde
işi yapmayı, bunun için gerekli
her türlü malzeme, işçi, makine, alet
vb.nin teminini ve işin tamamlanmasını
üzerine alan özel veya tüzel
kişi.
mütemmim cüz / integral part
Bütünleyici parça, asıl şeyin temel
unsuru olan ve o şey yok edilmedik-
çe, zarara uğratılmadıkça veya yapı-
sı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına
olanak bulunmayan parça.
N
nakliyat ambarı / warehouse
Bir veya birden fazla gönderenden
toplu veya parça başı eşyanın teslim
terimleri KARAYOLLARI
51 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
okul taşıtı
alınarak işletmecinin gözetimi ve
denetimi altında yükleme, boşaltma,
depolama, istifleme, aktarma ve
gönderilene teslim gibi hizmetlerin
yapıldığı yer.
nakliyat ambarı işletmecisi /
warehouse operator
Bağımsız bir işyerinin kullanma
hakkına sahip olan ve eşyayı teslim
alarak kendi gözetim ve denetimi
altında; yükleme, boşaltma, depolama,
istifleme, aktarma ve gönderilene
teslim gibi hizmetleri yerine
getiren, taşımayı yapan veya yaptı-
ran ve bundan doğacak sorumluluğu
üstlenen kişi.
nakliyeci / carrier
Taşımacılıkla uğraşan kişi
navlun / freightage
Nakliye bedelinin katma değer vergisi
hariç tutarını ifade eden terim.
nehir yatağı / river bed
Nehir tabanı.
nervür / rib
Betonla aderansı arttırmak amacıyla
çubuğun yüzeyinde oluşturulmuş,
çubuk eksenine belirli bir açıyla
veya açılarla yer alan ve çubuk boyunca
devam eden çıkıntılar.
nervürlü demir / ribbed bar
Yüzeyi düzgün olmayan demir.
net bugünkü değer / net present
value
Bir yatırımın belli bir faiz oranına
göre indirgenmiş giderlerinin toplamı
ile indirgenmiş net gelirleri toplamı
arasındaki fark.
nihai çevresel etki değerlendirmesi
raporu / final environmental
impact assessment
Çevresel etki değerlendirmesi çalış-
malarının sonuçlarını içeren detaylı
rapor.
nihai proje / final project, as built
Kesin ve uygulama (tatbikat) projelerine
göre yapım çalışmaları sonucunda
oluşan değişiklikleri de içine
alan ve en son durumu yansıtan projeler.
niş / niche
Duvar içinde bırakılan oyuk, girinti.
nivelman / levelling
Noktalar arasındaki yükseklik farkının
belirlenmesi.
nokta hız / spot speed
Bir taşıtın platformda belli bir noktadan
geçtiği andaki hızı.
O
ofset / offset, oblique parallel lines
Geometrik burun ile fiziksel burun
arasında kalan bölgede yapılan tarama.
okul geçidi / school crossing
Genel olarak okul öncesi, ilköğretim
ve orta dereceli okulların çevresinde
özellikle öğrencilerin geçmesi
için taşıt yolundan ayrılmış ve bir
trafik işareti ile belirlenmiş alan.
okul taşıtı / school vehicle, school
bus
Genel olarak okul öncesi, ilköğretim
ve orta dereceli okulların öğrencileri
ile gözetici ve hizmetlilerin taşınmalarında
kullanılan taşıt.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 52
oluk (tekerlek izinden oluşan)
oluk (tekerlek izinden oluşan)
/ rutting
Asfalt kaplamalarda araçların tekerlek
izleri boyunca meydana gelen
çökmeler.
ondülasyon / corrugation, waves
Yol üzerinde, trafik akışına göre enine
doğrultuda ve birbirine yakın belirli
aralıklarla oluşan dalgaya benzer
yüzey deformasyonu.
ordino / waybill
Konşimento karşılığında, yurt dışından
gelen malın gümrükten çekilmesi
için verilen emir.
orta ayak / pier
Köprünün kenar ayakları dışındaki
ayakları.
orta düzey yönetici / mid-level
manager
KTY kapsamında faaliyet gösteren
bir gerçek veya tüzel kişiliğin veya
buna ait bağımsız bir birimin ta-
şımacılık faaliyetlerini sürekli ve
etkin bir şekilde sevk ve idare eden
müdür/idareci, şef, uzman, operasyon
yöneticisi, operatör ve benzeri
ünvanlarla istihdam edilen kişiler.
orta yüklü ticari taşıt / medium
commercial vehicle
Yolcu taşıma kapasitesi yaklaşık 14-
25 kişi olan taşıtlar ve toplam yüklü
ağırlığı yaklaşık 3,5 ton ile 10 ton
arasında olan kamyon.
ortak borulu enjeksiyon / common
rail
“Tutuculu püskürtme” anlamına gelen,
yeni nesil dizel motorlarda kullanılan
bir yakıt enjeksiyon sistemi.
ortalama seyahat hızı / average
travelling speed
Belirli bir yol kesimi uzunluğunun, o
kesimde seyahat eden taşıtların tüm
durma ve duraklama süreleri dahil
edilerek belirlenen ortalama seyahat
süresine bölünmesi ile bulunan
hız.
ortalama seyir hızı / average
running speed
Belirli bir yol kesimi uzunluğunun,
bu kesimden geçen taşıtların ortalama
seyir süresine bölünmesiyle
bulunan hız. Seyir süresi bir taşıtın
bir seyahat boyunca hareket halinde
bulunduğu zaman dilimlerinin toplamı.
ortofoto / orthophoto
Hava fotoğrafı veya uydu görüntüsü
kullanılarak elde edilen, harita gibi
belli bir ölçeği olan fotoğrafik gö-
rüntü.
otobüs / bus
Yapısı itibariyle sürücüsünden baş-
ka en az 15 oturma yeri olan ve insan
taşımak için imal edilmiş bulunan
motorlu taşıt.
otokorkuluk / guardrail
Bir yolun kenarına ya da gidiş ve dö-
nüş şeritlerinin ortasına yatay olarak
yerleştirilen metal ya da beton
kiriş.
otomatik görüntü karartma /
autodimming
Dikiz aynalarında kullanılan duyarlı
aynanın ışığı daha yoğun kırarak,
kararması.
terimleri KARAYOLLARI
53 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
öngerilmeli beton
otomatik trafik sayım cihazı /
automatic traffic counting device
Herhangi bir kullanıcıya ihtiyaç
duymaksızın çeşitli sensörler aracı-
lığıyla yoldan geçen taşıtları sayan
cihaz.
otomobil / passenger car, car
Yapısı itibariyle sürücüsünden baş-
ka en çok 7 oturma yeri olan ve insan
taşımak için imal edilmiş bulunan
motorlu taşıt.
otoyol / motorway
Yüksek standartlara sahip, trafik
seyrinde asgari hız sınırlaması uygulanan,
seyahat hızı yüksek ve üzerinde
erişme kontrolünün uygulandığı
karayolu.
Ö
ödül (bonus) belgesi / bonus
permit
İkili anlaşmalar gereği yabancı ülkelerden
özel şartlara bağlı olarak kota
harici temin edilen geçiş belgesi.
ölçme belirsizliği / uncertainty of
measurement
Makul olarak ölçülen büyüklüğe atfedilen
değerlerin dağılımını karakterize
eden ve ölçü sonucuyla ilgili
olan parametre.
ölü yük / dead load
Köprünün kendi ağırlığı.
ön cam / windshield, windscreen
Araç ön camı.
ön etüt (istikşaf) / preliminary
survey
Başlangıç ve sonu tespit edilen iki
nokta arasında göreceği hizmet
(yerleşim, sosyal ve ekonomik) bakımından
uzunluk, toprak işleri,
drenaj, jeolojik ve topoğrafik yapı ile
trafik ve gelişme faktörleri gibi hususlar
göz önünde tutularak, karayolu
geometrik standartları ile trafik
güvenliğini teknik ve ekonomik
olarak karşılayacak yol güzergâhı-
nın veya güzergâhlarının haritalar
üzerinde veya arazide araştırılması.
ön far / head light
Araç ön aydınlatma farı.
ön proje / preliminary/tentative
design
Kesin güzergâhın ve yaklaşik maliyetinin
belirlenmesi için alternatif
hatlarda yapılan mühendislik çalış-
maları.
ön radye / apron
Menfezlerde kanat duvarları arasındaki
kısım.
öngerilmeli artçekim köprü /
prestressed posttension bridge
Betonu döküldükten sonra öngerme
halatları gerilen köprü sistemi.
öngerilmeli beton / prestressed
concrete
Betona dökümden önce veya serbestleştikten
sonra basınç verme
teknolojisinde kullanılan beton.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 54
öngerilmeli kazık
öngerilmeli kazık / prestressed pile
Öngerme teknolojisi ile imal edilen
düşey taşıyıcı yapı elemanı.
öngerilmeli kiriş / prestressed
beam
İçindeki germe kabloları veya kenarlarından
sıkıştırılarak kesme ve
çekme gerilmelerinin elimine edildiği
beton kullanılarak imal edilen
eleman.
öngerilmeli önçekim köprü /
prestressed pretension bridge
Öngerme halatları gerildikten sonra
betonu dökülen, fabrik ortamda dö-
külen hazır kirişli köprü sistemi.
öngerme çeliği / prestressing steel
Öngerilmeli beton yapımında kullanılan
çelik.
öngerme donatısı / prestressed
tendon
Öngerilmeli beton teknolojisinde
kullanılan donatı.
öngerme halatı / prestressing
strand önçekim çelik demeti.
örülme / weaving
Aynı yönde hareket eden trafik
akımlarının katılma ve ayrılma sureti
ile kesişmeleri.
özel amaçlı taşıt / special-purpose
vehicle
Genellikle yerleşim birimleri içerisinde
insan taşımasında kullanılan,
karayolunda tekerlekleri raylar üzerinde
hareket eden ve hareket gücü-
nü dışarıdan sağlayan taşıt.
özmal taşıt / equity vehicle
Araç tescil belgesinde yetki belgesi
sahibi adına kayıtlı taşıt.
P
pafta / map sheet
Arazilerin teknik usullere göre öl-
çülüp belli oranda küçültülerek bir
altlığa çizilmiş haritası.
paketleyen / packer
Tehlikeli maddeleri, büyük paketler
ve orta boy hacimli konteynerler de
dahil olmak üzere, paketlere koyan
ve gerektiğinde paketleri taşınmak
üzere hazır hale getiren işletmeler
ile tehlikeli maddeleri paketleten ya
da bu malların paketlerini ya da tanımlarını
değiştiren ya da değiştirten
işletmeler.
paletli delici / crawler drill
Kaya delme makinesi.
paletli dozer / crawler dozer
Önünde geniş bir bıçağı olan toprak
tesviyesinde kullanılan paletli bir iş
makinesi.
paletli ekskavatör / crawler excavator

Değişik seviyelerdeki zemini sınırlı
miktarda kazmak, gevşek malzemeyi
ya da kazılmış toprağı bir yere
yığmak ya da yüklemek için kullanı-
lan paletli iş makinesi.
terimleri KARAYOLLARI
55 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
pere
palmet / palm leaf
Bir sapın iki tarafında simetrik olarak
sıralanmış uzunca yapraklardan
oluşan üsluplaştırılmış bitkisel bezeme
motifi.
palplanş / sheet pile
Gevşek zeminlerde yanal çökmeleri
önlemek için çelik, demir vb. malzemelerden
yapılan plaka şeklindeki
kazık.
palye / bench
Yüksek yarma ve dolgularda şev stabilitesi
için düzenlenen kademe.
palye hendeği / bench ditch
Palyeli olarak yapılan yarma ve dolgularda
şeve ve palyeye gelen yüzeysel
suların toplanıp deşarj edildiği
drenaj yapısı.
panel köprü / panel bridge
Yıkılan köprünün yerine yenisi yapı-
lıncaya kadar trafik akışının kesintiye
uğramaması için yapılan geçici
köprü.
parafin / paraffin
Bitümü oluşturan üç yapıdan birisi
olan parafinler veya alifatikler
doğrusal, üç boyutlu zincirsi yapıda
olup mumsu veya yağsı bir özellik
gösterir.
parça başına taşıma / transport
per piece
Bir veya birden çok gönderenin aynı
veya birbirinden ayrı gönderilene ait
eşyalarının taşınması.
park alanı / parking area
Araçların yol kenarında kısa süreli
bekleme amacıyla kullandıkları
alan.
park etme / parking
Araçların, durma ve duraklaması gereken
haller dışında bırakılması.
parlama noktası / flash point
Bir maddenin buharının alev temasında
geçici olarak alev aldığı fakat
yanmaya devam etmediği en düşük
sıcaklığın, tespit edilmiş deney şartları
altında ölçülmüş değeri.
parsel / parcel
Sınırları haritalarla belli edilmiş
arazi parçası.
parselasyon / parcelling
İmar parselleri oluşturmak amacıyla,
parseller içerisinde yol, meydan,
yeşil alan, park, otopark vb. kamu
hizmetlerine ayrılan yerlerden herhangi
birini veya birkaçını kapsayacak
şekilde yapılan, taşınmaz malları
ayırma işlemi.
pas payı / concrete cover
Demir ve beton yüzeyi arasındaki
beton.
patina / patina
Taşların yüzeyinde zamanla oluşan
renk ve doku değişiklikleri.
patlayıcı madde / explosive
material
ADR’nin a ekinin 2’nci bölümü,
2.2.1’inci alt kısmında ifade edilen
maddeler.
payanda / buttress
Destek.
penetrasyon / penetration
Bitümlü malzemelerin, standart
bir iğnenin belirli bir yük altında
ve sürede, belirli sıcaklıktaki bir
numune içerisine dikey olarak girdiği
derinlik cinsinden ifade edilen
kıvamlılığı.
pere / riprap
Tahkimat veya dolgu yüzeylerinin
su vb. etkilere karşı korunması ama-
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 56
periyodik muayene
cıyla istenilen kalınlıkta düzgün taş
ile yapılan harçlı veya kuru kaplama.
periyodik muayene / periodical
inspection
Araçların cinslerine, kullanma amaç
ve şekillerine uygun olarak yönetmelikte
belirlenen sürelerde yapılması
gereken muayene.
personel servis aracı / personnel
vehicle
Herhangi bir kamu kurum ve kuruluşu
veya özel veya tüzel kişilerin
personelini bir akit karşılığı taşıyan
şahıs veya şirketlere ait minibüs
veya otobüs türündeki ticari araç.
petrol tankeri / oil tanker
Akaryakıt taşıyan büyük yük gemisi.
peyzaj / landscape
Karayolunun doğal çevre üzerindeki
olumsuz etkilerini en aza indirebilmek,
şev stabilitesine katkıda bulunmak,
gürültü ve egzoz gazlarına
karşı engel oluşturmak, yola estetik
bir görünüm kazandırmak amacıyla
yapılan tasarım ve uygulama çalış-
maları.
pilon / pylon
Kule.
plak köprü / slab bridge
Bkz. basit plak köprü.
plankote / detailed elevation plan
Herhangi bir kavşak, tesis veya sanat
yapısının yapılacağı arazi bölü-
münün kotlu, tesviye eğrili ve detaylı
planının çıkarılması.
platform / platform
Karayolunun, taşıt yolu (kaplama)
ile yaya yolu (kaldırım) veya banketinden
oluşan kısmı.
plentmiks / plant mix
Plentte (tesiste) karıştırma.
plentmiks temel / plant mix base
Belirli gradasyon limitleri içerisinde
sürekli gradasyon verecek şekilde
kaba ve ince olmak üzere en az üç
ayrı tane boyutu grubunun uygun
oranda su ile bir plentte karıştırılmasıyla
hazırlanan malzemenin
projesinde belirtilen plan, profil ve
enkesitlere uygun olarak bir ya da
birden fazla tabakalar halinde serilip
sıkıştırılmasıyla oluşturulan
tabaka.
polimer / polymer
Birçok küçük molekülün birleşerek
oluşturduğu büyük molekül zinciri.
polimer modifiye bitüm (pmb) /
polymer modified bitumen
Genellikle asfalt kaplamalarda tekerlek
izi oluşumunu, kaplamalardaki
çatlakları, bitümün oksidasyonunu
ya da kaplamanın sudan dolayı
zarar görmesini kontrol altına almak
amacıyla bitüme bir ya da daha fazla
organik polimerler karıştırılması ile
oluşan bitümlü bağlayıcı.
polimer modifiye bitüm emülsiyonu
/ polymer modified bitumen
emulsion
Dağıtılan fazı polimer modifiye bitüm
olan emülsiyon ya da lateks ile
modifiye edilen bitüm emülsiyonu.
pot mesnet / pot bearing
Bir mesnet çeşidi.
profil (boykesit) / profile, longitudinal
section
Yol ekseninin düşey düzlemdeki iz
düşümü veya kotlu yol ekseni.
proje / design
Yolun ve yol yapılarının imalat önce-
terimleri KARAYOLLARI
57 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
rampa
si ve imalata yönelik esas ve detaylarının
belirtildiği rapor, hesaplamalar
ve çizim paftaları.
proje düşey hattı / vertical alignment

Yolun boyuna kesiti (profil) üzerinde
yolun bitmiş haline ait kotları belirleyen
düşey eksen çizgisi.
proje edy değeri / project equivalent
axle load
Yolun proje süresi içinde tek yönde
geçmesi beklenen toplam eşdeğer
8,2 ton standart dingil yükü tekerrür
sayısı.
proje gabarisi / design clearness
Araçların yüklü veya yüksüz olarak
karayolunda güvenli seyirlerini temin
amacıyla karayolu yapılarının
(köprü, tünel vb.) uzunluk, genişlik
ve yüksekliklerini belirleyen ölçüler.
proje hızı (tasarım hızı) / design
speed
Yol tasarımı yapılırken taşıtların
güvenli ve konforlu hareketlerini
sağlayan (kurp yarıçapı, eğim, dever
vb.) karakteristikleri belirlemek için
önceden kabul edilmiş olan teorik
hız değeri.
proje yatay hattı / horizontal
alignment
Planda yolun doğru parçaları (aliyman),
daire yayları (kurp) ve/veya
geçiş eğrilerinden oluşan yol şeridinin
harita üzerinde takip ettiği iz.
putrel / beam
Kiriş.
puzolan / pozzolana
Kendi kendine bağlayıcılık özelliği
çok az olan veya hiç olmayan ancak
uygun rutubet şartlarında ve normal
ortam sıcaklığında kireç ile reaksiyona
girip bağlayıcı özelliği olan
ürünler çıkaran, ince toz halindeki
silisli ve alüminli madde.
püskürtme beton / shotcrete
Sıvı harcın yüzeylere püskürtülmesi.
R
radye temel / raft foundation
Yayılı temel, kaya ve taşlarla pekiş-
tirilen temel çukuru üzerine ince
beton dökülüp düzeltilerek yapılan
temel.
rakım / altitude
Herhangi bir noktanın deniz seviyesine
göre yüksekliği.
rakortman / transition, taper
Yön veya eğim değişikliklerini gü-
venlik ve konfor gereksinimlerine
uygun bir süreklilik ve hızda gerçekleştirmek
amacıyla kullanılan eğri.
rampa / ramp, sliproad
Farklı düzeydeki iki platformu birbirine
bağlayan yol kesimi.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 58
raster harita
raster harita / raster map
Mevcut bir haritanın yansıma de-
ğerlerinin belli bir çözünürlükte ve
renk derinliğinde koordinatlı olarak
depolandığı bilgisayar dosyası.
refüj / median
Yolun geliş ve gidiş şeritlerini birbirinden
ayıran, yol platformunun
ortasında bulunan toprak, beton vb.
malzemeden oluşan bölüm.
refüj hendeği / median ditch
Bölünmüş yolların deverli kesimlerinde
refüje doğru akan platform
yüzey suyu ile kendi yüzey suyunu
toplamak amacıyla refüjde teşkil
edilmiş olan hendek.
refüj mahalli bakımevi / snow
and ice control center
Kar ve buz mücadele merkezi.
reglaj / grading, finishing
İnce tesviye.
retarder / retarder
Ağır vasıtaları güvenli ve etkin bir
şekilde yavaşlatan yüksek verimli
hidrolik sistem çalışan, sürtünmesiz,
aşınmasız bir fren sistemi.
ricat duvarı / return walls
Köprü kenar ayaklarında köprü
eksenine paralel olarak yapılan ve
arasındaki imlayı tutmaya yarayan
duvar.
rijit üstyapı / rigid pavemet
Nispeten yüksek eğilme mukavemetine
sahip ve portlant çimentosundan
yapılmış tek tabakalı plak
vasıtası ile yükleri taban zeminine
dağıtan üstyapı tipi.
ripaj / relocation
Yol güvenliğini sağlamak, yapı ve
toprak işlerini azaltmak amacı ile
yol ekseninin enine kesit içinde kaydırılması.
rodmiks / road mix
Plentte veya yolda karıştırma sonucunda
elde edilen bakım malzemesi.
rögar / manhole
Yol yüzey sularını yer yer ana drenaj
kanalına deşarj etmek için bordür
kenarına yapılan tesis.
rölöve / drawn up
Bir yapının boyutlarının ölçülendirilmesi.
römork / trailer
Motorlu araçla çekilen insan veya
yük taşımak için imal edilmiş motorsuz
taşıt.
röper / benchmark
Yol boyunca en fazla 500 metrede bir
düzenlenen ve gidiş-dönüş nivelmanı
ile koordinatlanları belirlenmiş
sabit nokta.
rötret / top level of foundation
Temelle zemin üstünde kalan yapı
kısmını ayıran düzlem, temelin üst
kotu.
rüzgar hesabı / wind design
Köprü projesi yapılırken ölçümü
yapılmış rüzgar kuvvetlerine göre
köprü tasarımı yapılması.
terimleri KARAYOLLARI
59 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
sektör kuruluşu
S
sabit otomatik trafik sayım ve
sınıflandırma sistemi / permanent
automatic traffic counting and
classification system
Yoldan geçen taşıtların sürekli olarak
sayım ve sınıflandırmasının
yapılması amacıyla yol kenarı veya
üzerine kurulan sistem.
saçak (otoyollarda) / canopy
Gişe saçağı.
sağa dönüş şeridi / right turning
lane
Bir kavşakta sağa dönüş yapan ta-
şıtlara ayrılmış, platformun normal
kaplanmış genişliği içindeki bir trafik
şeridi veya transit trafik şeritlerinin
sağında ve onlara bitişik yardımcı
bir şerit.
sahil tahkimatı / shore protection
Köprünün kenar ayaklarını, yol dolgusunu
suyun etkilerinden korumak
için yapılan ve belli ağırlıktaki blok
kayalardan oluşan yapı.
sanat sınıfı personel / engineering
personnel
Mühendislik işçisi.
sanat yapısı / engineering structure

Köprü, tünel, menfez, istinat/iksa
duvarı, tahkimat vb. gibi mühendislik
yapıları.
sarsma bantları / rumble strips
Aracın tekerlekleri aracılığıyla iletilen
titreşim vasıtasıyla dikkatsiz
sürücüleri uyararak ortaya çıkabilecek
bir tehlikeyi önlemeye yarayan
yatay yol işaretleri.
sathi kaplama / surface treatment,
surface dressing
Temel tabakası üzerine belirli özellikteki
bitümlü bağlayıcı ve agreganın
birbiri peşi sıra serilip sıkıştırıldığı
kaplama türü.
sayalamak / sizing
Ocaktan alınan çeşitli büyüklükteki
taşların ucu sivri balyozlarla şekillendirilmesi
işlemi.
sayısal arazi modeli / digital
terrain model
Arazi yüzeyinin x, y, z koordinatları
ile sayısal olarak temsil edilmesi.
sayısal harita / digital map
Bilgisayar ortamında klasik dosya
ve veritabanı dosyası şeklinde tutulan
harita.
seçme malzeme / selected material
Tabanın taşıma gücünü arttırmak
için dolgu, yarma ve üstyapı tabanlarına
projesinde belirtilen kalınlıkta
getirilerek serilip sıkıştırılan,
ariyet ocaklarından veya kazı malzemelerinden
temin edilen, fiziksel
özellikleri şartnamede belirtilen
dolgu malzemesi.
sed (sedde) duvarı / berm wall
Genellikle taşkınlarda yatak dışına
taşan akarsuların çevredeki araziye
dağılmasını önlemek üzere iki sahil
boyunca gerektiği kadar yapılan duvar.
sehim / deflection, sag
Eğilme, sarkma.
sektör kuruluşu / sectoral organization

Üyeleri gerçek veya tüzel kişiler
olan, asgari yüz üyeye sahip ve
üyelerinin en az %80’i yetki belgesi
sahibi olarak KTY kapsamındaki
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 60
sel tahribatı (sel hasarı)
faaliyetlerde bulunan dernek, vakıf,
birlik ve benzeri sivil toplum kuruluşları.
sel tahribatı (sel hasarı) / flood
damage
Sürekli yağan yağmurdan veya eriyen
kardan oluşan taşkın su sonucu
meydana gelen hasar.
selyaran / flood splitter
Suyun ayaklara zarar vermeden
gözler arasından geçişini sağlayan
ve çeşitli şekillerde yapılan köprü
elemanı.
serbest akım hızı / free flow speed
Düşük yoğunluklu bir yol kesiminde
herhangi bir kontrol gecikmesi
olmaksızın sürücülerin istedikleri
hızda seyrettikleri hızların ortalaması.
sermaye / capital
Zaman içerisinde getirisi olan kaynaklar.
servis alanı (otoyollarda) /
;service area
A, B, C tipi otoyol hizmet tesisi. Otoyol
kullanıcıları için konaklama,
yeme içme, tuvalet, dinlenme alanları
gibi hizmetlerin bulunduğu ve kullanıcıların
araçlarının park, akaryakıt,
yedek parça, yıkama, yağlama,
lastik tamiri, acil bakım servisi gibi
gereksinimlerini sağlayabilecekleri
değişik büyüklüklerde ve değişik
kapsamlardaki alanlar.
servis yolu / service road
Yapım bakım ve onarım çalışmaları-
nın yapılabilmesi için trafiğin geçici
olarak kanalize edildiği yol.
sevk irsaliyesi / waybill
Yurt içi taşımalarda, gönderen tarafından
gönderilen eşya için düzenlenen;
eşyanın içeriğini, ağırlığını,
hacmini, paketleme veya ambalaj
şekli ile gerçek değerini belirleyen
ve gönderenin beyanına dayanan
ilgili mevzuat hükümleri uyarınca
düzenlenen belge.
seyir defteri / logbook
UBAK belgesi kapsamında yapılan
taşımalarda ilgili belge kapsamında
yapılan taşımaların kronolojik sıraya
göre kayıtlarını içeren belge.
seyir hızı / running speed
Belirli bir yol kesimi uzunluğunun,
taşıtın bu kesimdeki seyir zamanına
bölünmesiyle bulunan hız.
seyir terası (sofa) / view terrace
Köprü döşemesinden yüksek tutulan
ve kitabe köşkü ile genellikle
karşılıklı olarak inşa edilen, taş sedirli
bir dinlenme ve seyirlik yer.
seyyar araç muayene istasyonu
/ mobile inspection station
Taşınabilir/mobil nitelikte olan ve
üzerinde fren, far, egzoz emisyon
ölçüm cihazları ile diğer ölçü alet ile
cihazların bulunduğu ve araçların
muayenesinin yapıldığı istasyon.
sıkıştırılmış gaz / compressed gas
ADR’nin A ekinin 2’nci bölümü,
2.2.2.1.2’nci alt kısmında ifade edilen
maddeler.
sıvı petrol asfaltı / cut back bitumen
Ham petrolün kolay uçucu bileşenlerinin
damıtma yoluyla uzaklaştı-
rılmasından sonraki kalıntıya, ham
petrolün kaynama noktası yüksek
bir bileşeninin, gazyağı tipinde orta
derecede bir çözücü veya nafta ya da
benzin tipi çok uçucu bir çözücü karıştırılmasıyla
elde edilen yumuşak
bağlayıcılar.
terimleri KARAYOLLARI
61 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
spiral
1- Yavaş kür olan sıvı petrol asfaltları
(SC): Ham petrol damıtma kalıntı-
sına, ham petrolün kaynama noktası
yüksek, mazot gibi, bir bileşeninin
karıştırılmasıyla elde edilen yumu-
şak bağlayıcılar.
2- Orta hızda kür olan sıvı petrol
asfaltları (MC): Ham petrol damıtma
kalıntısı ile gazyağı tipinde orta
derecede uçucu bir çözücünün karıştırılmasından
elde edilen bitümlü
bağlayıcılar.
3- Çabuk kür olan sıvı petrol asfaltları
(RC): Ham petrolün damıtma
kalıntısı ile, nafta veya benzin tipi
çok uçucu bir çözücünün karıştırılmasından
elde edilen bitümlü bağ-
layıcılar.
sıvılaşma / liquefaction
Dinamik yükler ve boşluk suyu basıncındaki
artış ve kayma dayanı-
mındaki düşüş sonucu zeminin katı
halden sıvı hale geçme süreci.
silecek / wiper
Aracın ön camı, arka camı ve farlardaki
su, kar ve pislikleri temizlemek
amacıyla kullanılan, bir kol ve kau-
çuk lastikten oluşan parça.
silkot / seal coat
Genellikle 1,25 cm’den daha ince
kalınlıkta ve bir asfalt kaplamanın
yüzeyini su geçirmez hale getirmek
için kullanılan yüzeysel kaplama.
sis lambası / fog lamp
Sisli havalarda kullanılan far.
sivri kemer / pointed arch
Yarıçapı kemer açıklığının yarısından
büyük olan kemer.
siyah kot / ground elevation
Karayolu güzergâhı üzerindeki herhangi
bir noktanın doğal arazi kotu.
soğutma / cooling
Soğutma sistemi.
some noktası / point of intersection
Aliymanların kesişme noktası.
sondaj / sondage, drilling
Araştırma yapılan bir alanda alttaki
yerleşme katmanlarını tespit etmek
ve incelemek amacıyla dar bir alanda
yapılan derin kazı.
sorumluluk sigortası / liability
insurance
Zorunlu karayolu taşımacılık malî
sorumluluk sigortası.
soyulma / stripping
Daha çok suyun etkisi ile bitümlü
bağlayıcının agrega yüzeyinden ayrılması.
sökülme / raveling
Agrega danelerinin kaplamadaki
yerlerinden ayrılması ile meydana
gelen, yüzeyden aşağıya ve yanlara
doğru gelişen bozulma.
sömel / footing
Kolon altına yükü daha geniş alana
yaymak amacıyla yapılan temel elemanı.
sözleşme / contract
İhale edilen işin yapılması için idare
ile müteahhit arasında yapılan yazılı
anlaşma.
sözleşmeli taşıt / contracted vehicle

Yetki belgesi sahibinin noterden
yapılmış bir taşıma geliri paylaşımı
veya kira sözleşmesine dayanarak,
kendi unvan ve sorumluluğu altında
çalıştıracağı başkasına ait taşıt.
spiral / spiral
Değiştirilebilen döner parçaları ile
taş levha ve demir kesmek, taş sil-
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 62
stabilite
mek, pas gidermek gibi işlerde kullanılan
elektrikli el aygıtı.
stabilite / stability
Kaplamanın deformasyona karşı
gösterdiği direnç.
stabilize yol / aggregate road
Granüler alt temel tabakası kalınlığı
en az 20 cm ve granüler temel tabakası
kalınlığı en az 10 cm olarak inşa
edilen yol.
standartlaştırma / standardization

Mevcut ve muhtemel problemler
dikkate alınarak, belirli bir konuda
ortak ve tekrar eden kullanımlar
için en uygun seviyede bir düzen
gerçekleştirilmesi amacıyla gerekli
hükümlerin oluşturulması faaliyeti.
su kemeri / aqueduct
Uzak mesafelerden su getirmek için
yapılmış kemerli suyolu.
su sürtmesi / water damage
Su ve teressübat sürtmesi.
su terazisi / bubble level, spirit level
Marangozlukta, dülgerlikte, duvarcılıkta
yatay düzlemi bulmak için
kullanılan basit düzeç.
su yalıtımı / water proofing
Yapıyı suyun etkilerinden korumak
için yapılan işlem.
sulu tohum ekimi / hydro-seeding
Özel imal edilmiş, hareketli tanklar
içinde karıştırılan su, tohum, kimyasal
stabilizatör, malç materyali ve
gübrenin özel bir püskürtme sistemi
ile şev yüzeyine püskürtülmesi işlemi.
susturucu / silencer, muffler
Atık gazların çıktığı egzoz borusunun
hemen önünde egzoz borusunda
oluşan gürültü seviyesinin azaltılmasına
yardımcı olan parça.
süpürge / road sweeper
Yol temizleme aracı veya ekipmanı.
sürekli kiriş köprü / continuous
beam bridge
Mesnetler üzerinde sürekliliği devam
eden kirişleri olan köprü sistemi.
sürekli plak köprü / continuous
slab bridge
Mesnetler üzerinde sürekliliği devam
eden plakları olan köprü sistemi.
sürekli temel / continuous footing
Mütemadi temel, şerit temel.
sürtünme katsayısı / coefficient
of friction
İki yüzeyi temas halinde tutan kuvvetin
sürtünme kuvvetine oranı.
sürtünme kazığı / friction pile
Etrafındaki çevre sürtünmesi ile yü-
kün önemli bir kısmını taşıyan yan
sürtünmeli, yüzen kazık.
sürücü / driver
Karayolunda, motorlu veya motorsuz
bir aracı veya taşıtı sevk ve idare
eden kişi.
Ş
şahmerdan / power hammer
Tokmak, çekiç.
şakul (çekül) / plumb
Ucuna küçük, konik madeni bir ağırlık
bağlanmış ipten ibaret alet.
terimleri KARAYOLLARI
63 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
şut duvarı
şantiye şefi / site chief engineer
Müteahhit adına işin yapılmasını
teknik ve idari bakımdan yürüten,
iş süresince şantiyede bulunan, mü-
teahhit tarafından kendisine temsil
yetkisi verilen ve Mühendis ve Mimar
Odaları Kanunu’na göre bu yetkiyi
ve sorumluluğu taşıyabilecek
kişi.
şanzıman, vites kutusu / transmission,
gear box
Sürücüye değişik hız seçenekleri sunan
aksam.
şartname / specification
İşin yapılışına ve kullanılacak malzemeye
ait direktifleri, metotları,
nitelikleri, miktarları ve diğer şartları
gösteren, teknik, genel, özel ve
ek belgeler.
şasi / chassis
Hareketli araçların iskeleti, çerçeve.
şehir geçişi / city crossing
Yolun yerleşim yeri içerisinde kalan
bölümü.
şehirlerarası taşıma / inter-city
transport
Herhangi bir ilin herhangi bir noktasından
veya yerleşim biriminden
başlayıp diğer bir ilin herhangi bir
noktasında veya yerleşim biriminde
biten taşıma.
şerh / restriction
Gayrimenkul malikinin temlik hakkının
yasaklanması, kısıtlanması
veya kişisel hakların kuvvetlendirilmesi
amacıyla üçüncü kişileri uyarı-
cı mahiyette tapu kütüğünün şerhler
sütununa yazılan hususlar.
şerit / lane
Taşıtların bir dizi halinde güvenli
seyredebilmeleri için taşıt yolunun
çizgilerle ayrılmış bölümü.
şerit çizgisi / lane line
Kaplama üzerinde trafik akım şeritlerini
birbirinden ayıran ve şeritlerin
iç sınırlarını gösteren çizgi.
şerit denetim birimi / lane controller

Şerit üzerine tesis edilen elektronik
cihazları denetleyen ünite.
şev / slope
Yolun doğal arazi ile bağlantısını
sağlamak için yarma ve dolgularda
oluşturulan eğimli yüzey.
şev değeri / slope ratio
Şevlerin yatayla yapmış olduğu eğimin;
açı, yatay/düşey düzlemlerin
birbirlerine oranı veya yüzde olarak
ifadesi.
şube şefliği / center of district
Yolların, sanat yapılarının ve yola ait
tesislerin muhafaza, bakım ve onarımlarının
sağlanması amacıyla bölge
müdürlüklerinde bakım başmü-
hendisliğine bağlı bakım alt birimi.
şufa hakkı / right of pre-emption,
first right of purchase
Önalım, öncelikle alım hakkı. Hakkın
ilişkin bulunduğu taşınmaz malın
satılması halinde onu diğer alıcı-
lara göre öncelikli satın alma hakkı .
şut duvarı / break wall
Suyun akışını düzenleyen yapı.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 64
T1
T
T1 / T1
Avrupa Birliği ülkeleri ile EFTA ülkeleri
arasındaki ticari malların dolaşımına
veya birlik dışı ülkelere ait
malların birlik ülkeleri arasındaki
dolaşımına imkan veren belge.
tablalı kiriş / T-beam
Enkesiti T şeklinde olan kiriş (T-kiriş).
tadilat muayenesi / inspection
after modification
Üzerinde değişiklik (tadilat) yapılan
araçların muayeneleri.
tahsis / assignment
Bir kanun hükmüne dayalı olarak
belirli ve genel bir amacın gerçekleş-
tirilmesi için şartlı olarak bir taşınmaz
malın şartları taşıyan kişi veya
kuruluşlara bir resmi yazı ile devri
işlemi.
takipte harcanan zaman süresi
/ percent time spent following
Geçiş yetersizliği sebebiyle yavaş
seyreden taşıtların arkasında olu-
şan kuyruklarda seyahat etme mecburiyetindeki
taşıtların ortalama
seyahat zaman yüzdesi.
takograf / tachograph
Kamyon, kamyonet ya da minibüs
gibi araçlarda bulunan ve yapılan hı-
zın kaydını tutan bir cihaz.
takometre / tachometer
Motor devir göstergesi, krank milinin
dakikada yaptığı devir sayısını
sürücüye bildiren gösterge.
tali yol / secondary road
Genel olarak üzerindeki trafik yo-
ğunluğu bakımından, bağlandığı
yoldan daha az önemde olan yol.
talveg hattı / thalweg line
Dere yatağının en derin noktalarını
birleştiren çizgi.
tandem silindir / tandem roller
Çift aksı bandajlı (tamburlu) silindir.
tanker / tanker
Petrol, benzin gibi akaryakıt ürünleriyle,
sanayi ile ilgili yağ vb. sıvı
maddeleri taşıyan gemi veya kamyon.
tank-konteyner ya da taşınabilir
tank işletmecisi / tank-container
or portable tank operator
Tank konteyner, taşınabilir tank ya
da tankerlerin adına kayıtlı olduğu
ya da bunları bir sözleşmeye dayalı
olarak işleten işletmeciler.
tarak (köprüler) / shell
Yumuşak taşların veya mozaik sı-
vanın yüzünü işlemekte kullanılan
ağzı dişli çelik alet.
terimleri KARAYOLLARI
65 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
taşıma irsaliyesi
tarifeli kargo taşıma / regular
cargo transport
İşletmecinin kargo kabul veya da-
ğıtım yaptığı merkezi, şubesi veya
acentesinin bulunduğu yerleşim yerleri
arasında önceden belirlenen bir
ücret tarifesine göre yapılan düzenli
kargo taşımaları.
tarihî köprülerde agrega / aggregate
(in historical bridges)
Harç, sıva gibi malzemelerin ana
bölümünü meydana getiren kırmataş,
taş tozu, tuğla kırığı, tuğla tozu,
kum, çakıl gibi malzemeler.
taş (kayaç) / stone (rock)
Kimi kütlelerden kopan ya da koparılan
ve türlü yapı işlerinde kullanı-
lan, sert ve katı madde.
taş köprü / stone bridge
Taş malzemesi kullanılarak kemer
şeklinde yapılmış yapı.
taş mastik asfalt / stone mastic
asphalt
Kaba agrega danelerinin birbirine
temasının sağlandığı bir iskelet ile
boşlukları dolduran ince agrega, filler
ve bitümlü bağlayıcıdan oluşan,
aşınma tabakasında kullanılan bir
sıcak karışım.
taş radye temel / stone raft foundation

Suyun temel tabanında yapacağı
oyulmaların önlenmesi, temel stabilitesinin
sağlanması ve talveg kotunun
özgün hale getirilmesi amacıyla,
köprünün zemine oturduğu yüzeyi
projesinde gösterildiği şekliyle bir
döşeme gibi boydan boya kaplayan
taş temel.
taşçı aleti / masonry tools
Taşı yontmakta ve işlemekte kullanılan
alet.
taşçı işareti / lapidary sign
Köprü yapımında çalışan işçiler tarafından
taşlara işlenen harf ve rumuzlar.
taşeron (alt yüklenici) / subcontractor

İşin bir kısmının yapılması, idare
tarafından veya idarenin onayı ile
müteahhit tarafından kendisine verilen
ve sözleşme ile idareye veya
müteahhide bağlı olan özel veya tü-
zel kişi.
taşıma güzergâhı / transport
route
Taşımacılıkta, taşımanın başladığı
kalkış noktasından bittiği varış noktasına
kadar ara duraklar da dahil
takip edilen yol.
taşıma irsaliyesi / transport
waybill
Taşıma faaliyetinde bulunanların,
taşınmasını üstlendikleri bir veya
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 66
taşıma işleri komisyoncusu
birden çok gönderilen ve gönderene
ait aynı taşıtta, aynı zamanda taşı-
nan eşya veya kargo için ilgili mevzuat
hükümleri uyarınca düzenledi-
ği belge.
taşıma işleri komisyoncusu /
freight forwarder
Ücreti karşılığında kendi namına ve
bir müvekkil hesabına eşya taşıtmayı
meslek edinmiş kişi.
taşıma işleri organizatörü /
transportation organizer
Karayolu taşıma kanunun, karayolu
taşıma yönetmeliği ve ilgili diğer mevzuatın
taşımacılık sıfatı ile faaliyet
gösterenlere getirdikleri yükümlülük
ve sorumluluklar çerçevesinde taşı-
macı kabul edilerek, bu yönetmeliğe
göre eşya taşımacılığı alanında yetki
belgesi almış gerçek ve tüzel kişilerin
imkan, kabiliyet ve kapasiteleri ile gerektiğinde
diğer taşıma türlerinden
de yararlanarak veya bunları kullanarak
kombine taşımacılık dahil kendi
nam ve hesabına eşya taşıması yaptı-
rarak taşıma faturası düzenleyen ger-
çek ve tüzel kişiler.
taşıma kapasitesi / load capacity
Bir aracın teknik olarak güvenle ta-
şıyabileceği en çok yük ağırlığı veya
yolcu sayısı.
taşıma senedi / transport bill
Eşya ve kargo taşımalarında gönderen
ile yetki belgesi sahibi arasında
akdedilen, ilgili diğer mevzuat ve
bu yönetmelikle belirlenen bilgileri
ihtiva eden sözleşme belgesi veya
bu tür bir sözleşmede bulunması gereken
bilgileri ihtiva etmesi halinde
taşıma senedi yerine geçecek olan
taşıma faturası, taşıma irsaliyesi
veya irsaliyeli taşıma faturası.
taşıma sınırı / loading limit,
transportation limit
Bir aracın güvenle taşıyabileceği, en
çok yük ağırlığı veya yolcu ve hizmetli
sayısı.
taşımacı / carrier
25/2/2004 tarihli ve 25384 sayılı
Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolu
Taşıma Yönetmeliği’ne göre C1,
C2, E2, K1, K2, L1, L2, R1, R2 yetki
belgesi sahipleri.
taşımacılık / transport
Bir aracın boş veya dolu olarak seyri.
taşımacılık işletmesi/taşımacı-
lık operatörü (nakliyeci) / transport
operator/ haulier
Karayolu ile uluslararası eşya ta-
şımacılığı mesleğini icra eden ve
kurulduğu ülkedeki yetkili merci
tarafından uluslararası taşıma faaliyetlerini
gerçekleştirmek için usule
uygun şekilde düzenlenmiş yetki
belgesine sahip olan herhangi bir
özel ya da tüzel kişi.
taşınabilir otomatik trafik sayım
ve sınıflandırma sistemi /
portable automatic traffic counting
and classification system
Yoldan geçen taşıtların istenilen zaman
aralıklarında sayım ve sınıflandırmasının
yapılması amacıyla yol
kenarı veya üzerine kurulan taşınabilir
sistemler.
taşıt / vehicle
Taşımacılıkta kullanılan araç.
taşıt-km / vehicle-km
Bir motorlu kara taşıtının bir kilometre
mesafedeki hareketiyle elde
edilen trafik ölçü birimi.
taşıt aralığı / headway
Taşıtlar arasındaki mesafe (aynı tra-
terimleri KARAYOLLARI
67 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
temel
fik şeridinde birbirini takip eden iki
taşıtın ön tamponlarının, yolun aynı
noktasından geçişi için gereken saniye
cinsinden zaman aralığı).
taşıt belgesi / vehicle certificate
Yetki belgesi sahibinin kullanacağı
taşıtların niteliğini ve sayısını liste
halinde gösteren, yetki belgesinden
ayrı ve yetki belgesinin eki olarak
düzenlenen belge.
taşıt eşdeğerlik faktörü / vehicle
equivalency factor
Otomobil, orta yüklü ticari taşıt,
otobüs, kamyon veya treyler cinsinden
bir taşıtın her bir geçişinin
üstyapıya verdiği zarara eşit bir etki
yaratan standart dingil yükü tekerrür
sayısı.
taşıt işletme giderleri / vehicle
operating costs
Farklı taşıt cinsi (otomobil, otobüs,
kamyon, treyler) ve mekanik özellikleri,
yol güzergâhının yatay ve düşey
geometrik özellikleri, yol güzergâ-
hının fiziksel özellikleri, yol satıh
durumu (yol yüzey düzgünsüzlüğü),
hız ve çevre gibi birçok faktöre bağ-
lı olarak değişen; yakıt, motoryağı,
lastik, taşıt bakım ve onarım, amortisman
ve sürücü zaman gibi giderler
toplamı.
taşıt kartı / vehicle card
Bir taşıtın en az bir yetki belgesinin
eki taşıt belgesinde kayıtlı olduğunu
ve söz konusu yetki belgesi altında
çalıştırılabileceğini gösteren belge.
taşıt katarı / vehicle series/road
train
Karayolunda bir birim olarak seyretmek
üzere birbirine bağlanmış
en az bir çeken ve en çok iki çekilen
römork veya bir yarı römork ile bir
römorktan oluşan araç.
taşıt yolu / roadway, carriageway
Kaplamalı veya kaplamasız banketler
arasında kalan ve taşıtların
güven ve konforla hareket etmesini
sağlayan yol kesimi.
tehlikeli maddeler / dangerous
goods, hazardous materials (Haz
Mat)
ADR’nin A ek’inin 3 üncü bölümünde
yer alan maddeler.
tehlikeli yük / dangerous cargo
Taşımacılık kanunu ve yönetmeliğine
göre tehlikeli olarak kabul edilen yük.
tek yönlü karayolu / one-way
street
Taşıt yolunun yalnız bir yöndeki ta-
şıt trafiği için kullanıldığı karayolu.
tekerlek izi / tracking
Taşıtların aynı izi takiben gitmeleri
sonucu yol yüzeyinde oluşan boyuna
çöküntü veya renk değişimi.
teknik düzenleme / technical
regulation
Teknik kuralları, doğrudan veya bir
standarda, teknik şartnameye veya
uygulama kılavuzuna atıfta bulunarak
ya da bunların muhtevalarını
kapsayacak şekilde ortaya koyan
doküman.
teknik şartname / technical specification

Bir ürün, işlem veya hizmet tarafından
karşılanacak teknik kuralları
tarif eden doküman.
temel / foundation
Üstyapıdan gelen yükleri zemine aktarmak
amacıyla inşa edilen ve zemin
içinde kalan taşıyıcı kısım.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 68
temel pabucu
temel pabucu / footing
Sömel, tek temel.
temel tabakası / base course
Kaplama tabakası ile ince tesviye
yüzeyi veya alt temel tabakası arasında
bağlantıyı, yük dağılımını ve
düzgünlüğü sağlayan, yola gelen
yükleri taşıyan ve alt temel veya yol
tabanına aktaran tabaka.
tempan (kılıf) duvarı / spandrel
wall
Köprü gövdesini memba ve mansap
tarafında sınırlayan duvar.
terleme / bleeding
Bitümlü (asfalt) yollarda, bağlayıcı-
nın sıcaklık etkisi ile kaplama yüzeyine
çıkması.
terminal işletmecisi / terminal
operator
Karayolu taşıma yönetmeliğinde tanımlanan
bir yolcu veya eşya/kargo
terminalini işleten gerçek veya tüzel
kişiler.
ters sehim / camber
Bombe.
tescil / registration
Aynî ve şahsî haklara yönelik işlemlerin
gerekleri yerine getirildikten
sonra tarih ve yevmiye numarası ile
tapu kütüğüne yazımı.
tesir çizgisi / influence line
Birim düşey yük sistem üzerinde
hareket ederken, birim yükün herhangi
bir konumunda, sistemin bir
noktasındaki kesit zoru veya mesnet
tepkisi gibi herhangi bir büyüklüğün
hesaplanan değerinin birim
yükün hizasında koordinat olarak
alınmasıyla çizilen diyagram.
teslim alan / consignee
Sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi ve
taşıma senedinde belirtilen eşyanın
teslim edileceği kişi.
tespit muayenesi / detection
Araçlar üzerine logo işletilmesi veya
sökülmesi, aracın renginin değiştirilmesi,
motor ve şasi numaraları-
nın tespiti, servis araçlarına kuşak
takılması veya sökülmesi, takograf
taktırılması veya söktürülmesi, hususi
olarak tescilli araçların ticari
taksiye veya ticari taksilerin hususi
araçlara dönüştürülmesi durumlarının
tespitinin yapıldığı muayene.
tevhit / amalgamation
Tapu sicilinde ayrı ayrı kayıtlı birbirine
bitişik birden fazla taşınmaz
malın tek bir tapuya bağlanarak, tek
bir parsel halini alması.
TIR karnesi / TIR carnet
TIR sözleşmesi kapsamında, uluslararası
kara taşımacılığını dolayısıyla
uluslararası ticaretin kolaylaştı-
rılmasını sağlayan gümrük transit
belgesi.
terimleri KARAYOLLARI
69 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
trafik hacim haritası
tırmanma şeridi / climbing lane
Karayolunda eğimin yüksek olduğu
kesimlerin çıkış yönünde kapasite
ve trafik güvenliğini artırmak amacıyla
ağır taşıtların kullanmaları
için yapılmış olan ilave şerit.
timsah sırtı çatlak / alligator
cracks
Trafik yükleri altında asfalt kaplama
tabakasının yorularak taşıma gücü-
nü kaybetmesi sonucunda yol kaplamasında
timsahın sırtına benzeyen
birçok küçük bloklar teşkil edecek
şekilde meydana gelen, birbiri ile ilgili
çatlaklar.
tip enkesit / typical cross section
Yolun standart kesimini temsil eden
detay ölçüleri verilmiş enine kesit.
tokmak / mallet
Ağaçtan veya demirden iri çekiç.
ton-km / ton-km
Bir ton yükün bir kilometre mesafeye
taşınmasıyla elde edilen trafik
ölçü birimi.
toplayıcı yol / frontage road, feeder,
collector road
Ana yolun bitişiğinde ve ona paralel,
yöresel trafiği toplayıp dağıtmaya
yarayan servis yolu .
toplulaştırma / land consolidation
Parçalanmış, dağılmış, şekilleri bozulmuş
arazilerin üretim tekniğinin
geliştirilmesi ve daha ekonomik olarak
yararlanma, muhafaza ve zirai
sulama tedbirlerinin alınabilmesi
için arazilerin birleştirme suretiyle
bir araya toplanması.
toprak işleri / earth works
Her cins zemin ve kaya birimlerde
yapılan kazı, dolgu vb. tesviye işleri.
toprak yol / earth road
Stabilize edici maddeler ile takviye
edilip su geçirmez ve daha mukavim
hale getirilmiş veya getirilmemiş ve
tesviye ile gerekli enkesit şekli verilmiş
doğal yol.
toprakarme / reinforced earth
Temel betonu üzerine, prekast yüzey
elemanların(panel), geri dolgu tabakalar
içerisine yerleştirilen yüksek
aderanslı sıcak-daldırma galvaniz
kapamalı çelik şeritler veya yüksek
çekme dayanımlı plastik şeritlere
bağlanması ile inşa edilen donatılı
zemin duvarı.
topuk (dolgu şev dibi) hendeği /
heel (slope base) ditch
Yolun dolguda teşkil edildiği kesimlerde;
kenar, palye, kafa ve refüj
hendeklerinden, dren boruları ve
kollektörlerin enine deşarjından,
bordür düşüm oluklarından, dolgu
şevinden ve arazi eğiminin dolguya
doğru olduğu kesimlerde araziden
gelen suları toplayarak menfezlere
veya derelere boşaltan drenaj yapısı.
trafik / traffic
Yayaların, hayvanların ve araçların
karayolları üzerindeki hal ve hareketleri.

trafik akım sayımı / traffic flow
count
Bir yol kesiminin belirli bir noktasından
her iki yönde geçen taşıtların
belirli bir zamanda önceden kararlaştırılan
süre ve sıklıklarla sayıca
tespit işlemi.
trafik hacim haritası / traffic
flow map
Karayolu ağının kesimler itibariyle
yıllık ortalama günlük trafik değer-
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 70
trafik hacmi
lerinin taşıt sınıflarına göre harita
üzerinde gösterilmesi.
trafik hacmi / traffic volume
Verilen bir süre içerisinde belirlenen
bir yol kesiminden veya noktasından
geçen toplam taşıt sayısı.
trafik işaretleri / traffic signs
1- Sabit veya taşınabilir bir mesnet
üzerine yerleştirilmiş ve üzerindeki
sembol, renk ve yazı ile özel bir talimatın
aktarılmasını sağlayan trafik
tertibatı.
2- Trafiği düzenleme amacı ile kullanılan
işaret levhaları, ışıklı ve sesli
işaretler, yer işaretlemeleri ile trafik
zabıtası veya diğer yetkililerin trafiği
yönetmek için yaptıkları hareketler.
trafik kazası / traffic accident,
traffic collision
Karayolu üzerinde hareket halinde
olan bir veya birden fazla aracın karıştığı
ölüm, yaralanma ve/veya zararla
sonuçlanmış olan olay.
trafik kontrol elemanları / traffic
control devices
Trafik güvenliği ve düzeninin sağ-
lanmasına yönelik olarak karayoluna
dikilmiş veya yerleştirilmiş trafik
işaretleri ile diğer tertibatlar.
trafik sıkışıklığı / traffic congestion

Trafiğin çok yavaş ilerlediği ve
araç kuyruklarının oluştuğu trafik
durumu.
trafik sinyalizasyonu / traffic
signalization
Özellikle kavşaklarda veya yaya
geçitlerinde kullanılan ve trafiğin
daha güvenli akışını sağlayan trafik
kontrol elemanı.
trafik şeridi / lane
Taşıtların bir dizi halinde güvenli
seyredebilmeleri için taşıt yolunun
ayrılmış bölümü.
trafik tanzim işaretleri / traffic
regulatory signs
Yol kullanıcılarını, çeşitli yasaklama
ve kısıtlamalar hakkında bilgilendiren
işaretler.
trafik uyarı işaretleri / traffic
warning signs
Yol kullanıcılarını, yol üzerindeki
bir tehlike konusunda uyaran ve bu
tehlikenin özelliği konusunda bilgilendiren
işaretler.
trafik yoğunluğu / traffic density
Belli bir anda belirli bir yol veya şerit
uzunluğunu işgal eden taşıt sayısı.
trampa / barter
Taşınır veya taşınmaz bir malın baş-
ka bir malla değiştirilmesi.
tramvay / tram
Genellikle yerleşim birimleri içerisinde
insan taşımasında kullanılan,
karayolunda tekerlekleri raylar üzerinde
hareket eden ve hareket gücü-
nü dışarıdan sağlayan taşıt.
transit gümrük beyannamesi /
transit declaration form
İhraç veya transit malların yurt dışı
edilmek üzere taşınmasında gümrük
idarelerince düzenlenen belge.
transit taşımacılık / trough transport

Âkit taraflardan birine ait taşıtların
diğer âkit taraf toprakları üzerinden
geçerek ve bu topraklarda yükleme/
boşaltma veya yolcu indirme/bindirme
olmaksızın yapılan taşımacılık.
terimleri KARAYOLLARI
71 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
uygulama projesi
turbolag / turbo lag
Gaz pedalına basıldığı andan itibaren
turbo devreye girene kadar ge-
çen zaman.
turboşarjer / turbocharger
Gücünü egzoz gazından alan, motora
daha fazla hava girmesini sağlayan
sistem.
turuncu plaka / orange plate
Tehlikeli madde taşıyan taşıtlarda,
dikey düzleme yerleştirilmiş şekilde,
40 cm tabana ve 30 cm’den daha
az yüksekliğe sahip, 15 mm’den
daha az genişlikte siyah sınırları
olan, aracın büyüklüğü ve yapısı
yeterli yüzey alanına sahip değilse
boyutları tabanı 30 mm, yüksekliği
120 mm ve siyah kenarı 10 mm’ye
kadar azaltılabilecek, üst kısmına
tehlike tanıma numarası, alt kısmı-
na da UN numarası yazılan, dikey
eksene dik olacak şekilde taşıtın ön
ve arka tarafına birer adet takılan
turuncu renkli reflektörlü dikdörtgen
plakalar.
tuz serici / salt spreader
Kar ve buz mücadelesinde kaplama
üzerine tuz serpmede kullanılan bir
araç veya ekipman.
tünel / tunnel
Yeraltında yapılacak kazı ile istenilen
kesitte boşluk oluşturulması ve
desteklenmesi ile inşa edilen yeraltı
yapısı.
tünel portali / tunnel portal
Yol güzergâhında bulunan tünellerin
giriş ve çıkış yüzü.
tüvenan malzeme / all-in-aggregate
material
Ocaktan temin edilen işlenmemiş
malzeme.
U
UBAK belgesi / ECMT/CEMT permit
Ulaştırma Bakanları Avrupa Konferansı
Sekretaryası tarafından ülkelerin
baz kotasına göre eşit sayıda
tahsis edilen çok taraflı uluslararası
taşıma belgesi.
uç kazığı / end bearing pile
Ucu sağlam tabakaya oturan, taşı-
yıcı görevini en alt kısmının yaptığı
kazık.
uluslararası taşıma / international
transport/carriage
Türkiye’den veya Türkiye’ye karayoluyla,
Türkiye üzerinden karayoluyla
transit, Türkiye’ye denizyolu,
demiryolu ve havayolu ile gelip karayolundan
üçüncü ülkelere yapılan
taşımalar.
UN numarası / UN number
Madde veya parçaların Birleşmiş
Milletler örnek düzenlemelerinden
alınmış dört basamaklı tanımlama
numarası.
uygulama projesi / shop drawing,
application project
Uygulamaya esas proje.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 72
uzaktan algılama
uzaktan algılama / remote
sensing
Havadan fotoğraf çekme gibi, fiziksel
özelliklerle ilgili uzak mesafelerden
bilgi toplama yöntemi.
Ü
ücret toplama maliyeti / toll
collection cost
Karayolları ağındaki ücretli yollarda
ücret toplama hizmetleri için yapı-
lan harcama.
üçüncü ülke taşımacılığı / third
country transport
Âkit taraflardan birine ait taşıtlarla,
diğer âkit taraf topraklarından
üçüncü bir ülkeye veya bunun aksi
yönde yapılan taşımalar.
üst düzey yönetici / senior
manager
KTY kapsamında faaliyet gösteren
bir gerçek veya tüzel kişiliği temsil
ve ilzam ederek ve/veya bunların
tamamını fiilen sevk ve idare ederek
sürekli ve etkin bir şekilde yöneten
yönetim kurulu başkanı, yönetim
kurulu üyesi, genel müdür, genel koordinatör,
genel sekreter ve benzeri
konumundaki veya bu unvanlarla
istihdam edilen kişiler.
üst geçit / overpass
Karayolunun diğer bir karayolu veya
demiryolunu üstten geçmesini sağ-
layan yapı.
üstyapı tabanı / superstructure
subgrade, formation level
Tesviye yüzeyi altında kalan, yarma
veya dolgularda üstyapının taşıma
gücüne etkisi olabilecek bir derinli-
ğe kadar devam eden ve taşıma gücü
üstyapı projelendirmesinde etkin
olan tabaka.
üzengi taşı / springer
Bir kemer yayının başladığı ve ayağa
oturduğu noktadaki ilk taş, yastık
taşı.
V
varış noktası / point of arrival
Yolcu bileti veya taşıma senedinde
gösterilen, yolcu veya eşyanın götü-
rülmek istendiği yer.
varyant / diversion, variant
Yolun bir kısmının veya tamamının
çeşitli nedenler ile değiştirilmiş kısmı.
vaziyet planı / sketch of site view
Yol güzergâhının genel özelliklerini
gösteren küçük ölçekli plan.
verevlik açısı / skew angle
Güzergâhı kesen bir yapının yol eksenine
dik olmayan bir açı ile yolu
kesmesi durumu.
vibrasyonlu keçi ayağı silindir /
vibratory pad foot roller
İnce daneli zeminlerde daha iyi sı-
kıştırma yapmak için kullanılan vibrasyonlu
ve tamburları keçi ayaklı iş
makinesi.
terimleri KARAYOLLARI
73 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
yarı otomatik şanzıman
vibrasyonlu silindir / vibratory
roller
Zemin sıkıştırma işlerinde kullanılan
titreşimli (vibrasyonlu) iş makinesi.
vidalı kompresör / screw compressor

Vidalı kompresör basınçlı hava üretmek
için birbirine geçmiş rotor çiftinin
kullanıldığı pozitif yer değiş-
tirmeli makine.
vidanjör kamyon / sewage truck
Kanalizasyon, foseptik vb çukurlardan
herhangi bir tip sıvıyı içindeki
partiküllerle beraber çeken araç.
vinç / crane
Yükleri kaldırıp bir başka yere aktarmaya
yarayan makine.
vinçli kamyon / crane truck
Kamyon üzerine monte edilmiş, ağır
cisimleri kaldırmakta kullanılan
makine.
viskozite (akışkanlık) / viscosity
Bir akışkanın, iç sürtünmelerinden
dolayı, harekete karşı direnç göstermesini
sağlayan özelliği ve bu özelliğin
kabul edilmiş bir metoda göre
bulunan nümerik değeri.
viyadük / viaduct
Açıklığı ve yüksekliği çok büyük
olan vadiden, demiryolu veya kara
yolunun geçişini sağlayan, yol ve
kavşak kesişmelerini ortadan kaldırmak
için yapılan köprü.
Y
yağış alanı / precipitation area
Köprü ve menfezlere gelen suların
toplandığı alan.
yaklaşım plağı / approach slab
Köprünün giriş ve çıkışında kenar
ayak başlık kirişi üzerine dayanan
köprü üstyapı elemanı.
yama çalışması / patching
Bir yol kaplamasındaki küçük, lokal
onarımların yapılması.
yandan çarpmalı kaza / sideway
collision
Bir aracın diğer bir araca yandan
veya belirli bir açı ile çarpması ile
meydana gelen kaza.
yapay puzolan / artificial pozzolona

Öğütülerek kullanılan, 600-900
°C’de pişirilmiş kil veya şist ile su
içinde hızla soğutulan yüksek fırın
cüruf (tuğla, kiremit vb.).
yarı otomatik şanzıman / semiautomatic
transmission
Düz vites ile otomatik vites arasında
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 74
yarı römork
yer alan yarı otomatik bir vites sistemi.
yarı römork / semi-trailer
Bir kısmı motorlu taşıt veya araç
üzerine oturan, taşıdığı yükün ve
kendi ağırlığının bir kısmı motorlu
araç tarafından taşınan römork.
yarma / cut
Üstyapı alt kotunun üzerinde kalan
kazı hacmi.
yarma hendeği / cut ditch
Yarmalarda platform ve şevlerden
gelen suları toplayıp uygun yerlere
boşaltan yapılar.
yatay gabari / horizontal clearance
Yatay açıklık.
yatay işaretleme / horizantal
signing
Trafiğin düzenlenmesi, bazı yasaklama
ve kısıtlamaların belirtilmesi
ve yolu kullananlara rehberlik etmesi
amacıyla yol yüzeyine çizilen çizgiler,
oklar, yazı ve semboller.
yatay kurp / horizontal curve
Yolun aliymanları birleştiren eğrisel
kısmı.
yatay yük / horizontal load
Yatay doğrultuda etkiyen yük.
yaya / pedestrian
Araçlarda bulunmayan, karayolunda
hareketsiz veya hareket halinde
bulunan insan.
yaya geçidi / pedestrian crossing,
cross walk
Taşıt yolunda, yayaların güvenli ge-
çebilmelerini sağlamak üzere, trafik
işaretleri ile belirlenmiş alan.
yaya geçidi taraması / zebra
crossing
Yayaların geçmesi için işaretlenmiş
çizgili yaya geçidi.
yaya kaldırımı / sidewalk, footway
Karayolunun taşıt yolu kenarı ile
gerçek ve tüzel kişilere ait mülkler
arasında kalan ve yalnız yayaların
kullanımına ayrılmış olan kısmı.
yaya köprüsü / pedestrian bridge
Sadece yayalar için yapılan köprü.
yayılı yük / distributed load
Noktasal olmayan yük.
yazılı talimat / written instructions

ADR’nin 5.4.3’üncü kısmında belirtildiği
şekilde; gönderen tarafından
sürücüye verilmek üzere hazırlanan
ve taşıma esnasında oluşabilecek bir
kaza durumunda alınacak tedbirler
ile taşınan madde veya maddeler ile
ilgili özelliklerin yazılı olduğu belge.
yeraltı suyu drenajı / subsurface
drainage
Yeraltı suyunun yola zarar vermeyecek
şekilde uzaklaştırılması.
yerinde dökme beton / concrete
cast on site
Yerinde imal edilen beton.
yerleşik olunan ülke / country of
residence
Taşımacının yerleşik olduğu ve aracın
kayıt edildiği ülke.
yerleşim yeri / residential area
terimleri KARAYOLLARI
75 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
yol durumu
Kendisine ulaşan karayolları üzerinde
sınırının başlangıcı ve bitimi bir
işaret levhası ile belirlenmiş olan
yerleşme, çalışma ve barınma amacı
ile insanların yararlandıkları yapı
ve tesislerin bir arada bulunduğu
ve karayolu trafiğine etkileri tespit
edilmiş ve idari taksimatla belirlenmiş
olan il, ilçe, köy veya mezra gibi
yerler.
yeşil taşıt / green vehicle
Taşımacıların uluslararası taşımalarda
kullandıkları, UBAK Bakanlar
Konseyinin CEMT/CM (2005) 9 final
sayılı kararında açıklanan gürültü
ve egzoz emisyon değerlerine haiz
çekici ve kamyonlar.
yıllık ortalama günlük ağır
taşıt trafiği / annual average daily
heavy vehicle traffic
Bir yıl boyunca, yolun bir noktasından
veya kesiminden her iki yönde
geçen toplam ağır taşıt trafiğinin
gün sayısına bölünmesiyle elde edilen
trafik hacmi.
yıllık ortalama günlük trafik /
annual average daily traffic
Bir yıl boyunca, yolun bir noktasından
veya kesiminden her iki yönde geçen
toplam trafiğin gün sayısına bölünmesiyle
elde edilen trafik hacmi.
yol / road, highway
Kara ulaştırma araçlarının gidiş gelişini
temin amacıyla ortaya getirilen
yapının bütünü.
yol altyapısı tabanı / subgrade
Yol altyapısının oturduğu tabii zemin
yüzeyi veya iyileştirilmiş tabii
zemin yüzeyi.
yol bakım / road maintenance
Yol ve yol ile ilgili bir tesisin öngörü-
len görevi sürekli olarak yerine getirmesini
sağlamak amacı ile orijinal
yapısının muhafazası için yapılan
çalışma.
yol boyu tesisleri / roadside service
facilities
Araçların akaryakıt, LPG, yağ ve basınçlı
hava gibi ihtiyaçları ile konaklama,
mola gibi diğer ihtiyaçlarının
da sağlandığı yer.
yol butonu / road stud
Taşıt yolu üzerine yapıştırma ve
çakmak suretiyle yerleştirilen, kullanış
yerine göre çeşitli rengi ve yansıtıcı
özelliği olan elemanlar.
yol çizgi makinesi / road marking
machine
Yol üstü yatay işaretleme yapan makine.
yol dışı kaya kamyonu / off-road
truck, articulated dump truck
Yol dışı kaya kamyonu.
yol durumu / road condition
Bakım altındaki yolların her mevsimde
sürekli trafiğe açık bulundurulmasının
izlenmesi, durumun
güncel rapor edilmesi.
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 76
yol envanteri
yol envanteri / road inventory
Yolu teşkil eden tüm yapıların geometriye
dayalı bilgileri ile 300 metre
uzaklığa kadar yolun sağında ve
solunda ihtiyaç duyulan bilgilerinin
toplandığı ve değerlendirildiği bilgi
kaynakları.
yol kullanım ücreti / road use
charge
Bir ülkeye ait taşıtın diğer bir ülkeye/ülke
üzerinden yaptığı taşımalarda
o ülkenin karayolu altyapısı-
nı kullanmasından dolayı ödediği
ücret.
yol üstyapısı / pavement
Trafik yükünü taşımak üzere yapı-
lan ve kaplama, temel, alt temel tabakalarını
içine alan yol yapısı.
yol yapım gideri / road construction
cost
Altyapı (toprak işleri, sanat yapıları,
etüt–proje, kamulaştırma ve köprü-
ler) ve üstyapı (yol satıh cinsi) giderleri
toplamı.
yola elverişlilik muayene belgesi
/ roadworthiness test certificate
Yola elverişlilik muayenesi sonucunda
muayenesi onaylanan taşıtlar ile
römork ve yarı römorklara verilmek
üzere düzenlenen belge.
yola elverişlilik muayene raporu
/ roadworthiness test report
Karayolu araçlarının özellikleri ve
teknik bilgiler ile yola elverişlilik
muayene sonuçlarının yer aldığı/iş-
lendiği belge.
yola elverişlilik muayenesi /
roadworthiness inspection
Ulaştırma Bakanları Avrupa
Konferansı’nın (UBAK) ITF/TMB/
TR (2008) 12 numaralı kullanım
kılavuzunda belirlenen taşıtların
egzoz emisyon ve motor gürültü seviyelerinin
maksimum değerleri ile
römork ve yarı römorklarının sahip
olması gereken güvenlik kuralları-
nın bulunup bulunmadığının denetlenmesi.
yola terk / renunciation for road
İmar planlarının uygulanışı sırasında
taşınmaz mal maliklerince bedelli
veya bedelsiz olarak imar planına
uygun biçimde taşınmazın tamamı-
nın veya bir kısmının yola terk edilmesi
işlemi.
yol boyu dinlenme alanı / roadside
park
Karayollarından yararlanan sürücü
ve yolcuların kısa süreli dinlenmelerine
imkan sağlayan alan.
yolboyu gelişimi / roadsideplanting

Yolun çevreye olan olumsuz etkisini
en az düzeye indirmek, güvenli trafik
akışının sağlanmasına yardımı
olmak, estetik bir görünüm oluşturmak
ve yolun araziye fonksiyonel
olarak uyumunu sağlamak.
yolcu / passenger
Aracı kullanan sürücü ile hizmetliler
dışında araçta bulunan kişiler.
yolcu-km / passenger-km
Bir yolcunun bir kilometre mesafeye
taşınmasıyla elde edilen trafik ölçü
birimi.
yolcu bileti / passenger ticket
Yolcunun taşınması yükümlülüğünü
içeren, yönetmelikte öngörülen şekil
ve şartları ihtiva eden ve yolcuya verilmesi
zorunlu belge.
terimleri KARAYOLLARI
77 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
zirve saat faktörü
yoldan ihdas / creating parcel
from road
Yolun kapanması nedeniyle oluşan
taşınmaz malın, düzenlenecek haritaya
göre yoldan ayrılarak, bir parsel
numarası altında ilgisine göre
belediye, köy, Karayolları Genel Mü-
dürlüğü veya Hazine adına tescili
işlemi.
yonu taşı / freestone
Yatak ve yan yüzleri murç veya tarak
ile düzeltilmiş dikdörtgen veya düzgün
şekil verilmiş taşlar.
yön okları / arrow markings
Şerit seçimi ve yönlendirme amacıyla
kaplama üstüne ve şeritlerin ortasına
çizilen ok biçimindeki figürler.
yük taşıma kapasitesi / load
capacity
Bir aracın güvenle taşıyabileceği en
çok yük ağırlığı veya yolcu ve hizmetli
sayısıdır.
yükleme / loading
Yükün araca yüklenmesi.
yükleyen / loader
Tehlikeli maddeleri taşıta ya da
büyük konteynerlere yükleyen iş-
letmeler ile doğrudan maddelerin
sahibi olarak tehlikeli maddeleri ta-
şıyana teslim eden ya da kendi adına
taşımayı gerçekleştiren işletmeler.
yüklü ağırlık / loaded weight
Bir taşıtın yüksüz ağırlığı ile taşı-
makta olduğu sürücü, hizmetli, yolcu
ve eşyanın toplam ağırlığı.
yük motosikleti (triportör) /
freight trike
Karoserisi yük taşıyabilecek şekilde
sandıklı veya özel biçimde yapılmış
olan ve yolcu taşımalarında kullanılmayan
3 tekerlekli motosiklet.
yüksüz ağırlık / kerb/curb weight
Üzerinde insan veya eşya (yük) bulunmayan
ve akaryakıt deposu dolu
olan bir aracın taşınması zorunlu
alet, edevat ve donatımı ile birlikte
toplam ağırlığı.
yüzeysel temel / spread foundation,
spread footing
Sığ temel.
Z
zayıf zemin / soft soil
Taşıma gücü yetersiz zemin.
zemin çivisi / soil nailing
Projelerde gösterilen veya idare tarafından
belirtilen yerlerde, yukarı-
dan aşağıya doğru kademeli olarak
yapılan kazıda şev yüzeyinde açılan
deliklere, çelik donatıların yerleş-
tirilerek enjeksiyon yapılması ile
oluşturulan çivili duvar.
zıvana / mortise
Taşların birbirine bağlantısında kullanılan;
kare kesitli, kalın ve başsız
bir çivi şeklinde yahut yassı ve uçlara
doğru genişleyen formda kurşunla
tespit edilen demir yapı öğesi.
zilyetlik / possesion, occupation
Bir eşya (mal) üzerinde zilyetlik
iradesine dayanarak fiili hakimiyet
kurma eylemi.
zirve (pik) saat / peak hour
Taşıt trafiğinin en yoğun olduğu
saat.
zirve saat faktörü / peak hour
factor
Saatlik en yüksek trafik hacminin
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 78
zorunlu muayene
aynı saat içinde verilen bir zaman
periyodundaki (genellikle 15 dakika)
maksimum akım değerine oranı.
zorunlu muayene / compulsory
inspection
Muayene süresi dolmadan kazaya
karışması sonucu yetkili zabıtaca
muayenesi gerekli görülen araçların
muayeneleri.
terimleri KARAYOLLARI
79 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
KISALTMALAR
A/C air conditioning Klima
A/T automatic transmission Otomatik şanzıman
AADHVT annual average daily heavy vehicle traffic Yıllık ortalama günlük ağır taşıt
trafiği
AADT annual average daily traffic Yıllık ortalama günlük trafik
AASHTO American Association of State Highway and Transportation Officials Amerika
Eyalet Yolları ve Ulaşım Çalışanları Kurumu
AB Avrupa Birliği Avrupa birliği
ABC active body control Otomobilin yanlara öne ve geriye doğru kasılmasını önleyen
hidro elektronik sistem
ABS antilock brake system Kilitlenmeyen fren sistemi
ABV anti-backfire valve Geri tepmeyi önleyici subap
AC alternative current Alternatif akım
ACI American Concrete Institute Amerikan beton enstitüsü
ACPA American Concrete Pavement Association Amerikan beton yollar kurumu
ADN European Agreement Concerning the International Carriage of Dangerous Goods
by Inland Waterways Tehlikeli Malların İç Suyolları ile Uluslararası Taşımacılığına
İlişkin Avrupa Anlaşması
ADR European Agreement Concerning the International Carriage of Dangerous Goods
by Road Tehlikeli maddelerin uluslararası karayollarında taşınmasına dair avrupa
anlaşması
ADT average daily traffic Ortalama günlük trafik
AETR European Agreement Concerning the Work of Crews of Vehicles Engaged in International
Road Transport Uluslararası karayolu taşımacılığı yapan taşıtlarda çalışan
personelin çalışmalarına ilişkin avrupa anlaşması
AFR air fuel ratio Hava/yakıt oranı
AFV alternative fueled vehicle Alternatif yakıtlı taşıt
AG alçak gerilim 1000 volttan düşük gerilim
AI Asphalt Institute Asfalt enstitüsü
AIAM Association of International Automobile Manufacturers Uluslararası otomobil
imalatçıları birliği
AKM ana kontrol merkezi Otoyol ücret toplama sistemlerinin ve trafik yönetim sistemlerinin
bağlı olduğu genel merkez
ANSI American National Standarts Institute Amerikan ulusal standartlar enstitüsü
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 80
ARMİ Araç Muayene İstasyonu Araçların niteliklerini tespit ve kontrol edebilecek cihaz
ve personeli bulunan ve teknik kontrolü yapılan yer
ASC automatic spin counter, automatic stability control Hızlanma sırasında tahrik
tekerleklerinin patinaj yapmasını önleyen sistem
ASCD automatic speed control device Hızı otomatik olarak kontrol eden lazerli radar
sistemi
ASM auto shift manual Otomatik olarak vites değiştirmeye olanak sağlayan sıralı manuel
şanzıman
ASR anti slip regulation İlk kalkışta ve hızlanmada, tahrik tekerleklerinin aşırı dönmesini
engelleyerek, aracın güvenli hareketini sağlayan patinaj önleyici sistem
ASTM American Society for Testing and Materials Amerika Test ve Malzeme Kurumu
ATF automatic transmission fluid Otomatik hız kutusu (şanzıman) yağı
ATIS advanced traveller information systems İleri trafik yönetim sistemleri
ATP Agreement on the International Carriage of Perishable Foodstuffs and on the
Special Equipment to Be Used for Such Carriage Bozulabilir Gıda Maddelerinin Uluslararası
Taşımacılığı ve Bu Taşımacılık Faaliyetinde Kullanılacak Özel Ekipmana İlişkin
Anlaşma
ATS automatic tire stabilizer Lastik patladığında yola dengeli bir şekilde devam edilmesini
sağlayan sistem
AUS akıllı ulaşım sistemleri Elektronik teknolojisinin ulaştırma sektörüne uygulaması
AVCS automatic vehicle classification system Araçların aks sayıları, yükseklikleri ve
akslar arası mesafe gibi özelliklerini otomatik olarak belirlemeye yarayan elektromekanik
veya elektronik otomatik araç sınıflandırma sistemi
AVI automatic vehicle identification Otomatik araç tanılama
AWD all wheel drive Tüm tekerleklerden tahrikli
BHP brake horsepower Fren beygir gücü
BKM bölge kontrol merkezi Otoyol ücret toplama sistemlerinin ve trafik yönetim
sistemlerinin bağlı olduğu bölge müdürlüğü veya belli bir otoyol kesimi bazındaki
merkez
BSEC Black Sea Economic Cooperation Karadeniz ekonomik işbirliği (kei)
BSI British Standarts Institute İngiliz standartlar enstitüsü
BSK bitümlü sıcak karışım Agregası ısıtılmak suretiyle hazırlanmış bitümlü karışım
CBR california bearing ratio Kaliforniya taşıma oranı (%)
CCTV kapalı devre televizyon sistemi Kameralı görüntü izleme sistemi
CEN European Committee for Standardization Avrupa standart komitesi
CMR convention marchandises routiers Eşyaların karayolundan uluslararası nakliyatı
için mukavele sözleşmesi
terimleri KARAYOLLARI
81 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
CNG compressed natural gas Sıkıştırılmış doğalgaz
CORTE Confederation of Organisations in Road Transport Enforcement Karayolu taşı-
macılığı uygulamalarındaki kurumlar konfederasyonu
CRDI common rail direct injection “Tutuculu püskürtme” veya “ortak boru” anlamı-
na gelen, dizel motorlarda kullanılan bir yakıt enjeksiyon sistemi
CTP cam takviyeli polyester Yolun doğrultusunu ve kenarlarını göstermek üzere, yol
kenarlarına belirli aralıklarla yerleştirilen eleman
CVT constantly variable transmission Değişken oranlı şanzıman
CVVT continuously variable valve timing Sürekli değişken subap zamanlama sistemi
ÇBGT çimento bağlayıcı granül temel
ÇED çevresel etki değerlendirmesi
DC direct current Doğru akım
DGM duruş görüş mesafesi Sürücülerin bir tehlikeyi fark edip durabilmeleri için
gerekli mesafe
DI direct injection Dizel ve benzinli motorlarda direkt enjeksiyon
DIN Deutsches Institut für Normung Alman standartlar enstitüsü
DMİ değişken mesaj işareti Seyahat edenlere değişen yol durumuna dair mesajların
gösterildiği baş üstü mesaj göstergesi
DMS dynamic message sign Değişken mesaj işareti
DOHC double overhead camshaft Üstten çift kam mili
DSC dynamic stability control Dört tekerleğin yola en güvenli şekilde basmasını sağ-
layan sistem
DSP dynamic shift program Şanzıman ayarlarını sürücünün kullanım tarzına göre de-
ğiştiren gelişmiş otomatik şanzıman
E ROAD European road Avrupa karayolları
EAS elektronik active steering Ön tekerleklerin ani direksiyon hareketleri sebebiyle
yol tutuşu bozmasını engellemeye çalışan aktif direksiyon sistemi
EBD electronic braking distribution Fren gücünün dört tekerlekte eşit olmasını sağlayan
hidrolik dağılım destek sistemi
EBS electronic braking system Elektronik kontrollü fren sistemi
ECAS electronically controlled air suspension Aracın yerden yüksekliğini azaltan ve
çoğaltan elektronik kontrollü havalı süspansiyon
ECO Economic Cooperation Organization Ekonomik işbirliği teşkilatı
ECU electronic control unit Elektronik kontrol ünitesi
EDC electronic damping control Yol ve hız durumuna göre amortisörlerin elektronik
olarak ayarlanması
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 82
EDY eşdeğer dingil yükü
EGR exhaust gas recirculation Egzoz gazı devridaimi
EN European Norm Avrupa standardı
ERCA European Root Certification Authority Sayısal takograf sistemi avrupa kök sertifikasyon
otoritesi
ESCAP Economic and Social Commission for Asia and Pacific Asya ve Pasifik Ekonomik
ve Sosyal Komisyonu
ESP electronic stability program Elektronik denge programı
ETC electronic toll collection Elektronik ücret toplama
ETC electronic traction control Elektronik olarak çekiş kontrol (patinaj anında motor
gücünü kontrol eden sistem)
ETRTO European Tyre and Rim Technical Organization Avrupa Lastik ve Jant Teknik
Organizasyonu
EU European Union Avrupa birliği
F/O fiber/optik Fiber optik kablo/lif
FHWA Federal Highway Administration Ulusal karayolları idaresi
FSI fuel straight injection Direkt benzin püskürtmesi
FUBDEK fiber optik kablo uç denetim kabini Yol boyunca tesis edilen fiber optik
kablonun bağlı olduğu uç denetim kabini
FWD front wheel drive Önden çekişli
FWD falling weight deflectometer Düşen ağırlıklı deflektometre
GEN generator Jeneratör
GIS geographic information system Coğrafi bilgi sistemi
GKM gişe kontrol merkezi Otoyol ücret toplama sistemlerinin gişe sahası bazında
bağlı olduğu merkez
GND ground Elektrik devrelerinde topraklama, şasileme, zemin, toprak
GPS global positioning system Küresel konumlandırma sistemi
GSI geological strength index Jeolojik dayanım endeksi
GSM global system for mobile communication Mobil haberleşme için küresel sistem
GT granüler temel
HCV heavy commercial vehicle Ağır ticari taşıt
HD heavy duty Ağır hizmet
HDM-4 highway development&management software Yol geliştirme ve yönetim
programı
HEEP highway engineering exchange program Yol mühendisliği değişim programı
terimleri KARAYOLLARI
83 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
HYTT hafif yüklü ticari taşıt
I/P instrument panel Gösterge panosu
ID inside diameter İç çap
IGN ignition Ateşleme
IMDG Kodu International Maritime Dangerous Goods Code Tehlikeli mallar uluslararası
denizcilik kodu
INJ injection Enjeksiyon, püskürtme
IR infrared Kızılötesi
IRF International Road Federation Uluslararası yol federasyonu
IRI international roughness index Uluslararası yol yüzey düzgünsüzlüğü endeksi
IRU International Road Transport Union Uluslararası karayolu taşımacılığı birliği
ISO International Standards Organization Uluslararası standartlar organizasyonu
ITC United Nations Economic Commission for Europe Inland Transport Committee
Birleşmiş milletler avrupa ekonomik komisyonu iç ulaşım komitesi
ITF International Transport Forum Uluslararası Ulaştırma forumu
ITS intelligent transport systems Akıllı ulaşım sistemleri
IVSC entegrated vehicle speed control Entegre taşıt hızı kontrolü
İDB ihlal değerlendirme birimi Geçiş ücreti ihlali yapan araçların işlemlerinin yürü-
tüldüğü merkez
JRC Joint Research Centre Avrupa komisyonu ortak araştırma merkezi
JTRC Joint Transport Research Centre Ortak taşımacılık araştırma merkezi
K K NO kontrol kesim numarası Her kontrol kesimin başladığı yere verilen numara
KBS kent bilgi sistemi Veri tabanı kent ile ilgili bilgiler olan coğrafi bilgi sistemi
KGS kartlı geçiş sistemi Temassız kart kullanılarak otoyol geçiş ücretinin toplandığı
sistem
KİB kart işlem birimi Nakit kartlı geçiş sistemi kartlarının satış ve kredi yükleme
ünitesi
KİK Kamu İhale Kurumu
KTFMYEY Karayolu Taşımacılık Faaliyetleri Mesleki Yeterlilik Eğitimi Yönetmeliği 03 09
2004 tarih ve 25572 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolu Taşımacılık Faaliyetleri
Mesleki Yeterlilik Eğitimi Yönetmeliği
KKGS Kartı kredili kartlı geçiş sistemi kartı Kartlı geçiş sisteminde kullanılan, kredi
kartı veya banka hesabı ile ilişkilendirilmiş kart
KTK Karayolu Taşıma Kanunu 19 07 2003 tarih ve 25173 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak
yürürlüğe giren Kanun
KTŞ Karayolu Teknik Şartnamesi
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 84
KTY Karayolu Taşıma Yönetmeliği 11 06 2009 tarih ve 27255 Resmî Gazete’de yayımlanarak
yürürlüğe giren Yönetmelik
KYT kredi yükleme terminali Nakit kartlı geçiş sistemi kartlarına bankalar tarafından
para yüklemede kullanılan el terminali
LCD liquid crystal display Sıvı kristal ekran
LCV light commercial vehicle Hafif ticari taşıt
LDT light duty truck Hafif hizmet kamyonu, kamyonet
LDV light duty vehicle Hafif hizmet taşıtı
LED light emitting diode Işık yayan diyot
LH left hand Sol taraf
LHD left hand drive Soldan direksiyonlu
LPG liquefied petroleum gas Sıvılaştırılmış petrol gazı
LSD limited slip differential Sınırlı kaydırmalı diferansiyel
M/T manual transmission Düz şanzıman
MoT-DGLT Ministry of Transport-Directorate General for Land Transport Ulaştırma
bakanlığı-kara ulaştırması genel müdürlüğü
MPFI multiport fuel injection Çok delikli yakıt enjeksiyonu
MSFF miles since first fail İlk arızadan bu yana gidilen mil
MYB Mesleki yeterlilik belgesi KTY’de öngörülen ve kişilerde mesleki yeterliliğin bulunduğunu
gösteren belge
MYE Mesleki yeterlilik eğitimi KTY kapsamındaki faaliyetlerle ilgili bir mesleki yeterliliğin
kazandırılması amacıyla verilecek eğitim
MYETBE Mesleki yeterlilik eğitimi tamamlama belgesi Mesleki yeterlilik eğitimini tamamlamış
olanlara bu eğitimi veren kuruluşça verilen belge
NATM new Austrian tunneling method Avusturya tarzı yeni tünel açma yöntemi
NATO-PBIST NATO - Planning Board for Inland Surface Transport Nato - Dahili satıh
taşımacılığı planlama kurulu
NATO- SCEPC NATO- Senior Civil Emergency Planning Committee Nato - Sivil olağanüstü
hal planlama yüksek komitesi
NKGS Kartı nakit kartlı geçiş sistemi kartı Kartlı geçiş sisteminde kullanılan üzerine
para yüklenebilir türden kart
O/D overdrive Aşırı hız veya hız aşımı
OBD on board diagnosis Araç içi arıza teşhis sistemi
OD outside diameter Dış çap
ODY orta düzey yönetici KTY kapsamında faaliyet gösteren bir gerçek veya tüzel
kişiliğin veya buna ait bağımsız bir birimin taşımacılık faaliyetlerini sürekli ve etkin bir
terimleri KARAYOLLARI
85 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
şekilde sevk ve idare eden müdür/idareci, şef, uzman, operasyon yöneticisi, operatör
ve benzeri unvanlarla istihdam edilen kişiler
OECD Organization for Economic Cooperation and Development Ekonomik İşbirliği
ve Kalkınma Teşkilatı
OEM original equipment manufacturer Orijinal ekipman imalatçısı
OG orta gerilim 1000 volt ile 34500 volt arası gerilim
OGS otomatik geçiş sistemi Araç içi elektronik ünite kullanılarak otoyol geçiş ücretinin
toplandığı sistem
OGT ortalama günlük trafik Bir yoldan bir günden çok bir yıldan az olan bir zaman
süreci içinde geçen toplam taşıt sayısının bu zaman süreci içindeki gün sayısına bö-
lünmesi ile bulunan trafik hacmi
OHC overhead camshaft Üstten kam mili
OHT otoyol hizmet tesisi Otoyollarda tiplerine göre değişik mesafelerde, araçlar için
akaryakıt, bakım ve park alanları ile sürücü ve yolcular için yeme, içme ve dinlenme
birimleri ile gezinti ve yaya yollarının bulunduğu tesis
OYTT orta yüklü ticari taşıt
P/N part number Parça numarası
P/S power steering Hidrolik direksiyon
PCA Portland Cement Association Portland Çimento Birliği
PCV positive crankcase ventilation Pozitif karter havalandırma
PIARC World Road Association Dünya Yol Birliği
PMB polimer modifiye bitüm Genellikle asfalt kaplamalarda tekerlek izi oluşumunu,
kaplamalardaki çatlakları, bitümün oksidasyonunu ya da kaplamanın sudan dolayı
zarar görmesini kontrol altına almak amacıyla bitüme bir ya da daha fazla organik
polimer karıştırılması ile oluşan bitümlü bağlayıcılar
PMT plentmiks temel
PPP public private partnership Kamu özel sektör ortaklığı
PTO power take-of Güç alma kutusu
QTY quantity Adet, miktar
RH right hand Sağ taraf
RHD right hand drive Sağdan direksiyonlu
RID regulations concerning the international carriage of dangerous goods by rail Tren
ile tehlikeli malların uluslararası taşımacılığına ilişkin düzenlemeler
RMR rock mass rating Kaya kütle puanlaması
RPM revolutions per minute Dakikadaki devir sayısı
RQD rock quality designation Kaya kalite göstergesi
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 86
RWD rearward Arka, arkada
RWIS road weather information system Yol hava koşulları bilgi sistemi
SAE Society of Automotive Engineers Otomotiv mühendisleri birliği
SC 1 United Nations Economic Commission for Europe Working Party on Road Transport
Birleşmiş milletler avrupa ekonomik komisyonu karayolu taşımacılığı çalışma
grubu
SCADA supervisory control and data acquisition Yönetimsel kontrol ve veri toplama
sistemi
SCR selective catalytic reduction Seçimli katalitik indirgeme sistemi
SEI Support to the European Integration Ab entegrasyon sürecinin desteklenmesi faaliyetleri

SI International System of Units Uluslararası birimler sistemi
SK sathi kaplama Agrega ile bitümlü bir bağlayıcıdan oluşan ince kaplama
SOHC single overhead camshaft Üstten tek kam mili
SRC Sürücü belgesi Ticari araç kullanan, şehir içi, şehirler arası ve uluslararası yük,
yolcu taşımacılığı yapan sürücülerin alması gereken bir belge
SRC1 Sürücü belgesi 1 Uluslararası yolcu taşımacılığı yapmak isteyenlerin sahip olması
gereken mesleki yeterlilik belgesi
SRC2 Sürücü belgesi 2 Yurt içi yolcu taşımacılığı yapmak isteyenlerin sahip olması
gereken mesleki yeterlilik belgesi
SRC3 Sürücü belgesi 3 Uluslararası eşya-kargo taşımacılığı yapmak isteyenlerin sahip
olması gereken mesleki yeterlilik belgesi
SRC4 Sürücü belgesi 4 Yurt içi eşya-kargo taşımacılığı yapmak isteyenlerin sahip olması
gereken mesleki yeterlilik belgesi
SRC5 Sürücü belgesi 5 Tehlikeli madde taşımacılığı yapmak isteyenlerin sahip olması
gereken mesleki yeterlilik belgesi
TB Taşıt Belgesi Yetki belgesi sahibinin kullanacağı taşıtların niteliğini ve sayısını liste
halinde gösteren, yetki belgesinden ayrı ve yetki belgesinin eki olarak düzenlenen
belge
TC turbocharger Turboşarjer, aşırı doldurucu
TÇMB Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği
TDI turbocharged direct injection Turboşarj beslemeli direkt püsürtmeli (dizel motorlar
için)
TEF taşıt eşdeğerlik faktörü
TEM Trans-European Motorway Trans-Avrupa kuzey güney otoyolu
TEMSTAT Trans-European Motorway Statistics Trans-Avrupa kuzey güney otoyolu
istatistikleri
terimleri KARAYOLLARI
87 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
TEN-T Trans-European Transport Network Trans-Avrupa ulaştırma ağları
TFSI turbocharged fuel straight injection Turboşarj beslemeli direkt benzin püsürtmeli

TINA Transport Infrastructure Needs Assessment Ulaştırma altyapı ihtıyaç değerlendırmesı

TIR Transports Internationaux Routiers Birleşmiş Milletler bünyesinde, 15 Ocak 1959
tarihinde Cenevre’de imzalanan sözleşme
TK Taşıt Kartı Bir taşıtın yalnız bir yetki belgesinde kayıtlı olduğunu ve bu yetki belgesi
altında çalıştırılabileceğini gösteren belge
TMA taş mastik asfalt Kaba agrega danelerinin birbirine temasının sağlandığı bir iskelet
ile boşlukları dolduran ince agrega, filler ve bitümlü bağlayıcıdan oluşan, aşınma
tabakasında kullanılan bir sıcak karışım
TMYB Tehlikeli Madde Taşımacılığı Mesleki Yeterlilik Eğitimi Yetki Belgesi Karayolu Ta-
şımacılık Faaliyetleri Mesleki Yeterlilik Eğitimi Yönetmeliği kapsamında mesleki yeterlilik
eğitiminin yanı sıra tehlikeli madde taşıyan araç şoförlerine de eğitim vermek
üzere faaliyette bulunacak gerçek ve tüzel kişilere Bakanlıkça verilecek yetki belgesi
TR-A Digital Tachograph System Turkish Authority Sayısal takograf sistemi türkiye ulusal
otoritesi
TR-A Policy Digital Tachograph System Turkish Authority Policy Sayısal takograf sistemi
türkiye güvenlik politikası belgesi
TR-CA Turkish Certification Authority Sayısal takograf sistemi türkiye sertifikalandırma
otoritesi
TR-CIA Turkish Certification Authority Sayısal takograf sistemi Türkiye kart verme
otoritesi
TR-CP Turkish Card Personalizing Organization Sayısal takograf sistemi
Türkiye kart kişiselleştiricisi
TRACECA Transport Corridor Europa-Caucaus-Asia Avrupa-Kafkasya ve Asya Koridoru

TSE Türk Standartları Enstitüsü
TSI twincharged straight injection Turboşarjer ve süperşarjer beslemeli direkt enjeksiyonlu
motor
TURKAK Türk Akreditasyon Kurumu
TUTGA Türkiye Ulusal Temel GPS Ağı Türkiye geneline dağılmış sabit GPS noktalarından
oluşan bir ağ
TYS trafik yönetim sistemi Trafiğin yönetimi amacıyla yol boyunca tesis edilen haberleşme,
kontrol ve enformasyon sistemleri
UBAK Ulaştırma Bakanları Avrupa Konferansı 1953’te kurulan hükümetler arası bir
kuruluş
U-Net Ulaştırma Net Ulaştırma Bakanlığı kara ulaştırması otomasyon projesi
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 88
UN United Nations Birleşmiş milletler
UN / ECE United Nations Economic Commission for Europe Birleşmiş milletler avrupa
ekonomik komisyonu(bm/aek)
UNESCAP United Nations Economic and Social Commission for Asia and the Pacific
Birleşmiş Milletler Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Komisyonu
ÜDY üst düzey yönetici KTY kapsamında faaliyet gösteren bir gerçek veya tüzel ki-
şiliği temsil ve ilzam ederek ve/veya bunların tamamını fiilen sevk ve idare ederek
sürekli ve etkin bir şekilde yöneten yönetim kurulu başkanı, yönetim kurulu üyesi,
genel müdür, genel koordinatör, genel sekreter ve benzeri konumundaki veya bu
unvanlarla istihdam edilen kişiler
ÜTS ücret toplama sistemi Otoyollardan geçiş ücretlerinin toplanması için kurulmuş
olan sistem
VAC vacuum Vakum
VATS vehicle anti-theft system Taşıt hırsız önleme sistemi
VGT variable geometry turbocharger Değişken geometrili turboşarjer
VICS vehicle information and communication system Araç bilgi haberleşme sistemi
VIN vehicle identification number Taşıt kimlik numarası
VPWR vehicle power Taşıt gücü
VTEC variable-valve timing and electronic-lift control Değişken zamanlamalı subap
kontrol sistemi
VTS variable traffic sign Değişken trafik işareti
VVT-i continuously variable intake valve timing Sürekli değişken emme subabı zamanlaması

W/B wheelbase Dingiller arası mesafe
WDC Stations Weight and Dimension Control Stations Ağırlık ve Boyut Kontrol İstasyonları

WIM weigh in motion Hareketli ağırlık ölçüm cihazı
WMA warm mix asphalt Sıcak karışım asfalt
WP. 15 the working party on the transport of dangerous goods of the united nations
economic commission for europe Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu
Tehlikeli Malların Taşınması Çalışma Grubu
YB yetki belgesi Karayolu Taşıma Yönetmeliği kapsamında bir faaliyette bulunacak
gerçek ve tüzel kişilere çalışma izni veren ve Bakanlıkça düzenlenen belge
YEMB Yola Elverişlilik Muayene Belgesi Yola elverişlilik muayenesi sonucunda muayenesi
onaylanan taşıtlar ile römork ve yarı römorklara verilmek üzere düzenlenen
belge
YG yüksek gerilim 34500 volttan yüksek gerilim
terimleri KARAYOLLARI
89 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
YİD yap-işlet-devret Altyapı yatırımlarının finansmanında kullanılan bir metot
YKDİ yol kenarı denetim istasyonu Araçların denetimlerinin yapıldığı sabit yapıdaki
tesisler
YOGATT yıllık ortalama günlük ağır taşıt trafiği Bir yıl boyunca, yolun bir noktasından
veya kesiminden her iki yönde geçen toplam ağır taşıt trafiğinin gün sayısına bölünmesiyle
elde edilen trafik hacmi
YOGT yıllık ortalama günlük trafik Bir yıl boyunca, yolun bir noktasından veya kesiminden
her iki yönde geçen toplam trafiğin gün sayısına bölünmesiyle elde edilen
trafik hacmi
ZEV zero emission vehicle Sıfır emisyonlu taşıt
ZTECH zero emission technology Sıfır emisyon teknolojisi

terimleri
DEMİRYOLU
UL A ŞTIR MA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ 92
AC pantograf
A
AC pantograf / AC pantograph
Elektrikli demiryolu vasıtalarında
(çeken araçlarda) alternatif akımlı
katener sisteminden AC elektrik
enerjisinin alınması maksadıyla kullanılan
ekipman.
ACkatener sistemi / AC catenary
system
Alternatif akımlı katener sistemi.
açık alan / open area
Gar, istasyon ve ambarlarda taşıma
amaçlı ayrılmış, üstü açık, zemini
toprak veya betonlanmış ya da taş
ve ahşap döşeme yapılmış olan boş
sahalar.
açık alanın kullanım protokolü
/ open area usage protocol
Taşıma amaçlı açık alanların kullanılması
için yapılan protokol.
açıklık / span length
İki katener direği arası mesafe.
açıklık donanımı / span equipment

Destekler arası kullanılan malzeme
(iki direk arası kullanılan malzemeler).
açıklık ortası / mid-span
İki destek orta noktası (eksen).
aderans / adherence, adhesion
Yapışma.
aderans faktörü / adherence
factor
Lokomotifin ardındaki yükü kaymadan
çekmesi yeteneğini hesaplamaya
yarayan katsayılardan biri.
adezyon faktörü / adhesion factor
Lokomotifin ardındaki yükü kaymadan
çekmesi yeteneğini hesaplamaya
yarayan katsayılardan biri.
aerodinamik temas kuvveti /
aerodynamic contact force
Akış halindeki gazın temas ettiği cisimler
üzerinde uyguladığı kuvvet
etkisi.
terimleri DEMİRYOLU
93 ULAŞTIRMA ve HABERLEŞME TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
ankraj
ağır vagon ve araç / heavy wagon
and vehicle
Darası ile içindeki yükün toplamı 80
ton ve daha fazla olan çeken ve çekilen
araç.
akım çekme kalitesi / quality of
current collection
Pantografın havai hattan çekmiş
olduğu elektrik akımının kalitesini
belirleyen bir ölçü.
aksam / accessory
Kısımlar.
aktarma arabası / transfer table
Üzerindeki ray pençesine bir vagon
veya lokomotifin yerleştirildiği
araba.
akuple / couple
Birbirine bağlı olan.
akupleman / coupling
Tren fren tesisatı bağlantı ekipmanı.
alçaltma kuvveti, indirme kuvveti
(pantograf) / lowering force
Yükseltilmiş durumdaki pantografları
alçaltmak için kullanılan kuvvet.
alfanümerik göstergeler / alphanumeric
indicators
Asli sinyallerin yardımcı işarlarını
veren göstergeler.
aliyman / line with good alignment
Kurp bulunmayan doğru hat.
alıcı / consignee
Gönderici tarafından gönderilen
dolu vagonu varış istasyonunda teslim
alan ve tahliye eden gerçek ve
tüzel kişi.
altyapı / infrastructure
Demiryolu araçlarının seyrinde ve
trafiğin emniyetinde gerekli olan
bütün demiryolu hatları ve sabit tesisleri.
ambalaj / package
Demiryolu ile taşınacak eşya korunması
için kullanılan malzemeler ve
kaplar.
ambar şefi / warehouse chief
Müdürlüklerin ve lojistik şefliklerinin
bulunduğu yerlerde müşteri
ilişkileri ve yükleme boşaltma hizmetlerini
yapan görevli.
amortisman / depreciation
Yıpranma payı.
ana hat / main line, main track
Cari hat.
ana yol çıkış sinyali / main track exit signal
İstasyona ait bir anayol üzerine çı-
kış makaslarından önce tesis edilen
yol boyu sinyali.
anahtarlama cihazı / switching
device
Elektrik devrelerini açıp kapamaya
yarayan cihaz.
anayol / mainline
İstasyonları birbirine bağlayan ve
iki istasyon giriş

 Share

0 Yorum


Önerilen Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış

Misafir
Add a comment...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Biçimlendirmeyi Temizle

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Bu siteyi kullanarak, Kullanım Şartlarını kabul edersiniz.